son 6 yılda sekiz seçim yapıldı, özellikle bu seçimlerden iki tanesi çok kritikti ve hepsinde sendikalar tarafından bir çok sözler verildi, işin aslı ben durumun bu noktaya geleceğini önceden de bildiğim ve bölgemdeki sendika temsilcisinin 4/b sözleşmeliler konusundaki ilgisiz tavırına tepki için bir sene önce istifa ettim.
aslında istifanın da çok sonuç getireceğini sanmıyorum, istifalar sendika gelirlerinde bir azalma meydana getiriyorsa da alternatif bir sendika olmadığı için malum sendikanın yetkili sendika olması durumunu değiştirmiyor.
hükğmetin bu olaya neden bu şekilde baktığı olayına gelirsekte bir çok şey söylenebilir ama bence en büyük neden yani başkanlık sistemi ile parlamentonun sadece bir gargara kurumu haline gelmesi. 4+2 den 3+1'e nin tartışıldığı son çalışma dönemine bakarsanız iktidar ve muhalefet milletvekili komisyon üyelerinin aylaklılığı, mevzuata hakim olamayışları veya çok da umurlarında olmaması, başkanlık sistemi ile elinden yasama gücü alınmış, formaliteden çalışan bir meclisimiz olduğunu bize gösterdi.
iktidar komisyon üyeleri zaten ellerine tutuşturulmuş kanun teklifini geçirmek için pervasızca her türlü uyarıya kulaklarını kapattı. Muhalif üyelerde "..ne yapalım, zaten bir şey değiştiremiyoruz deh diyelim geçsin, zaten birileri yararlanıyor ne güzel işte..." mantığı ile kanunu meclise verdiler ve onaylandı.
aslında hükümeti oluşturan akp sadece bizimle değil toplumun çok kesiminde beklenti içinde milyonlara gözlerini yumuyor. her küçük gruba "bunlar genel seçmen kitlesi içinde küçük yüzdeler..." gözü ile bakıyor, ama halk ve seçmen kitlesi üzerinde bu şeklide o kadar çok çatlak yarattı ve o çatlaklar bazen öyle noktalarda kesişip büyüyor ki, o çatlaklar kendilerinin yok olup gideceği derin vadilere dönecek.
Mesela ben sözleşme meselesinden eşimle ayrı yaşarken, ablam eyt'li, yakın çevremdeki tanıdıklarım atama ve liyakat problemlerinden dolayı işlerinde hoşnutsuz, çiftçi olan tanıdıklarımızın başka problemleri var.
Bu aslında büyük bir sistem sorunu ve şu anda bedelini biz ödüyoruz ama ilerde AK Partisine bu bedeli ilk seçimde çok acı ödeteceğiz.
son 6 yılda sekiz seçim yapıldı, özellikle bu seçimlerden iki tanesi çok kritikti ve hepsinde sendikalar tarafından bir çok sözler verildi, işin aslı ben durumun bu noktaya geleceğini önceden de bildiğim ve bölgemdeki sendika temsilcisinin 4/b sözleşmeliler konusundaki ilgisiz tavırına tepki için bir sene önce istifa ettim.
aslında istifanın da çok sonuç getireceğini sanmıyorum, istifalar sendika gelirlerinde bir azalma meydana getiriyorsa da alternatif bir sendika olmadığı için malum sendikanın yetkili sendika olması durumunu değiştirmiyor.
hükğmetin bu olaya neden bu şekilde baktığı olayına gelirsekte bir çok şey söylenebilir ama bence en büyük neden yani başkanlık sistemi ile parlamentonun sadece bir gargara kurumu haline gelmesi. 4+2 den 3+1'e nin tartışıldığı son çalışma dönemine bakarsanız iktidar ve muhalefet milletvekili komisyon üyelerinin aylaklılığı, mevzuata hakim olamayışları veya çok da umurlarında olmaması, başkanlık sistemi ile elinden yasama gücü alınmış, formaliteden çalışan bir meclisimiz olduğunu bize gösterdi.
iktidar komisyon üyeleri zaten ellerine tutuşturulmuş kanun teklifini geçirmek için pervasızca her türlü uyarıya kulaklarını kapattı. Muhalif üyelerde "..ne yapalım, zaten bir şey değiştiremiyoruz deh diyelim geçsin, zaten birileri yararlanıyor ne güzel işte..." mantığı ile kanunu meclise verdiler ve onaylandı.
aslında hükümeti oluşturan akp sadece bizimle değil toplumun çok kesiminde beklenti içinde milyonlara gözlerini yumuyor. her küçük gruba "bunlar genel seçmen kitlesi içinde küçük yüzdeler..." gözü ile bakıyor, ama halk ve seçmen kitlesi üzerinde bu şeklide o kadar çok çatlak yarattı ve o çatlaklar bazen öyle noktalarda kesişip büyüyor ki, o çatlaklar kendilerinin yok olup gideceği derin vadilere dönecek.
Mesela ben sözleşme meselesinden eşimle ayrı yaşarken, ablam eyt'li, yakın çevremdeki tanıdıklarım atama ve liyakat problemlerinden dolayı işlerinde hoşnutsuz, çiftçi olan tanıdıklarımızın başka problemleri var.
Bu aslında büyük bir sistem sorunu ve şu anda bedelini biz ödüyoruz ama ilerde AK Partisine bu bedeli ilk seçimde çok acı ödeteceğiz.
Hakç , 5 yıl önce
Hükümet kadro vermezse artık yeni siyasi oluşumlara destek vereceğiz. Allah yardımcımız olsun ne diyelim elimizden başka yapacak bir şey gelmiyor