Editörler : Lanet


Yönetici
16 Mayıs 2012 14:05

TBMM Komisyonuna sunulmak üzere; memurlar.net üyelerinin Bilişim/İnternet'e dair görüş ve önerileri

TBMM bünyesinde ?Bilişim ve İnternet? Araştırma Komisyonu kurulmuştur. Bu Kurul, internet alanındaki sorunları ve çözüm önerilerini bir rapor haline getirecek ve sonrasında bu rapora dayanılarak orta vadede gerekli düzenlemeler yapılacaktır.

Komisyonun bugün yapılan görüşmelerinde; memurlar.net'in akademisyen, öğretmen, sağlık personeli, diyanet personeli üyelerinden de görüş alınmasını talebi gelmiştir.

Komisyona dair bilgiler adresinde yer almaktadır.

http://www.tbmm.gov.tr/arastirma_komisyonlari/bilisim_internet/index.htm

Üyelerimizden, Bilişim ve İnternet alanındaki fırsatlar ve risklere dair gerekçeli görüş ve önerisi olan arkadaşlarımız tespitlerini [email protected] adresine göndermesi halinde, söz konusu tespitler bir rapor olarak Komisyona sunulacaktır.


3364946
Kapalı
18 Mayıs 2012 00:57

İnternet sansür dalgası bu kez de Avrupa üzerinden geliyor. ACTA Nedir? permalink

--------------------------------------------------------------------------------

ABD'nin dünya çapında keyfi sansür uygulayabilmesinin önünü açan fakat Google, Twitter, Wikipedia gibi internet devlerinin de dahil olduğu internet karartma eylemleriyle geçici olarak önü alınan SOPA-PIPA düzenlemesinin bir benzeri bu sefer Avrupa'dan geliyor: ACTA, uygulama itibarilye Türkiye'yi de etkileyecek.

Dünya interneti sansürle birlikte anmaya devam ediyor. Türkiye'de internet filtreleriyle gündeme gelen, ABD'de geçtiğimiz hafta içerisinde büyük çaplı internet karartma eylemleriyle geçici de olsa durdurulabilen SOPA-PIPA düzenlemeriyle dünyanın gündemine oturan keyfi internet sansürü ve sınırsız devlet denetimi meseleleri tekrar gündem oluyor. Keyfi ve hesapsız internet sansürüne yol açacağından endişe duyulan, küresel büyük şirketlerin lobi faaliyetleri sonucu yasalaşma ihtimali yüksek olan ACTA adlı düzenleme, bu sefer de Avrupa üzerinden geliyor.

Technopat sitesinde ACTA'yla ilgili şu bilgilere yer veriliyor:

ACTA Nedir?

ACTA 3 yıldır 39 farklı ülkede bulunan temsilciler tarafından tartışılan ve Avrupa Birliği?nde yürürlüğe sokulmak istenen bir belge. SOPA?da internet sitelerine yapılmak istendiği gibi ACTA?da da internet servis sağlayıcıları, kullanıcılarından sorumlu tutulmak isteniyor ve bu sayede ISS?lerin ağlarını sansürlemesi ve kullanıcılarını izlemesi bekleniliyor. Bunun dışında ilaç ve tohum patentleri ile ilaç sanayisi ve tarımda tekel yaratılıp bazı firmaların ilaç ve tohum satışlarının yasaklanması çalışılıyor.

ACTA gibi düzenlemeleri her ülke kendi sınırları içerisinde değerlendirse de internet kullanımının iç içeliği düşünülürse uygulamada başka ülkeleri de etkiliyor.Türkiye'de ABD kaynaklı siteler kadar AB kaynaklı sitelerin de kullanıldığı gerekçesiyle Türkiye'yi de yakından ilgilendiriyor.

ACTA kapalı kapılar ardında yürütülüyor

Özgür Uçkan, sosyalsosyal.com ?da yayımlanan (05.01.2012) tarihli röportajda ?ACTA nedir ve neyi amaçlar? sorusuna

şöyle yanıt veriyor:

ACTA, yani ?Anti-Counterfaiting Trade Agreement? (Sahteciliğe Karşı Ticaret Anlaşması), telif hakkı lobileri ve onların etkisi altındaki ABD Ticaret ve Dış ilişkiler otoritelerin birçok ülkeye dayatmaya çalıştığı uluslararası bir anlaşma. İnternetin telif hakkı koruması için denetim altına alınması fikri üzerine kurulu ve bu amaçla devletleri internet akışını, özellikle de P2P ağlarını kontrol edebilecekleri sistemler kurmaya ve bu sistemleri telif hakkı lobileriyle birlikte kullanmaya teşvik ediyor. Anlaşma görüşmeleri tamamen kapalı kapılar ardında yürütülüyor. Ama internet çağında hiçbir şey gizli kalamadığı için bu görüşmeler de ortalığa sızdı (WikiLeaks sağ olsun). Bu sızıntılar, ABD?nin bir çok ülkeye kendi yazdığı telif yasalarını empoze etmeye çalıştığını gösterdi. Bu sızıntılar yüzünden İspanya?da geçirilmeye çalışılan telif yasası oybirliğiyle reddedildi. ACTA?nın oluşturmaya çalıştığı uluslararası konsensüs dağıldı. Avrupa Komisyonu P2P ağları başta olmak üzere internetin telif hakkı koruması amacıyla filtrelenemeyeceğini karara bağladı.

Şirketler interneti sansürlemek üzere

Avaaz.org ACTA'nın engellenmesi için başlattığı imza kampanyasında internet özgürlüğüne yönelik küresel bir saldırıyla karşı karşıya olduğumuz ifade ediliyor: ?Küresel bir anlaşma olan ACTA şirketlerin İnterneti sansürlemesine olanak verebilir. Sınırlı sayıda zengin ülke ve şirketin gizlice müzakere ettiği bu anlaşma özel çıkar gruplarının online yaptığımız herşeyi izleyeme ve işlerine zarar verdiklerini iddia edecekleri kişiler hakkında kitlesel cezalar -hatta hapis cezası- vermesine olanak verecek yeni bir ne olduğu belirsiz sahtecilik karşıtı mekanizma kurulmasını sağlayacak.?

Güvenli internet ile keyfi sansür arasında

Geçtiğimiz yıl içerisinde güvenli internet pakedi adıyla kamuoyunun karşısına çıkan internet filtreleri büyük tepki toplayınca İnternet Kurulu toplanmış ve 22 Kasım'daki son haline kavuşturulana kadar çalışmalar yapılmıştı. Devlete ?netdaş?ları sınırsız denetim altında tuma ve keyfi sansür uygulama iktidarını vereceği gerekçesiyle eleştirilen internet filtreleri nihayetinde zorunlu olmaktan çıkarılmıştı. Fakat yine de en son AGOS'un internet sitesinin belirsiz bir biçimde okullarda filtreleniyor olması örneğinde de görüldüğü üzere internet filtreleri tartışma yaratmaya devam edecek gibi gözüküyor.

SOPA-PIPA

İnternet sansürü dünyanın gündemine ABD'de geçirilmesi planlanan, fakat geçen hafta içinde oldukça geniş katılımlı bir protesto ile şimdilik önü alınan SOPA-PIPA yasa tasarısıyla gelmişti. Son derece muğlak kriterlere dayandırılarak yapılabilecek sansür sonucu, sansürlenen içerikle ilgisi dahi olmayan sitelerin de uyarısız bir biçimde kapatılabileceği uyarısıyla dünya kamuoyu harekete geçmişti. Tasarı geçtiğimiz hafta, Twitter, Google, Wikipedia gibi internet devlerinin de aralarında bulunduğu sayısız şirket tarafından karartma eylemleriyle protesto edilmişti.

İmza Kampanyası için:

Avaaz.org'un başlattığı imza kampanyasının metninde şu an kritik bir aşamada olduğumuz belirtiliyor: ?Avrupa şu anda ACTA'yı onaylamak konusunda karar vermeye çalışıyor -- ve onlar olmadan, internete yönelik bu küresel saldırı çöker. ACTA'ya daha önce itiraz ettiklerini biliyoruz ama Parlamentonun bazı üyeleri kararsız -- anlaşmayı reddetmeleri için ihtiyaçları olan baskıyı sağlayalım. Dilekçeyi imzalayın -- 500,000 imzaya ulaşınca Brüksel'de çarpıcı bir biçimde dilekçeyi ileteceğiz.?

http://www.avaaz.org/tr/stop_acta/?vl


adıyaman02
Yasaklı
18 Mayıs 2012 14:57

Güvenli interneti destekliyorum. Bundan 6-7 yıl kadar önce google'de ödev aramaya korkardık google çok ahlaksızdı.

Ben internette özellikle çocukları tehdit eden gerçek zamanlı strateji oyunlarına dikkat çekmek istiyorum bunlara bir çözüm yolu bulunsun şimdi bazıları facebook üzerinden de benzer oyunlar var metin2, knigt yüzlerce v.s. v.s.

bağımlılık oranı uyuşturucu resmen.

...........................................

Ama güvenli internet derken bizim ülkenin normlarına uygun bağımsız kurallar.

amerika tarafından dayatılan internette sahtecilik antlaşması acta'dan uzak durulsun asla TBMM'ye girmesin. telif hakkı diye üfürükten şeyler için milyonlarca internet kullanıcısı hapis cezasıyla tehdit altına girmesin.

acta küresel dev şirketlerin maddi çıkarlarını gözeten linux ve özgür yazılım dünyasını tehdit eden çok tehlikeli bir anlaşmadır kesinlikle TBMM'den uzak dursun.


bjk_tr_1999
Müsteşar Yardımcısı
18 Mayıs 2012 15:26

Bu komisyon öncelikle kamu sektöründe çalışan

" Bilişim Çalışanlarının " sorunlarını gidermelidir.

Öncelikle düzeltilmesi gerekenler :

Kamu Bilişim Çalışnalarının

1. Teknik hizmetler sınıfına alınması

2. Özel hizmet tazminatlarının ve ek ödemelerinin yeniden gözden geçirilmesi

3. Ek göstergelerinin en az 3600 olması

olmazsa olmazlardır.


oz-c
Memur
18 Mayıs 2012 16:43

Başlığı görünce açıkçası sevindim ve yazma gereği duydum.

Ülkemizde internet tekeli oluşmuş durumda ve yüksek fiyata tekelci zihniyetle, dayatmalarla internet kullanımı yapılmaktadır.

Ülkemizde internete bağlanan büyük çoğunluğun adsl kullandığı bilinmektedir. Adsl kullanımı için sabit telefon kullanımı "zorunluluğu" gerekmektedir. Oysa ki birçok kullanıcı fiili olarak artık sabit telefon kullanmamakta sadece internet bağlantısı için sabit telefon kullanmaktadır. En düşük sabit telefon ücretinin 20 tl gibi bir fiyat olduğu göz önündedir.

Adsl İnternet fiyatları ve kotalarının Türk Telekom şirketinin tekeli altında olduğu on yaşındaki çocuk tarafından bile bilinmektedir.

Adsl internet fiyatlarının yüksekliği ve sabit telefon kullanım zorunluluğu ihtiyaç için internet kullananları mağdur etmektedir. 4gb gibi gülünç bir kota ile kişi e devlet ten sigorta primini kontrol etmek, hastane randevu sisteminde randevu almak, çocuğunun ders notlarını incelemek, çocuğuna ders notu çıkarmak, arama motorların arama yapmak gibi temel internet ihtiyaçlarını bile karşılayamamaktadır.

--------

-e-devletten sigorta primi kontrol etmek, devlet hastanelerinde randevu almak, çocuğunun ödevini internetten çıkarmak, google da bilgi aramak gibi temel internet ihtiyaçlarının kişinin yerine getirmesi için 29tl adsl ücreti ve 20 tl kullanmadığı sabit telefon ücreti parasını ödemek zorundadır. Kısaca 50 tl gibi yüksek bir rakama "sadece google da arama yaptıran" interneti, interneti kullananları inkar etmek yok farz etmek ve hatta alay etmektir. Bu zihniyetin tekelci tutumu bilgiye erişmek isteyen interneti bilgi ve genel ihtiyaçları için kullanmak isteyen kişiler için kötü bir durumdur.

Özetle:

-Ülkemizde internet hizmetinin büyük bölümü adsl olarak sağlanmaktadır.

-Tüm adsl şirketlerinin fiyatlarının aynı olması, aynı hız ve kotaları sahip olması, gizli bir Tekelciliğin olduğunun göstergesi değilde nedir?

-Adsl hizmetine bağlanmak için sabit telefon kullanma zorunluluğu-dayatması kesinlikle önlenmelidir.

-8 gb gibi kotalar ÜCRETSİZ OLARAK VATANDAŞLIK HAKKI OLARAK VERİLMELİDİR.

-Aşırı yüksek fiyatların adsl fiyatlarının internete ve dolayısıyla bilgiye erişimi kısıtladığı gerçeğine gözler yumulmamalıdır.

-İnternet kafelerde denetimlerin sıklaştırılması gerekmektedir.

-İnternetteki reklamlar için bir kısıtlama getirilmeli, adeta bilgiden çok reklam içeren siteler uyarılmalı.

-Tüm devlet sitelerinin gelişen mobil iletişim gereği bir de mobil sitelerinin bulunması için gerekli çalışmaların yapılması. Ya da devlet sitelerinin daha sade bir tasarıma kavuşturulması.

-Devlet sitelerinin kullanıcı dostu bir kullanıma sahip olması için basit tasarımlarının olması kullanım kolaylığının olması. İnterneti çok az kullanan birinin bile e devlet sitesinde her türlü işini yapabilmesi için e devlet in daha da sadeleştirilmesi.

-Pardus gibi yazılımların geliştirilmesi, tanıtılması ve kullanılması ile ilgili çalışmaların daha da çoğaltılması.

-İnternet üzerinde yapılan alışverişlerin daha sıkı şekilde denetlenmesi.

-Adsl e Alternatif bağlantı çeşitleri olan fiber, uydunet 3g gibi bağlantı çeşitlerinin desteklenmesi, altyapı çalışmalarına destek verilmesi. Yaygınlaştırılması için destek verilmesi.

-Özellikle uydunetin yaygınlaştırılması devlet kurumlarında uydunetin kullanılması. Uydunetin sokak aralarına girebilecek kadar yaygınlaştırılıp kullanıma sunulması için çaba sarfedilmesi.

-İnternet yazılımları ile ilgili durgun olan enerjiyi harekete geçirmek için özellikle tasarım, yazılım alanlarında yarışmalar düzenlenmeli.


oz-c
Memur
19 Mayıs 2012 20:18

Ayrıca f klavye kullanımı özendirilmeli.

SUNACAĞINIZ RAPOR MUTLAKA BURADA YAYINLANMALI. HERŞEY ŞEFFAF OLMALI. GÖNDERİLECEK RAPOR BURADA YAYINLANMALI.


t.n.t
Şef
21 Mayıs 2012 12:49

1- Ortaokullarda ve liselerde Bilişim Teknolojileri dersleri zorunlu hale getirilmeli ve "Bilişim Etiği" ünitesini de kapsayan güncel bir içerik hazırlanmalı.

2- Bilişim Teknolojileri alanında tüketici olmaktan üretici olma safhasına geçmek isteniyorsa; meslek liselerine ortaokul olarak "Bilişim Teknolojileri" alanında alım yapılabilmeli, bu alana öğrenci seçimi için kaliteli bir sınav yapılmalı ve alandan mezun olacak öğrencilerin potansiyelinden ticari kuruluşların yararlanabileceği bir sistem ortaya konulmalı.


BoneXXX
Aday Memur
23 Mayıs 2012 11:17

Sayın Memurlar.net ilgilileri

Günümüzde bilişim sistemlerinin önemini ve yapılabilinenleri anlatmak artık tamamen gereksizdir. Çünkü teknolojin ilerlemesiyle yapılanlar çok ileri seviyelere taşınmıştır.

Folklor Araştırmacısı, Kütüphaneci, Arşivci, Kitap Patologu ve Sosyolog unvanlarındakiler teknik hizmetler sınıfına alındığı halde, Programcı ve Çözümleyiciler mağdur edilmişlerdir. Teknik bir görev olduğu isminden dahi anlaşılan bir kadronun teknik kadro yerine genel idari hizmetlerden sayılması bir faciadır. Teknik sayılan 2 Yıl eğitim süreli önlisans mezunlarının 4 yıllık Bilgisayar ve Bilgisayar Bilimleri bölümünü bitirmiş kişilerden teknik kadroda olduklarından dolayı daha fazla ücret aldıklarını biliyor musunuz?

657 Sayılı Devlet Memurları Kanununda, Genel İdari Hizmetlerin tanımı yapılırken ?yönetim, icra, büro ve benzeri hizmetleri gören meslekler olduğu ve bu Kanunla tespit edilen diğer sınıflara girmeyen memurlar? olarak tanımlanmaktadır. Programcı ve Çözümleyicilerin bu tanımın içine girmediği, dolayısıyla Teknik Hizmetler Sınıfının içinde olması gerekmektedir.

Programcı ve Çözümleyiciler; araştırma, inceleme, planlama, sorun analizi, yazılım, yazılım geliştirme ve uygulama vb. görevleri yapmaktadırlar. Bu bağlamda sürekli saha çalışması yapmakta, veri toplamakta ve istatistiki yöntemleri kullanarak analiz ve yoruma dayalı yazılım yapmaktadırlar. Bilgisayar Mühendisi, Matematikçi ve İstatistikçilerin yaptıkları işin aynısı Programcı ve Çözümleyiciler yapmaktadırlar. Programcı ve Çözümleyiciler iş yaparken, teknolojiyi, matematik bilgisini ve aldığı eğitimin bilgisini projelerde kullanarak projelerin hayata geçirilmesini sağlamaktadırlar. Kodlama bilgileri ile program geliştirmesinde önemli bir rol oynamaktadırlar.

Sosyal ve kamuoyu araştırmalarının önemi, araştırmaların güvenirliliği ve geçerliliği açısından bu konuda yetişmiş programcı ve çözümleyiciler ile mümkündür. Bilişimde yöntem ve teknikler, saha araştırması yöntem ve teknikleri, istatistik-bilgi işlem derslerini alarak yetişen programcı ve çözümleyiciler Bilgisayar Mühendisleri ile aynı işi yapmaktadırlar. Programcı ve çözümleyici mesleğinin alanı, konusu, yöntem ve teknik göz önünde bulundurulduğunda, Programcı ve Çözümleyicilerin de THS sınıfında olmalarını gerekli kılmaktadır. Aşağıda Çözümleyici kadrosuna alınacak personelden istenen koşullar belirtilmiştir:

MESLEĞE ALINMA: ?Çözümleyici? kadro veya pozisyonlarını tercih edecek adayların;

- Fakültelerin fizik, matematik bölümleri ile mühendislik fakültelerinin elektrik, elektrik-elektronik, elektronik ve bilgisayar ile ilgili bölümlerinden mezun olmaları veya,

- Diğer fakültelerden mezun olup, bilgisayar alanında ders aldığını belgelemeleri ve Milli Eğitim

Bakanlığınca onaylı veya Milli Eğitim Bakanlığınca onaylı kurslardan veya yükseköğrenim kurumlarından alınmış Bilgisayar Analist Programcı Sertifikasına ya da programlama dillerinden en az iki tanesini bildiklerine dair sertifikaya sahip olmaları,

- İngilizce bilmeleri şarttır.?

Bu koşulların istenerek alınan personelin GİH kadrosunda bulunması tamamen güncellenmemiş eski bir hatanın devam etmesidir. Programcılar ve Çözümleyicilerin yaptıkları iş Folklor Araştırmacısı, Kütüphaneci, Arşivci, Kitap Patologu ve Sosyolog unvanlarındakilerden daha teknik bir iş değilmidir ? Bu gülünç konu gerekli makamlara ulaştırılmalı ve gerekli çalışmalar yapılıp mantıklı bir çözüm bulunmasını rica ederim.


el.san.z.e.ö.
Müsteşar
25 Mayıs 2012 19:18

görüş alınmış olsun. ;)

12 Temmuz 2012 20:30

güncel

27 Ekim 2012 21:30

benim adıma TBMM'ye şunu iletin.

1- düşünce özgürlüğü ile pkk terör örgütü propagandası yapmak arasında fark vardır. İnsan öldüren internationel bir terör örgütünün propagandasını yapmak suçtur. o nedenle terör örgütü propagandası içeren yorumlar silinsin. silmeyen sitelere ceza gelsin. memurlar.net sitesinde pkk terör örgütü sempatizanı üyeler son yıllarda çok arttı.

2- düşünce özgürlüğü ile insanların kutsalllarına, dinlerine hakaret etmek arasında fark vardır. internationel sitelerde, facebook, twitter, youtube gibi sitelerde bile insanların kutsallarına, dinlerine hakarete izin verilmezken, memurlar.net dini forumda konuların %50 si islam dinine ve islamın kutsal değerlerine hakaret içermekte. zaten o kategori dünyanın her bölgesinden, her düşüncenin bir misyonerini içermekte..!

3- İkinci maddede sayılan sebepler yüzünden dini forumun yüzüne bile bakmıyorum..! iğreniyorum. İslama hakareti düşünce özgürlüğü olarak görenler yüzünden... Birinci maddede sayılan sebepler yüzünden de diğer kategorilere eskisi kadar artık bakmıyorum. memurlar.net mi TBMM ye yön verecek, TBMM mi memurlar.net'e yön verecek artık bilmiyorum.


WebEnes
Aday Memur
01 Kasım 2012 01:22

yazacak o kadar çok şey varki hangisini yazayım ve yazdıklarımın gerçekten dikkate alınacağından emin deilim

şuan facebookta isteyen herkes rahatça kişisel görüşünü paylaşabiliyor isteyen herkes milli görüş ve ahlaka aykırı paylaşımlar yapabiliyor

diğer bir konuda sanaldan yapılan alışverişler googleda fatura ödeme diye arattığımızda ilk 2 site güvenli diğer siteler kredi kartı kullanıcılarını dolandırılmak için açılmış siteler

diğer bir konuda pkk ve milli dini ahlaki değerlerimize aykırı siteler bunları defalarca rapor etmemize rağmen yayını sürdürebiliyorlar kimse dur demiyor

Türkiye'de ilk olarak bilişim suçları ile mücadele edecek bir alt yapı oluşturulmalı bu hiçte zor birşey deil bu işlerin içinde olan birisi olarak söylüyorum normal bir internet kullanıcısından daha fazla bilgiye sahibim söylediğim şeyler hayal deil yapılması zorda deil maliyetlide deil şuan gelişmiş ülkelerin hacker grupları var bizim daha bilişim suçlarıyla mücadele edecek bir sistemimiz yok güvenli internet dediğimizde herkesin aklında çocuklarımız adult sitelere giremiyor düşüncesi hakim oluyor ama güvenli internet bu deil güvenli internet reel hayattaki gibi bir haksızlığa uğradımızda (dolandırıcılık, hakaret vs.) başvurabileceğimiz bir adresin olması hep avrupaya özenip duruyoruzda neden II. Abdulhamid'in yaptığı gibi avrupadaki işimize yarıcak sistemleri kendi ülkemize entegre etmiyoruz


abcdeff
Aday Memur
09 Kasım 2012 16:10

ok
 


aydınkentli-92
Genel Müdür
27 Aralık 2012 23:18

en düşük kota 10 GB olmalı ve 20 Tl den fazla olmamalı. bunun maliyeti ne ki. taş attında kolun mu yoruldu yani.

sınırsız internet 35-40 TL den sunulmalı.

bir de internet için telefon aboneliği saçmalığına son verilmeli.

ayrıca telefonsuz internet diye reklam yapıp insanlardan dünya kadar para koparılmamalı. telefonlu internet alsa aynı para bir de telefon görüşmelerin cabası.


tavvana
Aday Memur
07 Mart 2013 23:04

ok...

08 Nisan 2013 23:51

İnternette işlenen suçlar üzerinde etkin düzenlemeler yapılması gerekiyor

!.


kozmaca
Aday Memur
25 Eylül 2013 00:52

Devlete ait gov.tr ve edu.tr uzantılı siteler ya tek bir merkezdeki sunucularda tutulmalı veya kurumların internet güvenliğini için devlet özel bir birim kurmalı.Abartmıyorum şuan devlete ait sitelerin %80 ine shell atma denilen yöntemle girilmiş durumda ve kimsenin durumdan haberi yok.Uyanık hacker lar bu siteler üzerinden webmasterlara link satışı yapıp muazzam paralar kazanmaktadır.


mühendisdoktor
Aday Memur
02 Mayıs 2014 12:34

Öncelikle internet in hayatımızın vazgeçilmez bir unsuru olduğu günümüzde böyle bir araştırma komisyonu kurulmasını ve internetin fikiri-müzakere anlamında en etkin kullanıldığı forum sitelerinden bu bağlamda görüş ve öneri alınmasını çok önemsiyorum ve memurlar net i de bu konuda tebrik ediyorum.

ayrıca bu konuda görüş ve öneri bildiren arkadaşlara teşekkür ediyorum, burada mevzubahis edilen bütün problemler üzerinde ciddiyetle durulması gereken konulardır özellikle;

1 - internet hizmetinin telekomun tekelinde olması ve pahalı olması internet kullanıcıları için bir sorundur, böyle pahalı bir internet hizmetinin yanında birde kalitesiz bir hizmet verilmektedir.

2 - güvenli internet, internet erişimini kapatmak yerine daha profesyonel yöntemler ile yapılmalıdır

3 - nitelikli internet kullanımı bağlamında eğitimler verilmelidir

4 - devlet kurumları ile ilgili mümkünse bütün işlemlerin internet üzerinden yapılması sağlanmalı.

5 - internette tüketici konumundan üretici konumuna geçmek için teşvik ve yönlendirmeler yapılmalıdır

Toplam 17 mesaj

Çok Yazılan Konular

Sözlük

Son Haberler

Editörün Seçimi