OKUL YÖNETİCİLİĞİNİN İTİBARSIZLAŞTIRMA SÜRECİ
Gelin size biraz konuyu buralara getiren olayların tarihi sürecini anlatayım. Her şey 2006 yılında başladı, adım adım bu günlere geldik.
İDARECİLERİN DERSE GİRME KONUSU YA DA SORUNSALI
Bu konu 01/12/2006 tarihli ve 2006/11350 sayılı MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI YÖNETİCİ VE ÖĞRETMENLERİNİN DERS VE EK DERS SAATLERİNE İLİŞKİN KARAR'da şu şekilde düzenlenmiş. Aylık karşılığı ders görevi
MADDE 5- (1) Kapsama dâhil örgün ve yaygın eğitim kurumlarında görevli;
a) Örgün ve yaygın eğitim kurumlarının müdür, müdür başyardımcısı ve müdür yardımcıları haftada 6 saat,
ders okutmakla yükümlüdürler.
Şu an yürürlükte olan bu Karar'ın bağlantı adresi: http://mevzuat.meb.gov.tr/dosyalar/469.pdf
Bu kararın yürürlükten kaldırdığı mevzuat ise şöyle:
Yürürlükten kaldırma
MADDE 31- (1) Bu Kararın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 2/12/1998 tarihli ve 98/12120 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla yürürlüğe konulan ?Millî Eğitim Bakanlığı Öğretmen ve Yöneticilerinin Ders ve Ek Ders Saatlerine İlişkin Esaslar? yürürlükten kaldırılmıştır.
Şimdi 2006 tarihli Karar'ın yürürlükten kaldırdığı 1998 tarihli Esaslar'a bir bakalım. 1998 tarihli Esaslar, yönetcilerin ders konusunu şöyle düzenlemiş:
Aylık Karşılığı Ders Görevi
Madde 5- Kapsama dahil okul ve kurumlarda görevli;
a) İlköğretim, özel eğitim okulları, lise ve dengi okulların müdür, müdür başyardımcısı ve müdür yardımcıları haftada 6 saate kadar,
branşlarında aylıkları karşılığında ders okutmakla yükümlüdürler. (a) bendinde belirtilenlere, branşlarında ders bulunamaması halinde branşları dışında da ders görevi verilir.
Sözü edilen Esaslar'ın bağlantı adresi: https://www.memurlar.net/haber/12323/mill-egitim-bakanligi-ogretmen-ve-yoneticilerinin-ders-ve-ek-ders-saatlerine-iliskin-esaslar.html
Sözün özü, yönetcilerin derse girme sorunu 2006'da ortaya çıkmış, 1998'deki esneklik (6 saate kadar) 2006'da zorunluluk (6 saat) haline getirilmiş ve o gün bu gündür çözülememiş ya da çözülmek istenmemiş bir sorun olarak durmaktadır.
Öte yandan 2006 tarihli Karar, tüm yöneticilere 6 saat derse girme zorunluluğu getirirken, Karar'da ilk gedik Milli Eğitim Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğünün 13.10.2007 tarihli ve 71809 sayılı görüş yazısı ile açılmış oldu. Sınıf öğretmeni ve anaokulu öğretmeni yöneticilerin ders bütünlüğü nedeniyle derse girmemeleri sağlandı.
İlgili görüş yazısı: https://www.memurlar.net/haber/147985/sinif-ogretmeni-olan-yoneticiler-derse-girmeyecek.html
Bir görüş yazısıyla 2007'den beri yönetmelik vesaire değiştirilmeden nasıl işlem yapılabiliyor, görüş yazısı Bakanlar Kurulu Karar'ı üzerinde nasıl hüküm getirebiliyor bunları anlamak mümkün değil. Bu düzenleme sadece bir yazı ile gerçekleşti. Karar'da böyle bir ayrım yok. Yani usule uygun değil.
Derse girme konusundaki diğer bir gelişme 07.08.2013 tarihindeki toplu sözleşme anlaşmasıyla branşçı (sınıfçıların zorunluluğu belirttiğimiz üzere 2007'den itibaren zaten yoktu) müdür ve müdür başyardımcılarının 6 saat olan zorunlu derslerinin 2 saate indirilmesiyle oldu. Burada branş müdür yardımcılarıyla ilgili hiçbir düzenleme yapılmaması onları bu konunun en maduru haline getirmiştir.
Konunun branşçı müdür yardımcıları (üvey evlatlar mı demek lazım artık bilemiyorum) açısından nasıl el birliği ile adaletsiz bir duruma getirildiğini toplu sözleşme süreçlerinde hep birlikte gördük.
Yöneticilerin derse girme farklılıklarını özetlersek:
1. Anaokulu/Sınıf Öğretmeni Müdür, Müdür Başyardımcısı, Müdür Yardımcısı: Derse girmek zorunda değil (2007 tarihli MEB insan kaynakları görüş yazısına dayanarak, ders bütünlüğü gerekçesiyle)
2. Anaokulu/Sınıf dışındaki Müdür, Müdür Başyardımcısı: 2-6 saat arası derse girmekle yükümlü. (Toplu sözleşme kararı gereği)
3. Branş Öğretmeni Müdür Yardımcısı (üvey evlat da diyebilirsiniz) : 6 saat derse girmekle yükümlü.
Ders aynı ders ama üç farklı uygulama. Bu kabul edilemez. Şu ana kadar siyasal ya da sendikal bir çözüm maalesef olmadı. Ben bu konuyla ilgili yargıya gidilebileceğini düşünüyorum çünkü idari işlemler yargı denetimine açıktır. Konu tek ama bir sürü farklı uygulama var. Yöneticiliğe yeni başlayan bir branş öğretmeni dava açabilir. İdari dava açma süresi düzenleyici işlemin (burada Karar) yayınlanmasından ya da bu işlemin kişiye uygulanmasından (burada branş müdür yardımcısına haftada 6 saat ders görevi verilmesi) itibaren 60 gündür. Yönetmeliğe dava açma süresi geçmiş olsa da bu yönetmeliğin kişiye ilk defa uygulanmasından itibaren 60 gün içinde de dava açılabilir. Yönetmelikte yazanın hilafına ve aynı konuda farklı farklı uygulamalar içeren bu konuda idareyi hakkaniyetli bir düzenlemeye zorlayacak bir karar çıkar düşüncesindeyim.
YÖNETİCİLİKTE ATAMA YERİNE GÖREVLENDİRMENİN GETİRİLMESİ VE 4 + 4 HİKAYESİ
Bu bakanlığa Yusuf Tekin'in verdiği zarar daha yıllarca giderilemeyecek gibi görünüyor. Okul yöneticileri özelinde bakın neden? 13 Ağustos 2009 tarihli yönetici atama yönetmeliği, yöneticilere haklarını veren bir yönetmelikti. İncelerseniz müdür ve müdür yardımcılığı için sadece yazılı sınav şartı olduğunu görürsünüz. Atandığınız zaman kadronuzla atanıyordunuz, 4 yılda, 8 yılda görev süresinin dolması gibi bir durum yoktu. Kendiniz istifa etmedikçe ya da soruşturma neticesinde görevden uzaklaştırılmadıkça göreviniz devam ediyordu. İlgili şahıs, 28 Mayıs 2013 tarihinde Milli Eğitim Bakanlığı müsteşarı olarak atanıyor. Gelişi 4 Ağustos 2013'teki yönetici atama yönetmeliğine hemen yansıyor. İncelerseniz müdür yardımcılığında sadece yazılı sınav uygulamasına rağmen müdürlükte sözlü şartını getirdiklerini görürsünüz. Yönetmelik de hâlâ "atama" yönetmeliğiydi ancak bu da uzun sürmeyecekti. 10 Haziran 2014 Yönetici Görevlendirme Yönetmeliği. Adından da anlaşıldığı üzere "atama" gitti, "görevlendirme" geldi. Bu yönetmelikle okul yöneticiliğinin itibarsızlaştırılması kazığı bu şahıs tarafından çakılmıştır ve o kazık hâlâ çıkarıl(a)mamıştır. Bugüne kadar gelen yönetmeliklerin temelini teşkil eden bu 2014 yönetmeliği 4 + 4 ü getirmiş, yöneticiler gelecek kaygısına düşürülmüşlerdir. Görevlendirmelerdeki mülakat uygulamaları güvenirliğe gölge düşürmüştür. Bilirsiniz ki eski sistemde müsteşar bakandan sonra ikinci isim olsa bile bakan vitrindi. Arka planda bakanlığı müsteşar yönetirdi. Bu uygulamaları ona atfetmemin nedeni budur.
Tüm bu sorunlar bu sorunları kabul edip çözüm bulmak isteyen bir yetkili tarafından okul yöneticilerinin genel idare hizmetleri sınıfına alınması suretiyle çözülebilir. Böylece yöneticilik 2. görev olmaktan çıkar, yöneticiler kadrolarına kavuşur, derse girme girmeme sorunları da böylece son bulmuş olur.
OKUL YÖNETİCİLİĞİNİN İTİBARSIZLAŞTIRMA SÜRECİ
Gelin size biraz konuyu buralara getiren olayların tarihi sürecini anlatayım. Her şey 2006 yılında başladı, adım adım bu günlere geldik.
İDARECİLERİN DERSE GİRME KONUSU YA DA SORUNSALI
Bu konu 01/12/2006 tarihli ve 2006/11350 sayılı MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI YÖNETİCİ VE ÖĞRETMENLERİNİN DERS VE EK DERS SAATLERİNE İLİŞKİN KARAR'da şu şekilde düzenlenmiş. Aylık karşılığı ders görevi
MADDE 5- (1) Kapsama dâhil örgün ve yaygın eğitim kurumlarında görevli;
a) Örgün ve yaygın eğitim kurumlarının müdür, müdür başyardımcısı ve müdür yardımcıları haftada 6 saat,
ders okutmakla yükümlüdürler.
Şu an yürürlükte olan bu Karar'ın bağlantı adresi: http://mevzuat.meb.gov.tr/dosyalar/469.pdf
Bu kararın yürürlükten kaldırdığı mevzuat ise şöyle:
Yürürlükten kaldırma
MADDE 31- (1) Bu Kararın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 2/12/1998 tarihli ve 98/12120 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla yürürlüğe konulan ?Millî Eğitim Bakanlığı Öğretmen ve Yöneticilerinin Ders ve Ek Ders Saatlerine İlişkin Esaslar? yürürlükten kaldırılmıştır.
Şimdi 2006 tarihli Karar'ın yürürlükten kaldırdığı 1998 tarihli Esaslar'a bir bakalım. 1998 tarihli Esaslar, yönetcilerin ders konusunu şöyle düzenlemiş:
Aylık Karşılığı Ders Görevi
Madde 5- Kapsama dahil okul ve kurumlarda görevli;
a) İlköğretim, özel eğitim okulları, lise ve dengi okulların müdür, müdür başyardımcısı ve müdür yardımcıları haftada 6 saate kadar,
branşlarında aylıkları karşılığında ders okutmakla yükümlüdürler. (a) bendinde belirtilenlere, branşlarında ders bulunamaması halinde branşları dışında da ders görevi verilir.
Sözü edilen Esaslar'ın bağlantı adresi: https://www.memurlar.net/haber/12323/mill-egitim-bakanligi-ogretmen-ve-yoneticilerinin-ders-ve-ek-ders-saatlerine-iliskin-esaslar.html
Sözün özü, yönetcilerin derse girme sorunu 2006'da ortaya çıkmış, 1998'deki esneklik (6 saate kadar) 2006'da zorunluluk (6 saat) haline getirilmiş ve o gün bu gündür çözülememiş ya da çözülmek istenmemiş bir sorun olarak durmaktadır.
Öte yandan 2006 tarihli Karar, tüm yöneticilere 6 saat derse girme zorunluluğu getirirken, Karar'da ilk gedik Milli Eğitim Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğünün 13.10.2007 tarihli ve 71809 sayılı görüş yazısı ile açılmış oldu. Sınıf öğretmeni ve anaokulu öğretmeni yöneticilerin ders bütünlüğü nedeniyle derse girmemeleri sağlandı.
İlgili görüş yazısı: https://www.memurlar.net/haber/147985/sinif-ogretmeni-olan-yoneticiler-derse-girmeyecek.html
Bir görüş yazısıyla 2007'den beri yönetmelik vesaire değiştirilmeden nasıl işlem yapılabiliyor, görüş yazısı Bakanlar Kurulu Karar'ı üzerinde nasıl hüküm getirebiliyor bunları anlamak mümkün değil. Bu düzenleme sadece bir yazı ile gerçekleşti. Karar'da böyle bir ayrım yok. Yani usule uygun değil.
Derse girme konusundaki diğer bir gelişme 07.08.2013 tarihindeki toplu sözleşme anlaşmasıyla branşçı (sınıfçıların zorunluluğu belirttiğimiz üzere 2007'den itibaren zaten yoktu) müdür ve müdür başyardımcılarının 6 saat olan zorunlu derslerinin 2 saate indirilmesiyle oldu. Burada branş müdür yardımcılarıyla ilgili hiçbir düzenleme yapılmaması onları bu konunun en maduru haline getirmiştir.
Konunun branşçı müdür yardımcıları (üvey evlatlar mı demek lazım artık bilemiyorum) açısından nasıl el birliği ile adaletsiz bir duruma getirildiğini toplu sözleşme süreçlerinde hep birlikte gördük.
Yöneticilerin derse girme farklılıklarını özetlersek:
1. Anaokulu/Sınıf Öğretmeni Müdür, Müdür Başyardımcısı, Müdür Yardımcısı: Derse girmek zorunda değil (2007 tarihli MEB insan kaynakları görüş yazısına dayanarak, ders bütünlüğü gerekçesiyle)
2. Anaokulu/Sınıf dışındaki Müdür, Müdür Başyardımcısı: 2-6 saat arası derse girmekle yükümlü. (Toplu sözleşme kararı gereği)
3. Branş Öğretmeni Müdür Yardımcısı (üvey evlat da diyebilirsiniz) : 6 saat derse girmekle yükümlü.
Ders aynı ders ama üç farklı uygulama. Bu kabul edilemez. Şu ana kadar siyasal ya da sendikal bir çözüm maalesef olmadı. Ben bu konuyla ilgili yargıya gidilebileceğini düşünüyorum çünkü idari işlemler yargı denetimine açıktır. Konu tek ama bir sürü farklı uygulama var. Yöneticiliğe yeni başlayan bir branş öğretmeni dava açabilir. İdari dava açma süresi düzenleyici işlemin (burada Karar) yayınlanmasından ya da bu işlemin kişiye uygulanmasından (burada branş müdür yardımcısına haftada 6 saat ders görevi verilmesi) itibaren 60 gündür. Yönetmeliğe dava açma süresi geçmiş olsa da bu yönetmeliğin kişiye ilk defa uygulanmasından itibaren 60 gün içinde de dava açılabilir. Yönetmelikte yazanın hilafına ve aynı konuda farklı farklı uygulamalar içeren bu konuda idareyi hakkaniyetli bir düzenlemeye zorlayacak bir karar çıkar düşüncesindeyim.
YÖNETİCİLİKTE ATAMA YERİNE GÖREVLENDİRMENİN GETİRİLMESİ VE 4 + 4 HİKAYESİ
Bu bakanlığa Yusuf Tekin'in verdiği zarar daha yıllarca giderilemeyecek gibi görünüyor. Okul yöneticileri özelinde bakın neden? 13 Ağustos 2009 tarihli yönetici atama yönetmeliği, yöneticilere haklarını veren bir yönetmelikti. İncelerseniz müdür ve müdür yardımcılığı için sadece yazılı sınav şartı olduğunu görürsünüz. Atandığınız zaman kadronuzla atanıyordunuz, 4 yılda, 8 yılda görev süresinin dolması gibi bir durum yoktu. Kendiniz istifa etmedikçe ya da soruşturma neticesinde görevden uzaklaştırılmadıkça göreviniz devam ediyordu. İlgili şahıs, 28 Mayıs 2013 tarihinde Milli Eğitim Bakanlığı müsteşarı olarak atanıyor. Gelişi 4 Ağustos 2013'teki yönetici atama yönetmeliğine hemen yansıyor. İncelerseniz müdür yardımcılığında sadece yazılı sınav uygulamasına rağmen müdürlükte sözlü şartını getirdiklerini görürsünüz. Yönetmelik de hâlâ "atama" yönetmeliğiydi ancak bu da uzun sürmeyecekti. 10 Haziran 2014 Yönetici Görevlendirme Yönetmeliği. Adından da anlaşıldığı üzere "atama" gitti, "görevlendirme" geldi. Bu yönetmelikle okul yöneticiliğinin itibarsızlaştırılması kazığı bu şahıs tarafından çakılmıştır ve o kazık hâlâ çıkarıl(a)mamıştır. Bugüne kadar gelen yönetmeliklerin temelini teşkil eden bu 2014 yönetmeliği 4 + 4 ü getirmiş, yöneticiler gelecek kaygısına düşürülmüşlerdir. Görevlendirmelerdeki mülakat uygulamaları güvenirliğe gölge düşürmüştür. Bilirsiniz ki eski sistemde müsteşar bakandan sonra ikinci isim olsa bile bakan vitrindi. Arka planda bakanlığı müsteşar yönetirdi. Bu uygulamaları ona atfetmemin nedeni budur.
Tüm bu sorunlar bu sorunları kabul edip çözüm bulmak isteyen bir yetkili tarafından okul yöneticilerinin genel idare hizmetleri sınıfına alınması suretiyle çözülebilir. Böylece yöneticilik 2. görev olmaktan çıkar, yöneticiler kadrolarına kavuşur, derse girme girmeme sorunları da böylece son bulmuş olur.