Editörler : Lanet
«121314151617181920212223»

Hariçten gazell
Genel Müdür
30 Mart 2018 09:53

Yürü bre yalan dünya

Sana konan göçer bir gün

İnsan bir ekin misali

Seni eken biçer bir gün

Üç Anadolu Efsanesi

............


Hariçten gazell
Genel Müdür
02 Nisan 2018 10:26

Ne içindeyim zamanın

Ne de büsbütün dışında;

Yekpare geniş bir anın

Parçalanmış akışında,

Bir garip rüya rengiyle

Uyumuş gibi her şekil,

Rüzgarda uçan tüy bile

Benim kadar hafif değil.

Başım sukutu öğüten

Uçsuz, bucaksız değirmen;

Içim muradıma ermiş

Abasız, postsuz bir derviş;

Koku bende bir sarmaşık

Olmuş dünya sezmekteyim,

Mavi, masmavi bir ışık

Ortasında yüzmekteyim

..Ahmet tanpınar


BitmeyenKitap
Yasaklı
02 Nisan 2018 11:03

Geceyi inen bir yüzdü aşka

Aşkın uğultusunu yıkayan sessizliğin.

Ülkü TAMER


ütopyadan
Müsteşar
02 Nisan 2018 14:35

"Dünyada ne kadar kuş varsa

bir fazlası senin soluğunda.

bana bir ninni söyle,

savurup atsın yorgunlukları."

ÜLKÜ TAMER


BitmeyenKitap
Yasaklı
02 Nisan 2018 14:40

Uyku

Bana çiçek gönderme

Bir kuş ağacı gönder

Dallarında gezinsin

Kül rengi güvercinler

Konsunlar yastığıma

Uyutmak için beni

Sırtlarında kuş tüyü

Gagalarında ninni

Kaldırıp yatağımı

Uçursunlar göklere

Kendimi yıldızlarda

Bulayım birdenbire

Bana çiçek gönderme

Bir kuş ağacı gönder

Alnıma dokunanlar

İyileşmiş desinler

Ülkü TAMER

Sıragöller, 1974


Hariçten gazell
Genel Müdür
03 Nisan 2018 10:54

Kerem kendi suretini gormeden

Hadi sen Aslina bürün demişler

Ferhat doğduğu gun isim vermeden

Bu cocuk ne kadar Şirin demisler

~Serdar Tuncer ~


ütopyadan
Müsteşar
04 Nisan 2018 09:53

Evet önümüz bahardır biliyorum

Leylaklar açacak biliyorum

İyi şeyler söylemek de gerek biliyorum

Biliyorum da

Şimdilik bağışla.

- Turgut Uyar


BitmeyenKitap
Yasaklı
04 Nisan 2018 10:25

Aklımı aldın. / Üstü kalsın.


mehmet.tekkat
Aday Memur
04 Nisan 2018 15:30

sen geceyi yarattın, ben mumu yarattım.

sen toprağı yarattın, ben kadehi yarattım.

sen çölleri dağları ve çayırları yarattın, ben caddeleri bahçeleri ve gül bahçelerini...

taştan aynaları sadece ben yaptım.

zehirden içkileri sadece ben yaptım.


ütopyadan
Müsteşar
05 Nisan 2018 08:28

Yan yanaydık

Ve şehir, böyle mucize görmemişti?

*Cemal Süreya


Hariçten gazell
Genel Müdür
05 Nisan 2018 10:07

özledim ....söylikceklerim bu kadar kısa ve derinn


BitmeyenKitap
Yasaklı
05 Nisan 2018 11:19

MONA ROZA

Mona Rosa. Siyah güller, ak güller.

Geyve'nin gülleri ve beyaz yatak.

Kanadı kırık kuş merhamet ister.

Ah senin yüzünden kana batacak.

Mona Rosa. Siyah güller, ak güller.

Ulur aya karşı kirli çakallar,

Ürkek ürkek bakar tavşanlar dağa.

Mona Rosa bugün bende bir hal var.

Yağmur iri iri düşer toprağa,

Ulur aya karşı kirli çakallar.

Açma pencereni perdeleri çek,

Mona Rosa seni görmemeliyim.

Bir bakışın ölmem için yetecek.

Anla Mona Rosa ben bir deliyim.

Açma pencereni perdeleri çek.

Zeytin ağaçları, söğüt gölgesi,

Bende çıkar güneş aydınlığına.

Bir nişan yüzüğü bir kapı sesi.

Seni hatırlatır her zaman bana.

Zeytin ağaçları, söğüt gölgesi.

Zambaklar en ıssız yerlerde açar

Ve vardır her vahşi çiçekte gurur.

Bir mumun ardında bekleyen rüzgar,

Işıksız ruhumu sallar da durur.

Zambaklar en ıssız yerlerde açar......


ütopyadan
Müsteşar
07 Nisan 2018 23:26

" Durun ! Kapanmayın pencerelerim.

Güneşimi kapatmayın.

Beton çok soğuk,

üşüyorum... "

-M. Yazicioglu


ütopyadan
Müsteşar
10 Nisan 2018 09:40

....

Yıllarım sırılsıklam yağmurlar giymiş,

günlerin avlusuna yeni yeni çocuklar inmiş.

Dağlar için, sular için bana bir gül ver,

avuttuğum düşler için bana bir gül ver.

Ben bütün yeşillerimi inatçı ayazlara çaldırdım

sen kendinin ellerinden tut,

kendine benim için bir gül ver.

Yılmaz ODABAŞI


UMAY.Y
Kapalı
10 Nisan 2018 16:38

Sesinde ne var biliyor musun Bir bahçenin ortası var Mavi ipek kış çiçeği Sigara içmek için Üst kata çıkıyorsun Sesinde ne var biliyor musun Uykusuz Türkçe var İşinden memnun değilsin Bu kenti sevmiyorsun Bir adam gazetesini katlar Sesinde ne var biliyor musun Eski öpüşler var Banyonun buzlu camı Birkaç gün görünmedin Okul şarkıları var Sesinde ne var biliyor musun Ev dağınıklığı var İkide bir elini başına götürüp Rüzgarda dağılan yalnızlığını Düzeltiyorsun. Sesinde ne var biliyor musun Söyleyemediğin sözcükler var Küçücük şeyler belki Ama günün bu saatinde Anıt gibi dururlar Sesinde ne var biliyor musun Söylenmemiş sözcükler var

UMAY.Y
Kapalı
10 Nisan 2018 16:51

Adam şapkasına rastladı sokakta Kimbilir kimin şapkası Adam ne yapıp yapıp hatırladı Bir kadın hatırladı sonuna kadar beyaz Bir kadın açtı pencereyi sonuna kadar Bir kadın kimbilir kimin karısı Adam ne yapıp yapıp hatırladı Yıldızlar kıyamet gibiydi kaldırımlarda Çünkü biraz evvel yağmur yağmıştı Adam bulut gibiydi, hatırladı Adamın ayaklarının altında Yıldızların yıldız olduğu vardı Adm yıldızlara basa basa yürüdü Çünkü biraz önce yağmur yağmıştı.

UMAY.Y
Kapalı
10 Nisan 2018 17:26

İşte tam bu saatlerde bir yara gibidir su Yeni deşilmiş uçlarına sokakların, küçük uçlarında. Senin o güneş sarnıcı gözlerin Ölüm yası içindeki bir evde Olmaması gereken birşey gibi,kırılan bir ayna gibi. Bu saatlerde. Çarmıhını yanından eksik etmeyen bir İsa gibi Merdiven taşıyan bir adam görüyoruz Bu adamı ne kadar çok seviyorum, bu kuşu ne kadar Sen ne seviyorsun sen zaten sevince Alnınla ayıklarsın yeryüzünü, Çardaklar binaların ağızlarında Aşar gider kendi sınırlarını Köpekler gizli bir dağı havlar. Bunlar iyidir diyorum bunlar senden haberli, Yoksa nerden bilecekler Korbon sınırlarında yaşayan balıklar Kovadan sızan hiçret gününü, Peygamberin parmaklarına asıp paltolarını Nasıl girecekler tanrıevine Mucizesever müslümanlar, Ve On Binlerin Dönüşü sırasında Grek keçilerinin çiftleştiği Dağ yolları neyle donacak? Yine de sevişirken Kullandığımız her kelime Hırsızın devirdiği eşya. Minibüsleri morarmış sokaklar Buğdayın parayla değişildiği Paranın ekmekle değişildiği Ekmeğin tütünle değişildiği Tütünün acıyla değişildiği Ve artık hiçbirşeyle değişilmediği acının. O sokaklarda. Saatler yağmuru gösteriyor, Bugün bu küçük salı günü Herşeyi eksik İstanbul'un, tepedekilerden başka Yalnız Galata Galata Gecenin bodrumlarında beslediği O tükenmez paslanmaz tutkusu Bir ağız mızıkası halinde Denize yediriyor yavaş yavaş

UMAY.Y
Kapalı
10 Nisan 2018 17:35

Aşktın sen, kokundan bildim seni Bir ahırın içinde gezdirilmiş gül kokusu Taşıttan indin, sonra da karşıya geçtin Elinde tuhaf bir çanta, saçında soku Akıl almaz işleri şu zambakgillerin Sokakta bir sövgü gibi akıp gittin Gözlerin sonsuz uzun, sonsuz çekikti Baksan uçtan uca Çin Seddi'ni görebilirdin Yanındaki adam mutlaka kardeşindir İstanbul öyle ağırbaşlı bir kent değildir Aşktın sen, gidişinden bildim seni Neye yarar sağduyuyu aşmazsa şiir Birbirinizi kucaklarken neye yarar Kucaklamıyorsak eski, yeni sevgilileri Diyorum çoğunca evli kadınlar Bu yüzden ölü yıkayıcısıdırlar Bilir misin acaba ne demiş tilki? Kişi bir anda nasıl çarpılıverir Kuliste yarasını saran bir soytarı gibi Giderek nasıl anlaşılmaz olur sözleri Ömer ki gölü balığı için değil Kamışı için vergilendirdi Ama değnek vurulurken zavallı uğruya Yüzüne ve neresine değmesin derdi Selam size büyük durumlar, doruk anlar Dağ görgüsü kazanır Ağrı'yı bir kez görse de kişi Marmara'dan yirmi yılda çıkaramayacağı gerçeği Okyanusu beş dakika seyretmekle kavrar Belki de biraz geç rastladım sana Ama her şey geç gelmiyor mu yurdumuza 1929 buhranı bile geç gelmemiş miydi Eksikliğe mi alışmışız, mutsuzluğa mı yoksa Bir ahırın içinde gezdirilmiş gül kokusu Ağır uykusu aldatılımış olanın Ve aldatanın delik deşik uykusu Taşıttan indin, sonra da karşıya geçtin Divan, Nazım Hikmet, İkinci Yeni Kaç gündür adını düşünüyorum Ne demiş uçurumda açan çiçek Yurdumsun ey uçurum

UMAY.Y
Kapalı
10 Nisan 2018 17:59

Sizin hiç babanız öldü mü? Benim bir kere öldü kör oldum Yıkadılar aldılar götürdüler Babamdan ummazdım bunu kör oldum Siz hiç hamama gittiniz mi? Ben gittim lambanın biri söndü Gözümün biri söndü kör oldum Tepede bir gökyüzü vardı yuvarlak Söylelemesine maviydi kör oldum Taşlara gelince hamam taşlarına Taşlar pırıl pırıldı ayna gibiydi Taşlarda yüzümün yarısını gördüm Bir şey gibiydi bir şey gibi kötü Yüzümden ummazdım bunu kör oldum Siz hiç sabunluyken ağladınız mı?

UMAY.Y
Kapalı
10 Nisan 2018 18:28

Sevgilim ben şimdi büyük bir kentte seni düşünmekteyim Elimde uçuk mavi bir kalem cebimde iki paket sigara Hayatımız geçiyor gözlerimin önünden Çıkıp gitmelerimiz, su içmelerimiz, öpüştüklerimiz "Ağlarım aklıma geldikçe gülüştüklerimiz". Çiçekler, çiçekler, su verdim bu sabah çiçeklere O gülün yüzü gülmüyor sensiz O köklensin diye pencerede suya koyduğun devetabanı Hepten hüzünlü bu günlerde Gür ve çoşkun bir günışığı dadanmış pencereye Masada tabaklar neşesiz Koridor ıssız Banyoda havlular yalnız Mutfak dersen - derbeder ve pis Çiti orda duruyor, ekmek kutusu boş Vantilatör soluksuz Halılar tozlu Giysilerim gardropda ve şurda burda Memo'nun oyuncak sepeti uykularda Mavi gece lambası hevessiz Kapı diyor ki açın beni kapayın beni Perdeler gömlek değiştiren yılanlar gibi Radyo desen sessiz Tabure sandalyalardan çekiniyor Küçük oda karanlık ve ıssız Her şey seni bekliyor her şey gelmeni İçeri girmeni Senin elinin değmesini Gözünün dokunmasını Ve her şey tekrarlıyor Seni nice sevdiğimi
Toplam 614 mesaj
«121314151617181920212223»

Çok Yazılan Konular

Sözlük

Son Haberler

Editörün Seçimi