Öğretmenlik yapabiliyor musunuz?

TeacherofEnglsh , kaç yıldır kamuda öğretmenlik yapıyorsunuz? Hangi okul kademelerinde çalıştınız. Özel sorular belki ama merak ettim.

İngilizce öğretmeni yeni olabilir ama işinin ehli. Kendini yetiştirmiş. Öğretmenlik mesleğini biliyor. Alan sınavından sonra atanan öğretmenlerin çoğu nitelikli ve başarılı öğretmenler...

Sizin yorum ise bana nitelikli bir öğretmen yorumu gibi gelmedi. Aslında size cevap verecektim fakat vazgeçtim. Çünkü yorumunuzda düzeltilmesi gereken çok fazla yanlış düşünce var. Öğretmenlik sizin bildiğiniz şey değil. Her geçen yıl öğrenciler de değişiyor, öğretmenlik mesleği de. Zamana ayak uydurmak, değişime ayak uydurmak lazım. Öğretmenlikte 20-30 yılı geçrmiş emektar hocalarımıza saygı duyarım. Ama bu geçen zaman onları işlerinde başarılı yapmıyor malesef. Kendini geliştirenleri tenzih ederim. Eğitimle, öğretmenlikle ilgili bir konuşmada, "sen kaç yıllık öğretmensin" diyen hocalarımız hakkında olumlu konuşmakta zorlanıyorum.

istisna okullar ve öğrenciler haric ogretmenlik yapıyorum diyen ya yalan söylüyor ya da ogretmenligin ne oldugunu bilmiyor.

sahsen ben çobanlık yapmaya gunu kurtarmaya çalışıyorum. burda beylik lafi etmeye kimse kalkamaz cunku cigerleri belli hepsinin. kitabin ortasi bu

idarecilik sınavına girin.

Aynen bana da öyle geliyor. Bir belde okulunda görev yapıyorum, branşım İngilizce. Kendimi bir öğretmenden çok gardiyan gibi hissediyorum. Özellikle nöbet günlerinde. Kaza bela çıkmasın diye didiniyorum. Siz koridorun bir ucundayken diğer ucunda sınıfın içinde bir olay çıksa yine suçlu sizsiniz sonuçta...

Derse giriyorum çocukların defter kitabı yok. "Niye geldin o zaman okula? Dersi nasıl takip edeceksin?" diyorum hocam biz hep böyleyiz diyorlar.

12. sınıf olmuş, sınav ders umurlarında değil. Hedef yok, amaç yok. Maksat günün sonunda ambulans, polis gelmesin.

"Kitap getirmenizi sağlayacak motivasyonu sağlayamadığım için sizden özür dilerim." demeniz gerekir öğrencilerinize.

Çok teşekkür ederim bu güzel katkınız için. Hazır böyle yardımseverken, yarım yıl boyunca canlı derslerime bir kez katılmamış, İngilizcenin i sini duyunca kafasını çevirmiş, sadece benim değil, hiçbir dersin defter kitabını getirmeyen öğrenciye idare bana nisana kadar yarım yıllık müfredatı anlatıp sınav yapmamı isterken lise hayatının son üç ayını yaşan bir öğrenciye hangi motivasyonu nasıl sağlayacağımı da açıklarsınız bir zahmet?

İdareci misiniz hocam? Tavsiye eder misiniz, ben hiç mutlu idareci görmedim.

Yok. sadece çalışan arkadaşlar var ordan biliyorum

Öğrencileri ve velileri küçük baloncuklar içinde size zarar vermeden uçup gittiğini düşünmenizin,

Size teğet geçip, dokunmadan uçup gitmelerine izin vermenizin vakti gelmiş.

Suya sabuna bir de öğrenci ve velilerine dokunmayacaksin. Sistem böyle işliyor sanki.

Toz kondurursan, daha beter tozun dumanın içinde kalıyorsun.

Gerçek notu 'iyi' olan 3. Sınıf öğrencisine, sınıfın hepsi 'cok iyi 'diye çok iyi notunu verseydim, velisi okula kadar gelip niye çocuğuma iyi verdin diye hesap sormazdi misal.

Mesleğin 9. yılında sizi bu meslekten sogutanlar düşünsün biraz da.

Hocam mesleğe başladığımda bu destekleme yetiştirme kursları yoktu. Ben gönüllü ücretsiz girdiğim bütün sınıflara haftalık kurs veriyordum. Türkçe bilmeyen öğrencilerime okul çıkışı özel ders verdim. Okulda kütüphane kullanılmıyordu, kendim sildim temizledim kütüphaneyi açtım. Kitap okumayı sevsinler diye yarışmalar düzenledim, mp3 çalarlar hediye ettim çok zengin de değilim yani öğretmen maaşımdan aldım hepsini. Veli ziyaretleri falan zorunlu değildi ben gönüllü oldum tek tek bütün evleri dolaştım. Derdi olan her öğrencime ayrı vakit ayırdım gerçekten dinledim, sorun çözülene kadar takip ettim. Velilerimi hep ararım çocukları ile ilgili görüşmek için onların araması gerekirken. Teneffüslerde öğrencilerimle oyunlar oynardım. Hiç sinemaya gitmemiş öğrencimi sinemaya da götürdüm. Yemeği olmadığını fark ettiğim öğrencime kantinden bir şeyler de ısmarladım. Yeri geldi harçlığını da verdim. Durumu kötü olan velimin gıda alışverişini de yaptım. Babası vefat etmiş öğrencimin evine de gittim kendi isteğimle. Yani daha neler neler yaptım 9 yılda birçok öğretmen de yapmıştır benim bu yaptıklarımı. Ama geldiğim noktada görüyorum ki ben öğretmenliği yanlış anlamışım. Öğretmenlik bu değilmiş...

Bir öğretmenin yapmaması gereken ne varsa yapmışsınız.

Evet, bu topraklarda öğretmen sizin yaptığınızı yapandı. Ama eskiden böyleydi. Devir değişti. Siz okul denen kurumun duvarları içinde ve mesai saatleri içinde öğretmensiniz. Son dersin bitiş zili de çalınca öğretmenliği okulda bırakım zbkösk olarak hayatınıza devam etmeniz lazım. Neredeyse her kurumda işler böyle yürür. Eğitimde de böyle olmalı. Hem kamu idaresi hem de veliler, işin böyle olması gerektiğini dolaylı yoldan söylüyor.

Ders saatinde dersinizi anlatın, ders bitince gidin. Ödev mi yapmamış, kitap mı getirmemiş... Velisi dert etsin. Çocuk onun, gelecek de onun çocuğunun geleceği.

Konu sahibi öğretmen arkadaşım son cevabına binaen ,buradan aldığınız cevapları vicdan süzgecinden geçirdikten sonra yeni bir yol cizebilirsiniz,ama öğretmenlik tam olarak sizin dediğiniz ve yaptığınız gibi bir şey, emeginize saglik bazi noktalarda balik bilmez ise Halik bilir demeli,ben hep şunu düşünüyorum cocuklarim

benim gibi bir öğretmeni olsun ister miydi acaba ,yaptığım her haksiz davranis ya da yanlış gördüğüm şey sanki bir yerlerde onların karşısına çıkar diye düşünmeden edemiyorum, çok sert olacakken bu geliyor aklıma.kirmamaya çalışıyorum...

Maalesef sizin söyledikleriniz doğruymuş hocam. Ben romantik bir öğretmen olmuşum o kadar kaptırmışım ki kendimi yeni fark ettim. Geriye dönüp baktığımda kendimi çok hırpalamışım. Daha fazla hırpalanmak istemiyorum. Bu başlık altında siz ve diğer hocalarım bana çok önemli ve ihtiyacım olan tavsiyelerde bulundunuz, teşekkür ederim.

hocam bizde de kurs açılmamıştı 7. sınıflara ben kendim kurs vermiştim geçen yıl gerektiğinde kitabı olmayana kitap bile alıyoruz hocam şuyum yok diyo çıkarıp veriyorum sizin kadar şey yapmadım zaten 2. yılım ama daha sonra farkettim ki bizim gibi öğretmenler değil de hiç umursmayan öğrenciyi aşağılayan korkutan öğretmenler daha kıymetliymiş siz fedakarlık yaptıkça değeriniz daha da azalıyor ben bunu gördüm belki sen ne kötü insansın diyeceksiniz diğer öğretmenlere böyle diyorum diye ama deyin ne gördüysem onu diyorum

Aynen dediğiniz gibi yapacağım hocam, öğretmen olarak yeni bir yol çizeceğim kendime... Tabi üslubumu da yumuşatacağım:) sağ olun.

1-Veli ne derse, o olur.

2-Veli çocuğunu üzmez ve üzülmesine müsaade etmez.(Buna ders çalışmak ve özellikle ödev dahildir)

3-Velimiz 100 den aşağı notu kabul etmez.

4-Çocuk derste sınıfta gezer - bağırır ama hakkıdır.

5-Velimiz çocuğunun her dediğine kesinlikle inanır.

Öğrenci merkezli sistemden, veli merkezli sisteme geçtik. Sistem bu.

Öyle demeyin hocam, ben inanıyorum biz öğretmenler sitem ediyoruz ama yine olsa yine yaparız. Bir söz vardır ya, "İyilik yap denize at, balık bilmezse halik bilir." Evet suistimal edenler çıkıyor, art niyetli insanlar-öğrenciler var ve olmaya devam edecek bunu kabul etmek lazım...

Bir tane öğrencide farklılık yaratsam iyidir diye düşünüyorum. Bana iğne ucu kadar hayat dersi vermiş, yardımı dokunmuş hiçbir öğretmenimi unutmadım. Kadir kıymet bilen öğrenci de bunları unutmaz.