MEMURSEN GENEL BAŞKANLIGINA
Bizler türk telekomdan 2006 yılından itibaren çeşitli tarihlerde nakil olup diger kamu kurumlarına nakil olmuş personeliz bizler nakil aşamasında ve sonrasında yeni başladıgımız kurumlarda çeşitli sorunlarla karşılaşan ve sizin üyeniz olan binlerce Telekom nakil personeliyiz sorunlarımızın çözümü için tbmm inde milliyetçi hareket partisi tarafından telekomdan nakil olmuş personelin sorunlarının araştırılıp çözümü için bir araştırma komisyonu kurulması önerisi verilmiştir bizler tüm siyasi partilere derneklere ve köşe yazarlarına sorunlarımızı ve çözüm önerilerimizi içeren mailleri ilettik ve 27-04-2010 tarihli önergeye destek olup komisyon kurulması ve çalıştırılması için desteklerini istedik bu nedenle çalışma hayatımızın olmazsa olmaz kurumları olan sendikalarımızıda bu konuda bilgilendirip desteklerini almak bizlerin nihai amacıdır saygı deger sendika yöneticilerimizin iktidar partisinin mhp tarafından verilen araştırma komisyonu önerisine destek olması hususunda yardımlarını ve girişimlerini beklemekteyiz bu sürece yapacagınız tüm katkılardan dolayı sonsuz teşekkürlerimizi ve saygılarımızı sunarız. Bu nedenle yaşadıgımız sorunlar ve çözüm önerileri hususunda hazırladıgımız dosyayı bilgilerinize sunar yapacagınız tüm katkılara şimdiden teşekkürler ederiz.
27-04-2010 tarihinde meclisde Telekom dan nakil olmuş personelin sorunlarının araştırılması için verilen önerge bizleri çok mutlu etmiştir yaşadıgımız sorunları sizlerde gayet iyi biliyorsunuz ama geniş kapsamlı olarak size konuyu özelleştirmenin ilk başından itibaren izah etmek istiyoruz
Telekomun satış tarihi olan 2005 in 11 .ayından itibaren kamu payının % 50 nin altına düştükten sonra şözleşmeli ve kapsam dışı personelin yani kamuya geçiş hakkı olan personel için 180 günlük süre başlatıldı bu süre içerisinde nakil dilekçesi vermeyen kişilerin nakil hakları iptal edilecekti kurumu alan şirket telekomda üst düzey görevlerde bulunmuş olan kişilerden danışmanlık hizmetleri alarak çok ince bir strateji izleyerek hareket etmiştir.nakil personelinin nakil maaşının belirlenmesi aşamasında 406 sayılı kanunun ek 29. maddesinin 3, fıkrasında birinci fıkra kapsamına giren sözleşmeli ve kapsam dışı personelden 4046 sayılı kanunun 22. maddesinin dördücü ve beşinci fıkrası ünvanları esas alınarak yönetim kurulunca
15-4-2004 tarihi itibariyle bu ünvana göre belirlenmiş olan ücret ve mali haklarına devlet personel dairesine bildirim tarihine kadar geçen süredeki memura verilen zamlar ilave edilerek bulunur denilerek son aldıgı maaştan daha az bir maaşla gitmesi saglanmıştır oysa olması gereken nakilden önceki maaşına ilave tediyeleri ve ikramiye kistleri ilave edilerek bulunan maaşla gitmesi gerekirdi ( kist ifadesi biryıl içerisinde alacagı ikramiyelerin toplamının o yıl içerisindeki gün sayısına bölünerek bulunan ve nakil olana kadar çalıştıgı gün için verilen paradır).daha sonra bunların toplamının ve maaşların brüt toplamının artmasından dolayı bir an önce dilekçe vermemiz gerektigi yoksa % 20 vergi dilimine girecegimiz söylenerek adeta tüm personeli birbiri ile yarışırcasına dilekçelerini vermelerini sagladılar ayrıca görevde olan izinli olan arkadaşlar içinde haftasonu bile dilekçe kabul ettiler. Yaklaşık 25000 nakil hakkı olan personelin kendi elinden bir şekilde dilekçelerini alan şirket rahatlamış ve eli kuvvetlenmiştir bu aşamadan sonrada gerçek kıyıma başlamışlardır o günkü yöneticiler kendi arkadaşları ve kendine yakın gördügü insanları hizmetine bilgisine liyakatına maddi ve manevi durumuna bakmadan kendi istekleri dogrultusunda istedigi insalara dilekçelerini aldırdılar şirket yönetimide ikinci tip çalışma sözleşmesini göndererek ve bu sözleşmeyi imzalayanların beş yıl boyunca hangi tarihte olursa olsun nakil talebinde bulunduklarında %15 vergi diliminde gidecekleri söylenmiştir bu teretdütden kurtulan arkadaşlar bu sözleşmeyi imzalayıp çalışmak istediklerini söylediklerinde aldıkları cevap şu olmuştur maalesef sizin dilekçelerinizi genel müdürlüge gönderdik onlarda devlet personel dairesine göndermişler dolayısıyla yapılabilecek bir şey yok geçmiş olsun denilerek bu insanlara büyük bir ihanette bulunulmuştur. Ve bu insanlar kaderleri ile baş başa kalmışlardır .
Daha sonra degişik tarihlerde Telekom üst düzey yönetimi karlılık amacıyla illere yazı yazarak kafalarına göre belirli sayılarda personelin havuza atılmasını istemiş ve bu insanlar bunun üzerine atılmışlardır ve böylece şirket Türkiye genelinde bir köle pazarı gibi bir Pazar kurmuştur ve insanlar artık sıranın kendilerine nezaman gelecegini düşünerek beklemeye başlamışlardır.kısaca 2006 ile 2010 yılı arasındaki aynı kıdem ve ünvana sahip insanların nakil maaşları arasında 600 ile 700 tl maaş farkı olmuştur (vardiyeli çalışanlar için ) burada şirket kendi karlılıgından başka hiçbir şey düşünmemiştir kalan arkadaşlarda önceden nakil olan arkadaşlarının yaşadıgı sorunları mümkün oldugu kadar geç yaşamak için sıranın kendilerine gelecegi günü beklemeye başlamışlardır ve havuza atıldıktan sonrada solugu mahkemelerde almışlardır( ayrıca bazı arkadaşlar çalışır iken verilmeyen masaileri için dava açtıgı için çok çok kötü muamalelerle karşılaşmıştır ve bu insanlar sırf bu yüzden sorgusuz sualsiz havuza atıldılar yani hak arama mücadelesi yaptıkları için.atandıkları kurumdada bu haklarının mücadelesini yaptıkları için her zaman dışlandılar
Bu sorunları dört yıldır yaşayan insanlar olarak çözüm olarak gördügümüz önerileri şahsınıza izah etmek istiyorum.
1-2006 yılı ilk altı ayı içerisinde çeşitli kurum içi entirikalarla ellerinden dilekçe alınarak yada daha sonraki süreçlerde şirket tasarrufu ile nakil olmak zorunda bırakılan tüm personeli 5457 sayılı kanunla tanınan şirketle karşılıklı anlaşma yolu ile ( yani şirketin istedigi ) insanlar beş yıl daha çalışabilirler nakil hakları saklı kalır şeklindeki imkanlar ve yasal haklar herkese uygulanmalı ve kanunun tanıdıgı haklar şirketin belirledigi kişilere degilde herkese eşit olarak tanınmalıdır yani nakil hakkı bulunan tüm insanlar kanunun tanıdıgı süreler içerisinde nakil olmuş gibi maddi alacakları herkese verilmeli aynı kıdem ve ünvana sahip kişiler aynı 2010 yılına kadar şirkette kalabilen insanlarla aynı olmalıdır kişiler degişik tarihlerde yeni kurumlarına başlamış olsalarda nakil hakkı bulunan ve 5457 sayılı yasanın güvencesi altında bulunan son insan ayrılana kadar herkesin bu kanunun verdigi haklardan faydalandırılması gerekir ve görülüyorki 2010 yılı temmuz ayından sonra telekomda nakil hakkı bulunan hiç kimse kalmıyacak dolayısıyla yapılacak kanuni düzenleme bizce şu şekilde olabilir
5457 sayılı yasa ile tanınan beş yıllık çalışma hakkı yani beş yıllık zamlardan faydalanma hakkı kişinin hangi tarihte nakil olduguna ve talebinin olup olmadıgına bakılmaksızın 2010 yılı temmuz ayına kadar ki memurlara yapılan zamlardan faydalandırılır daha açık söylemek gerekirse tüm personel 2010 yılı temmuz ayında nakil olmuş gibi nakil maaş çizelgeleri yenilenmelidir.
Böylece 2006 yılından itibaren nakil olan ve çeşitli hak talepleri ile açılan tüm davalar otomatikman düşecek insanlar arasındaki kırgınlıklar ve devlete karşı olan kırgınlıklarda kalkacaktır.
2- 4046 sayılı kanunun 22. maddesinin sonuna eklenen madde ile bu kanun kapsamında başka kurumlara nakil olan personele kıdem tazminatı ödenmez ifadesinden sonra bu hizmetlerinden dolayı geçen sürelerin kıdem tazminatını almalarının yolu kapanmıştır. Fak bu insanlar bu süre içerisinde iş hukukuna tabi olarak çalıştırılmış disiplin maaş ve her türlü özlük hakları iş hukukuna göre yürütülmüş ama kıdem tazminatına gelince memur gibi algılanıp buna göre davranılmıştır .bu konudada 4046 sayılı kanunun 22. maddesinde gerekli düzenlemeler yapılarak bu konuda bir iyileşme yapılabilir.
3-Kişiler atandıkları kurumlarda o kuruma ait ek ödemelerden üretime katkı paylarından hertürlü tazminatlardan faydalandırılmamaktadır.ve dondurulmuş maaşla çalışmaktadırlar oysa bu kurumlarda üretimin ve hizmetin aksamaması üretimin devam etmesi için personeli teşvik amaçlı verilen ücretlerin kişilerin üretime katkıda bulundukları sürece bu personelinde canla başla üretime katkıda bulunması için sözkonusu bu ödemelerden faydalanmalarının yolu açılmalıdır. 4046 sayılı kanunun 22. maddesinin içersisindeki kişinin atandıgı kurumdaki alacagı hertürlü ödemenin toplamı ile kişinin nakil maaşı arasındaki fark kapanana kadar zamlardan faydalanamaz ifadesinden üretime katkı payı ve döner sermaye payı hariç ifadesi konularak sorun giderilebilir.
4-Telekomun satılması personelin kendi tercihi degildi kurumu satışa hazır hale getirip personelini başka kurumlara atayarak bundan sonra sana zam yok demek insan haklarına aykırıdır devlet tüm çalışanlarının alım gücünü korumak için enflasyon üzerinde zam verme gayreti içinde bulunurken Telekom nakil personelini sürekli olarak enflasyonun altında tutmak adil bir davranış degildir bu insanlara zam verilmemesi normal ise alım güçlerinide yok etmek budamı normaldir . dolayısıyla bu insanlarında enflasyona karşı korunması saglanmalıdır.
5-Kişilerin nakil olacakları kurum konusunda hiçbir tercihte bulunmalarına müsaade edilmemiştir kişi kendisine takdir edilen kuruma gitmekten başka bir çaresi kalmamıştır. Kişi daha sonra başka bir kuruma gitmek istediginde ise haklarını kaybederek gidebilirsin denilmiştir buda insan haklarına,akla ve mantıga aykırıdır kişinin ömrünün dörtte üçünü geçirecegi kuruluşu seçme hakkı olmalıdır.bu nedenle en azından bir defalık bile olsa bu insanlara bu hak verilebilmelidir.
6- Bu insanların atandıkları kurumlardaki personel ve yöneticileri bu insanların statüleri ve sorunları konusunda hizmet içi egitim verilerek bu insanlara karşı daha duyarlı olmaları saglanabilmelidir.
Degerli sendika yöneticilerimiz dört yıldır bu sorunları yaşayan binlerce insanız dolayısıyla bu sorunları yaşayan bir insan olarak bizden daha iyi kimse bilemez bize göre çözüm önerileride bunlardır ama çözüm noktasında bizlerin aklına gelmeyen makul çözüm önerileriniz bulunabilir bizim amacımız bizleri düşünerek bu sorunların çözümü hususunda ortaya koyacagınız irade ve çabaya katkıda bulunmaktır su unutulmamalıdır ki bugün bu sorunları taşıyan bu büyük kitle bir zamanlar bu ülkeye gelen turistlerin telefon açmak için yunan adalarına gittigi şehirlerde bile iletişim imkanı olmayan bir ülkeyi köylerinde bile internet ortamını kurmuş bu ülkeye çok büyük hizmetlerde bulunmuş hertürlü terör ortamında hizmetten kaçmamış asil bir kitledir tüm arkadaşlarımız sizlerin samimiyetine ve göstereceginiz gayrete sonsuz bir güvenimiz vardır inşallah komisyonun kurulması ve çözüm önerilerinin tartışılacagı günün öncesinde iktidar partisinden kurulması düşünülen komisyona katkı verecegini açıklaması ve bu konudaki görüşlerini anlatması ve desteginin biran evvel alınması hususunda yapacagınız tüm katkılarınız bizleri rahatlatacaktır şimdiden çaba ve gayretleriniz için teşekkürler eder saygılar sunarız.
ARKADAŞLAR ,bu baslıktakı memur sendikalarının adlarını değiştirip istediginiz yada tüm senkikalara mail atalım arkadaşlar..bu konuda duyarlılığınızı istiyorum..bu süreci bu sekilde in iyi sekilde değerlendirmenin zamanıdır..baska yolumuz yokk...
MEMURSEN GENEL BAŞKANLIGINA
Bizler türk telekomdan 2006 yılından itibaren çeşitli tarihlerde nakil olup diger kamu kurumlarına nakil olmuş personeliz bizler nakil aşamasında ve sonrasında yeni başladıgımız kurumlarda çeşitli sorunlarla karşılaşan ve sizin üyeniz olan binlerce Telekom nakil personeliyiz sorunlarımızın çözümü için tbmm inde milliyetçi hareket partisi tarafından telekomdan nakil olmuş personelin sorunlarının araştırılıp çözümü için bir araştırma komisyonu kurulması önerisi verilmiştir bizler tüm siyasi partilere derneklere ve köşe yazarlarına sorunlarımızı ve çözüm önerilerimizi içeren mailleri ilettik ve 27-04-2010 tarihli önergeye destek olup komisyon kurulması ve çalıştırılması için desteklerini istedik bu nedenle çalışma hayatımızın olmazsa olmaz kurumları olan sendikalarımızıda bu konuda bilgilendirip desteklerini almak bizlerin nihai amacıdır saygı deger sendika yöneticilerimizin iktidar partisinin mhp tarafından verilen araştırma komisyonu önerisine destek olması hususunda yardımlarını ve girişimlerini beklemekteyiz bu sürece yapacagınız tüm katkılardan dolayı sonsuz teşekkürlerimizi ve saygılarımızı sunarız. Bu nedenle yaşadıgımız sorunlar ve çözüm önerileri hususunda hazırladıgımız dosyayı bilgilerinize sunar yapacagınız tüm katkılara şimdiden teşekkürler ederiz.
27-04-2010 tarihinde meclisde Telekom dan nakil olmuş personelin sorunlarının araştırılması için verilen önerge bizleri çok mutlu etmiştir yaşadıgımız sorunları sizlerde gayet iyi biliyorsunuz ama geniş kapsamlı olarak size konuyu özelleştirmenin ilk başından itibaren izah etmek istiyoruz
Telekomun satış tarihi olan 2005 in 11 .ayından itibaren kamu payının % 50 nin altına düştükten sonra şözleşmeli ve kapsam dışı personelin yani kamuya geçiş hakkı olan personel için 180 günlük süre başlatıldı bu süre içerisinde nakil dilekçesi vermeyen kişilerin nakil hakları iptal edilecekti kurumu alan şirket telekomda üst düzey görevlerde bulunmuş olan kişilerden danışmanlık hizmetleri alarak çok ince bir strateji izleyerek hareket etmiştir.nakil personelinin nakil maaşının belirlenmesi aşamasında 406 sayılı kanunun ek 29. maddesinin 3, fıkrasında birinci fıkra kapsamına giren sözleşmeli ve kapsam dışı personelden 4046 sayılı kanunun 22. maddesinin dördücü ve beşinci fıkrası ünvanları esas alınarak yönetim kurulunca
15-4-2004 tarihi itibariyle bu ünvana göre belirlenmiş olan ücret ve mali haklarına devlet personel dairesine bildirim tarihine kadar geçen süredeki memura verilen zamlar ilave edilerek bulunur denilerek son aldıgı maaştan daha az bir maaşla gitmesi saglanmıştır oysa olması gereken nakilden önceki maaşına ilave tediyeleri ve ikramiye kistleri ilave edilerek bulunan maaşla gitmesi gerekirdi ( kist ifadesi biryıl içerisinde alacagı ikramiyelerin toplamının o yıl içerisindeki gün sayısına bölünerek bulunan ve nakil olana kadar çalıştıgı gün için verilen paradır).daha sonra bunların toplamının ve maaşların brüt toplamının artmasından dolayı bir an önce dilekçe vermemiz gerektigi yoksa % 20 vergi dilimine girecegimiz söylenerek adeta tüm personeli birbiri ile yarışırcasına dilekçelerini vermelerini sagladılar ayrıca görevde olan izinli olan arkadaşlar içinde haftasonu bile dilekçe kabul ettiler. Yaklaşık 25000 nakil hakkı olan personelin kendi elinden bir şekilde dilekçelerini alan şirket rahatlamış ve eli kuvvetlenmiştir bu aşamadan sonrada gerçek kıyıma başlamışlardır o günkü yöneticiler kendi arkadaşları ve kendine yakın gördügü insanları hizmetine bilgisine liyakatına maddi ve manevi durumuna bakmadan kendi istekleri dogrultusunda istedigi insalara dilekçelerini aldırdılar şirket yönetimide ikinci tip çalışma sözleşmesini göndererek ve bu sözleşmeyi imzalayanların beş yıl boyunca hangi tarihte olursa olsun nakil talebinde bulunduklarında %15 vergi diliminde gidecekleri söylenmiştir bu teretdütden kurtulan arkadaşlar bu sözleşmeyi imzalayıp çalışmak istediklerini söylediklerinde aldıkları cevap şu olmuştur maalesef sizin dilekçelerinizi genel müdürlüge gönderdik onlarda devlet personel dairesine göndermişler dolayısıyla yapılabilecek bir şey yok geçmiş olsun denilerek bu insanlara büyük bir ihanette bulunulmuştur. Ve bu insanlar kaderleri ile baş başa kalmışlardır .
Daha sonra degişik tarihlerde Telekom üst düzey yönetimi karlılık amacıyla illere yazı yazarak kafalarına göre belirli sayılarda personelin havuza atılmasını istemiş ve bu insanlar bunun üzerine atılmışlardır ve böylece şirket Türkiye genelinde bir köle pazarı gibi bir Pazar kurmuştur ve insanlar artık sıranın kendilerine nezaman gelecegini düşünerek beklemeye başlamışlardır.kısaca 2006 ile 2010 yılı arasındaki aynı kıdem ve ünvana sahip insanların nakil maaşları arasında 600 ile 700 tl maaş farkı olmuştur (vardiyeli çalışanlar için ) burada şirket kendi karlılıgından başka hiçbir şey düşünmemiştir kalan arkadaşlarda önceden nakil olan arkadaşlarının yaşadıgı sorunları mümkün oldugu kadar geç yaşamak için sıranın kendilerine gelecegi günü beklemeye başlamışlardır ve havuza atıldıktan sonrada solugu mahkemelerde almışlardır( ayrıca bazı arkadaşlar çalışır iken verilmeyen masaileri için dava açtıgı için çok çok kötü muamalelerle karşılaşmıştır ve bu insanlar sırf bu yüzden sorgusuz sualsiz havuza atıldılar yani hak arama mücadelesi yaptıkları için.atandıkları kurumdada bu haklarının mücadelesini yaptıkları için her zaman dışlandılar
Bu sorunları dört yıldır yaşayan insanlar olarak çözüm olarak gördügümüz önerileri şahsınıza izah etmek istiyorum.
1-2006 yılı ilk altı ayı içerisinde çeşitli kurum içi entirikalarla ellerinden dilekçe alınarak yada daha sonraki süreçlerde şirket tasarrufu ile nakil olmak zorunda bırakılan tüm personeli 5457 sayılı kanunla tanınan şirketle karşılıklı anlaşma yolu ile ( yani şirketin istedigi ) insanlar beş yıl daha çalışabilirler nakil hakları saklı kalır şeklindeki imkanlar ve yasal haklar herkese uygulanmalı ve kanunun tanıdıgı haklar şirketin belirledigi kişilere degilde herkese eşit olarak tanınmalıdır yani nakil hakkı bulunan tüm insanlar kanunun tanıdıgı süreler içerisinde nakil olmuş gibi maddi alacakları herkese verilmeli aynı kıdem ve ünvana sahip kişiler aynı 2010 yılına kadar şirkette kalabilen insanlarla aynı olmalıdır kişiler degişik tarihlerde yeni kurumlarına başlamış olsalarda nakil hakkı bulunan ve 5457 sayılı yasanın güvencesi altında bulunan son insan ayrılana kadar herkesin bu kanunun verdigi haklardan faydalandırılması gerekir ve görülüyorki 2010 yılı temmuz ayından sonra telekomda nakil hakkı bulunan hiç kimse kalmıyacak dolayısıyla yapılacak kanuni düzenleme bizce şu şekilde olabilir
5457 sayılı yasa ile tanınan beş yıllık çalışma hakkı yani beş yıllık zamlardan faydalanma hakkı kişinin hangi tarihte nakil olduguna ve talebinin olup olmadıgına bakılmaksızın 2010 yılı temmuz ayına kadar ki memurlara yapılan zamlardan faydalandırılır daha açık söylemek gerekirse tüm personel 2010 yılı temmuz ayında nakil olmuş gibi nakil maaş çizelgeleri yenilenmelidir.
Böylece 2006 yılından itibaren nakil olan ve çeşitli hak talepleri ile açılan tüm davalar otomatikman düşecek insanlar arasındaki kırgınlıklar ve devlete karşı olan kırgınlıklarda kalkacaktır.
2- 4046 sayılı kanunun 22. maddesinin sonuna eklenen madde ile bu kanun kapsamında başka kurumlara nakil olan personele kıdem tazminatı ödenmez ifadesinden sonra bu hizmetlerinden dolayı geçen sürelerin kıdem tazminatını almalarının yolu kapanmıştır. Fak bu insanlar bu süre içerisinde iş hukukuna tabi olarak çalıştırılmış disiplin maaş ve her türlü özlük hakları iş hukukuna göre yürütülmüş ama kıdem tazminatına gelince memur gibi algılanıp buna göre davranılmıştır .bu konudada 4046 sayılı kanunun 22. maddesinde gerekli düzenlemeler yapılarak bu konuda bir iyileşme yapılabilir.
3-Kişiler atandıkları kurumlarda o kuruma ait ek ödemelerden üretime katkı paylarından hertürlü tazminatlardan faydalandırılmamaktadır.ve dondurulmuş maaşla çalışmaktadırlar oysa bu kurumlarda üretimin ve hizmetin aksamaması üretimin devam etmesi için personeli teşvik amaçlı verilen ücretlerin kişilerin üretime katkıda bulundukları sürece bu personelinde canla başla üretime katkıda bulunması için sözkonusu bu ödemelerden faydalanmalarının yolu açılmalıdır. 4046 sayılı kanunun 22. maddesinin içersisindeki kişinin atandıgı kurumdaki alacagı hertürlü ödemenin toplamı ile kişinin nakil maaşı arasındaki fark kapanana kadar zamlardan faydalanamaz ifadesinden üretime katkı payı ve döner sermaye payı hariç ifadesi konularak sorun giderilebilir.
4-Telekomun satılması personelin kendi tercihi degildi kurumu satışa hazır hale getirip personelini başka kurumlara atayarak bundan sonra sana zam yok demek insan haklarına aykırıdır devlet tüm çalışanlarının alım gücünü korumak için enflasyon üzerinde zam verme gayreti içinde bulunurken Telekom nakil personelini sürekli olarak enflasyonun altında tutmak adil bir davranış degildir bu insanlara zam verilmemesi normal ise alım güçlerinide yok etmek budamı normaldir . dolayısıyla bu insanlarında enflasyona karşı korunması saglanmalıdır.
5-Kişilerin nakil olacakları kurum konusunda hiçbir tercihte bulunmalarına müsaade edilmemiştir kişi kendisine takdir edilen kuruma gitmekten başka bir çaresi kalmamıştır. Kişi daha sonra başka bir kuruma gitmek istediginde ise haklarını kaybederek gidebilirsin denilmiştir buda insan haklarına,akla ve mantıga aykırıdır kişinin ömrünün dörtte üçünü geçirecegi kuruluşu seçme hakkı olmalıdır.bu nedenle en azından bir defalık bile olsa bu insanlara bu hak verilebilmelidir.
6- Bu insanların atandıkları kurumlardaki personel ve yöneticileri bu insanların statüleri ve sorunları konusunda hizmet içi egitim verilerek bu insanlara karşı daha duyarlı olmaları saglanabilmelidir.
Degerli sendika yöneticilerimiz dört yıldır bu sorunları yaşayan binlerce insanız dolayısıyla bu sorunları yaşayan bir insan olarak bizden daha iyi kimse bilemez bize göre çözüm önerileride bunlardır ama çözüm noktasında bizlerin aklına gelmeyen makul çözüm önerileriniz bulunabilir bizim amacımız bizleri düşünerek bu sorunların çözümü hususunda ortaya koyacagınız irade ve çabaya katkıda bulunmaktır su unutulmamalıdır ki bugün bu sorunları taşıyan bu büyük kitle bir zamanlar bu ülkeye gelen turistlerin telefon açmak için yunan adalarına gittigi şehirlerde bile iletişim imkanı olmayan bir ülkeyi köylerinde bile internet ortamını kurmuş bu ülkeye çok büyük hizmetlerde bulunmuş hertürlü terör ortamında hizmetten kaçmamış asil bir kitledir tüm arkadaşlarımız sizlerin samimiyetine ve göstereceginiz gayrete sonsuz bir güvenimiz vardır inşallah komisyonun kurulması ve çözüm önerilerinin tartışılacagı günün öncesinde iktidar partisinden kurulması düşünülen komisyona katkı verecegini açıklaması ve bu konudaki görüşlerini anlatması ve desteginin biran evvel alınması hususunda yapacagınız tüm katkılarınız bizleri rahatlatacaktır şimdiden çaba ve gayretleriniz için teşekkürler eder saygılar sunarız.
ARKADAŞLAR ,bu baslıktakı memur sendikalarının adlarını değiştirip istediginiz yada tüm senkikalara mail atalım arkadaşlar..bu konuda duyarlılığınızı istiyorum..bu süreci bu sekilde in iyi sekilde değerlendirmenin zamanıdır..baska yolumuz yokk...
crops35
