Adem Güneş'in yayınladığı bir yazı
Çalışan bir anneyim. 8 aylık kızımı öğle aralarında görüp, ilgilenip işime dönmem mi daha doğru olur, bütün gün iş yerinde kalıp sadece akşamları kızımla buluşmam mı?
S: 32 yaşında çalışan bir anneyim. 8 aylık kızımı öğle aralarında görüp, ilgilenip işime dönmem mi daha doğru olur, bütün gün iş yerinde kalıp sadece akşamları kızımla buluşmam mı?
C: Yaş eksi 1 prensibi çocuğuna yakın bir iş yerinde çalışan anneler, gün içinde çocuğunun yanına gidip gelmenin çocuğa fayda sağlayıp sağlamadığını öğrenmek istiyorlar. Pedagojinin temel prensibine göre; 2 yaş öncesi çocuk, anne (veya bakım veren) ile ne kadar fazla birlikte olursa, gelişim o denli güçlü olur. Ancak, bu birlikteliğin ayrılık olmadan gerçekleşmiş olması şartı vardır. Eğer gün içinde anne ile çocuk birbirinden ayrılacaklarsa aşağıdaki prensipler uygulanmalıdır: 1- Çocuk ile annenin aynı gün içinde birbirlerinden ayrı kalma ‘sayısı’, çocuğun yaşından 1 eksiltilerek bulunur. Örneğin, çocuk 2 yaşında ise, 1 gün içinde ayrılık adedi bir defayı geçmemelidir (2-1= 1).
Eğer çocuk 4 yaşında ise, gün içinde annesinden en çok 3 defa ayrılabilir (4-1= 3). 2- Çocuk ile annenin gün içinde birbirinden ayrılık ‘süresi’, çocuğun yaşı kadardır. Örneğin, çocuk 2 yaşında ise, annenin çocuktan ayrı kalma süresi en çok 2 saat olmalıdır. Çocuk 4 yaşında ise anne çocuk ayrılık süresi en çok 4 saat olabilir. Çocuğun oyun gruplarına veya kreşe bırakılmasında bu prensip geçerlidir. 3- Çocuğu 4 yaşından küçük olan bir anne, iş hayatına başlayacaksa; çocuğun anne yerine bağlanabileceği bir bakım veren (bakıcı) oluşturarak bu ayrılığı gerçekleştirmelidir. Çocuğa anne yerine bağlanabileceği bir figür oluşturmadan gerçekleştiren ayrılıklarda kaygı oluşur.
4- 4 yaşından önce ‘kreş mi, bakıcı mı?’ tercihinde bakıcı tercih edilmelidir. Buna göre, 8 aylık bir çocuğun mesai saatleri içinde annesi ile tekrar karşılaşıp yeniden ayrılması doğru olmaz. Çocuk sabah annesinden 1 defa ayrılıp, akşam yeniden buluşması ile gün içinde 1 ayrılığı tamamlamış olur. Öğle arasında çocuk annesi ile karşılaştığında belki mutlu olur, ancak ayrılık vakti geldiğinde kaygılanmaya başlayacak, her yeni ayrılık bilinçaltında ‘ayrılma kaygısı’ oluşturacaktır. Böylesi çocuklar ileriki yaş dönemlerinde kaybetme korkusu ile sevdikleri kişilere daha çok bağlanmaya, böylece bağımlılığa yatkın olurlar. Yetişkinlik yıllarında ise ayrılma kaygısı böylesi kişileri bağlanma korkusu yaşamaya iter. Sevdiği kişilere bir türlü bağlanamayanlar çocukluk yıllarında ayrılma kaygısı yaşamış kişilerden oluşur.
Adem Güneş'in yayınladığı bir yazı
Çalışan bir anneyim. 8 aylık kızımı öğle aralarında görüp, ilgilenip işime dönmem mi daha doğru olur, bütün gün iş yerinde kalıp sadece akşamları kızımla buluşmam mı?
S: 32 yaşında çalışan bir anneyim. 8 aylık kızımı öğle aralarında görüp, ilgilenip işime dönmem mi daha doğru olur, bütün gün iş yerinde kalıp sadece akşamları kızımla buluşmam mı?
C: Yaş eksi 1 prensibi çocuğuna yakın bir iş yerinde çalışan anneler, gün içinde çocuğunun yanına gidip gelmenin çocuğa fayda sağlayıp sağlamadığını öğrenmek istiyorlar. Pedagojinin temel prensibine göre; 2 yaş öncesi çocuk, anne (veya bakım veren) ile ne kadar fazla birlikte olursa, gelişim o denli güçlü olur. Ancak, bu birlikteliğin ayrılık olmadan gerçekleşmiş olması şartı vardır. Eğer gün içinde anne ile çocuk birbirinden ayrılacaklarsa aşağıdaki prensipler uygulanmalıdır: 1- Çocuk ile annenin aynı gün içinde birbirlerinden ayrı kalma ‘sayısı’, çocuğun yaşından 1 eksiltilerek bulunur. Örneğin, çocuk 2 yaşında ise, 1 gün içinde ayrılık adedi bir defayı geçmemelidir (2-1= 1).
Eğer çocuk 4 yaşında ise, gün içinde annesinden en çok 3 defa ayrılabilir (4-1= 3). 2- Çocuk ile annenin gün içinde birbirinden ayrılık ‘süresi’, çocuğun yaşı kadardır. Örneğin, çocuk 2 yaşında ise, annenin çocuktan ayrı kalma süresi en çok 2 saat olmalıdır. Çocuk 4 yaşında ise anne çocuk ayrılık süresi en çok 4 saat olabilir. Çocuğun oyun gruplarına veya kreşe bırakılmasında bu prensip geçerlidir. 3- Çocuğu 4 yaşından küçük olan bir anne, iş hayatına başlayacaksa; çocuğun anne yerine bağlanabileceği bir bakım veren (bakıcı) oluşturarak bu ayrılığı gerçekleştirmelidir. Çocuğa anne yerine bağlanabileceği bir figür oluşturmadan gerçekleştiren ayrılıklarda kaygı oluşur.
4- 4 yaşından önce ‘kreş mi, bakıcı mı?’ tercihinde bakıcı tercih edilmelidir. Buna göre, 8 aylık bir çocuğun mesai saatleri içinde annesi ile tekrar karşılaşıp yeniden ayrılması doğru olmaz. Çocuk sabah annesinden 1 defa ayrılıp, akşam yeniden buluşması ile gün içinde 1 ayrılığı tamamlamış olur. Öğle arasında çocuk annesi ile karşılaştığında belki mutlu olur, ancak ayrılık vakti geldiğinde kaygılanmaya başlayacak, her yeni ayrılık bilinçaltında ‘ayrılma kaygısı’ oluşturacaktır. Böylesi çocuklar ileriki yaş dönemlerinde kaybetme korkusu ile sevdikleri kişilere daha çok bağlanmaya, böylece bağımlılığa yatkın olurlar. Yetişkinlik yıllarında ise ayrılma kaygısı böylesi kişileri bağlanma korkusu yaşamaya iter. Sevdiği kişilere bir türlü bağlanamayanlar çocukluk yıllarında ayrılma kaygısı yaşamış kişilerden oluşur.