Alevi-Bektaşi inancını İsrail'de de yoğun bir şekilde benimseyenlerin arttığı olduğu ortaya çıktı. Yahudi kökenli Aleviler her yıl Haci Bektaş'a gelip semah dönüp dededen lokma alıyorlar.
Ana çıkış noktası Anadolu olan ve 16. Yüzyıldan itibaren,arnavutluk,makedonya,macaristan,tatarlar,kafkaslar,rumeli,trakya halkları ve Akdeniz çevresindeki ülkelere yayılan Alevi-Bektaşilik inancını İsrail'de de benimseyenlerin olduğu ortaya çıktı.
Ancak özellikle de İsrail'deki aşırı dindar yahudi fanatiklerin bu inancı yaşamak isteyenler üzerinde büyük tehdit oluşturduğu iddia edildi. Bu ülkedeki Aleviler de bundan dolayı, inançlarını gerçekleştirebilmek için her yıl 8-10 defa Türkiye'ye inanç turizmi gerçekleştiriyor. Bunlardan biri de bu yılki Hacı Bektaş Şenlikleri oldu. Şenliklere katılan Yahudi kökenli Aleviler, semah dönüp aşkı matem e dahil oluyorlar.
Yahudi Aleviler, Konya, Nevşehir gibi illerdeki Alevilerin kutsal olarak gördükleri mekanları ziyaret edip semah dönüyorlar,sorguya çekiliyorlar.
yahudi kökenli aleviler, inançlarının öz olarak dinlerin şeriatsal yaklaşımlarla değerlendirilmesine hep karşı çıktığı ve daha liberal özgürlükçü bir yaklaşımı benimsediklerinin altını önemle çiziyorlar. Yahudi kökenli Aleviler, Aleviliğin üst aşamalarında öğretildiği belirtilen bir takım 'gerçekler'i öz kabul ediyorlar .
'Merkez Mısır'
Asıl tarikat merkezlerinin Mısır'da olduğunu belirten ve Türkiye'ye gelen Yahudi kökenli Alevilerin temsilcisi konumundaki Milly Miller, inançlarının İslam'daki tasavvuf anlayışı ve Hacı Bektaş-ı Veli'nin felsefesini birlikte sunduğunu belirtiyor. Miller, 'Anlam babında dua ettikleri için Hakk'tan gelecek şeylerin papaz, haham ya da hocaların etkisiyle değil, direkt kendileriyle Tanrı arasında gerçekleşecek bir olgu olduğunu' söylüyor.
'Tanrı birdir'
Yahudi Aleviler, inancı özüne uygun olarak her 'sırrı' deşifre etme yanlısı değiller. Bununla birlikte, 'Tanrının bir olduğuna' inandıklarını söyledikten hemen sonra, 'Bizi anlamak için Dede'ye bakın' diyorlar. 'O neye, ne kadar inanıyorsa, biz de onun kadar, o gerçeğe inanıyoruz.' Tasavvufu hayatın kendisi olarak tanımlarlarken, semavi dinlerin şeriat görüşlülerin ellinde olmasından büyük rahatsızlık duyduklarını belirtiyorlar.
'İsrail'de ve Mısır'da Yahudi Gericilerin hedefiyiz'
Özellikle Arap-İsrail çatışması ve bunun dinler arası bir kavgaya dönüştürülmesi nedeniyle her iki kesimde de aşırı dincilerin büyük güç elde ettiklerini ve dinleri tekellerine aldıklarını belirten Varda Genossar ise, zorla hiç bir inancın değiştirilemeyeceğini, herkesin kendi yolunu bulması yanlısı olduklarını belirtiyor. Dini gericiler yüzünden İsrail'de kendilerini gizlemek zorunda kaldıklarını belirten Yahudi Aleviler, İsrail'de kendileri gibi düşünen ve yaşayan önemli bir topluluk bulunduğunu ve Alevilerin de azımsanmayacak sayıda olduklarını söylerlerken, baskılar yüzünden ses çıkartamadıklarını, fundamantalistlerin seslerinin gür çıkması nedeniyle de kendilerini ifade edemediklerini belirtiyorlar.
Yahudi Aleviler, bazen bir kaç hafta süren turlarında cem evlerinde semah döndüklerini, farklı bölgelerde yaşayan insanlarla dini sohbetler gerçekleştirdiklerini belirtirlerken, en büyük zorluğun Anadolu Aleviliği'nin yazılı kaynaklarının kıtlığı olduğunu belirtiyorlar. Tercümanla katılıp, Alevi ibadetinin aynısını uyguluyorlar.
'Herkes kardeştir'
Yahudi Alevilerin en çok ziyaret ettikleri Nevşehir'in Hacı Bektaş ilçesindeki Ulusoylar Dergahı'nın Dedesi Münir Ulusoy, Alevi inancı gereği kapılarının herkese açık olduğunu belirtirken, gelenlerin çoğunlukla adak için geldiklerini belirtiyor. Yahudi Alevilerin bu amaçla gelmelerine rağmen kurban kesmekten vazgeçip fakir ve okuyan kimselere yardım etmeyi tercih ettiklerini belirten Münir Ulusoy, 'Her şey, bütün kainat, insanlar kardeştir. Bizim zihniyetimiz bütün hudutları ortadan kaldırmaktır. Bu bağlamda farklı ülkelerden aynı inanca sahip insanları bir mekanda buluşması kadar daha doğal bir şey olamaz' dedi. Münir Dede, Yahudilerin, şeriat yasalarının uygulandığı topraklardan Anadolu'ya gelmelerinin altında yatan en önemli nedenin Anadolu'da Aleviliğin yaşanılabilirliğini gördüğünü belirtirtiyor. Münir Dede, Cem Ayini'ne katılan, semah dönen ziyaretçilerin sayıları her geçen yıl daha da artığını belirtiyor..
İSRAİLİ ELE GEÇİRECEĞİZ ERENLER, ALLAHIN İZNİYLE...HER YIL ARTIYOR ALEVİ BEKTAŞİ OLAN YAHUDİ SAYISI....AMA İSRAİL YOBAZLARI RAHAT VERMİYORMUŞŞŞ ALEVİLİĞİ SEÇENLERE DÜREKLİ BASKI VE ZULÜM UYGULUYORMUŞ ADİ ŞEREFSİZ İSRAİL..BİRAK TA İNSANLAR İNSSANLAR İNANÇ ÖZGÜRLÜĞÜNÜ YAŞASINLAR...
YAHUDİ KÖKENLİ ALEVİ ERENLERİM......DİRENİN İSRAİL FAŞİZMİNE......HER DAİM YANINIZDAYIZ........
faşist israil...............
Alevi-Bektaşi inancını İsrail'de de yoğun bir şekilde benimseyenlerin arttığı olduğu ortaya çıktı. Yahudi kökenli Aleviler her yıl Haci Bektaş'a gelip semah dönüp dededen lokma alıyorlar.
Ana çıkış noktası Anadolu olan ve 16. Yüzyıldan itibaren,arnavutluk,makedonya,macaristan,tatarlar,kafkaslar,rumeli,trakya halkları ve Akdeniz çevresindeki ülkelere yayılan Alevi-Bektaşilik inancını İsrail'de de benimseyenlerin olduğu ortaya çıktı.
Ancak özellikle de İsrail'deki aşırı dindar yahudi fanatiklerin bu inancı yaşamak isteyenler üzerinde büyük tehdit oluşturduğu iddia edildi. Bu ülkedeki Aleviler de bundan dolayı, inançlarını gerçekleştirebilmek için her yıl 8-10 defa Türkiye'ye inanç turizmi gerçekleştiriyor. Bunlardan biri de bu yılki Hacı Bektaş Şenlikleri oldu. Şenliklere katılan Yahudi kökenli Aleviler, semah dönüp aşkı matem e dahil oluyorlar.
Yahudi Aleviler, Konya, Nevşehir gibi illerdeki Alevilerin kutsal olarak gördükleri mekanları ziyaret edip semah dönüyorlar,sorguya çekiliyorlar.
yahudi kökenli aleviler, inançlarının öz olarak dinlerin şeriatsal yaklaşımlarla değerlendirilmesine hep karşı çıktığı ve daha liberal özgürlükçü bir yaklaşımı benimsediklerinin altını önemle çiziyorlar. Yahudi kökenli Aleviler, Aleviliğin üst aşamalarında öğretildiği belirtilen bir takım 'gerçekler'i öz kabul ediyorlar .
'Merkez Mısır'
Asıl tarikat merkezlerinin Mısır'da olduğunu belirten ve Türkiye'ye gelen Yahudi kökenli Alevilerin temsilcisi konumundaki Milly Miller, inançlarının İslam'daki tasavvuf anlayışı ve Hacı Bektaş-ı Veli'nin felsefesini birlikte sunduğunu belirtiyor. Miller, 'Anlam babında dua ettikleri için Hakk'tan gelecek şeylerin papaz, haham ya da hocaların etkisiyle değil, direkt kendileriyle Tanrı arasında gerçekleşecek bir olgu olduğunu' söylüyor.
'Tanrı birdir'
Yahudi Aleviler, inancı özüne uygun olarak her 'sırrı' deşifre etme yanlısı değiller. Bununla birlikte, 'Tanrının bir olduğuna' inandıklarını söyledikten hemen sonra, 'Bizi anlamak için Dede'ye bakın' diyorlar. 'O neye, ne kadar inanıyorsa, biz de onun kadar, o gerçeğe inanıyoruz.' Tasavvufu hayatın kendisi olarak tanımlarlarken, semavi dinlerin şeriat görüşlülerin ellinde olmasından büyük rahatsızlık duyduklarını belirtiyorlar.
'İsrail'de ve Mısır'da Yahudi Gericilerin hedefiyiz'
Özellikle Arap-İsrail çatışması ve bunun dinler arası bir kavgaya dönüştürülmesi nedeniyle her iki kesimde de aşırı dincilerin büyük güç elde ettiklerini ve dinleri tekellerine aldıklarını belirten Varda Genossar ise, zorla hiç bir inancın değiştirilemeyeceğini, herkesin kendi yolunu bulması yanlısı olduklarını belirtiyor. Dini gericiler yüzünden İsrail'de kendilerini gizlemek zorunda kaldıklarını belirten Yahudi Aleviler, İsrail'de kendileri gibi düşünen ve yaşayan önemli bir topluluk bulunduğunu ve Alevilerin de azımsanmayacak sayıda olduklarını söylerlerken, baskılar yüzünden ses çıkartamadıklarını, fundamantalistlerin seslerinin gür çıkması nedeniyle de kendilerini ifade edemediklerini belirtiyorlar.
Yahudi Aleviler, bazen bir kaç hafta süren turlarında cem evlerinde semah döndüklerini, farklı bölgelerde yaşayan insanlarla dini sohbetler gerçekleştirdiklerini belirtirlerken, en büyük zorluğun Anadolu Aleviliği'nin yazılı kaynaklarının kıtlığı olduğunu belirtiyorlar. Tercümanla katılıp, Alevi ibadetinin aynısını uyguluyorlar.
'Herkes kardeştir'
Yahudi Alevilerin en çok ziyaret ettikleri Nevşehir'in Hacı Bektaş ilçesindeki Ulusoylar Dergahı'nın Dedesi Münir Ulusoy, Alevi inancı gereği kapılarının herkese açık olduğunu belirtirken, gelenlerin çoğunlukla adak için geldiklerini belirtiyor. Yahudi Alevilerin bu amaçla gelmelerine rağmen kurban kesmekten vazgeçip fakir ve okuyan kimselere yardım etmeyi tercih ettiklerini belirten Münir Ulusoy, 'Her şey, bütün kainat, insanlar kardeştir. Bizim zihniyetimiz bütün hudutları ortadan kaldırmaktır. Bu bağlamda farklı ülkelerden aynı inanca sahip insanları bir mekanda buluşması kadar daha doğal bir şey olamaz' dedi. Münir Dede, Yahudilerin, şeriat yasalarının uygulandığı topraklardan Anadolu'ya gelmelerinin altında yatan en önemli nedenin Anadolu'da Aleviliğin yaşanılabilirliğini gördüğünü belirtirtiyor. Münir Dede, Cem Ayini'ne katılan, semah dönen ziyaretçilerin sayıları her geçen yıl daha da artığını belirtiyor..
İSRAİLİ ELE GEÇİRECEĞİZ ERENLER, ALLAHIN İZNİYLE...HER YIL ARTIYOR ALEVİ BEKTAŞİ OLAN YAHUDİ SAYISI....AMA İSRAİL YOBAZLARI RAHAT VERMİYORMUŞŞŞ ALEVİLİĞİ SEÇENLERE DÜREKLİ BASKI VE ZULÜM UYGULUYORMUŞ ADİ ŞEREFSİZ İSRAİL..BİRAK TA İNSANLAR İNSSANLAR İNANÇ ÖZGÜRLÜĞÜNÜ YAŞASINLAR...
YAHUDİ KÖKENLİ ALEVİ ERENLERİM......DİRENİN İSRAİL FAŞİZMİNE......HER DAİM YANINIZDAYIZ........
faşist israil...............