05/03/2009 tarihinde UNVAN DEĞİŞİKLİĞİ SINAVLARININ VE ATAMA ESASLARININ İPTAL EDİLMESİ İÇİN DANIŞTAY 5.DAİRE BAŞKANLIĞI? NDA DAVA AÇILDI !
Dava konumuz, kamuda uygulanmakta olan Unvan Değişikliği Sınavlarının hukuka aykırılıktan dolayı iptal edilmesi istemlidir. Kamuda, memur olarak çalışıp, bir üst öğrenimi bitirenlerin intibakı yapıldığı, derece ve kademede ilerlemeler sağlandığı halde,Unvan Değişikliği yapabilmek, Kurumların düzenleyeceği Unvan Değişikliği Sınavına girmek ve başarılı olmak şartına bağlanmakta ve atama başvuruları reddedilmektedir. Ancak burada açık bir hukuksuzluk vardır. Şöyle ki:
1-) 18.4.1999 tarih ve 23670 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Devlet Memurlarının Görevde Yükselme Esaslarına Dair Genel Yönetmelik çıkarılmıştır. Bu yönetmelik kapsamında ?Unvan Değişikliği Sınavı? öngörülmemiştir.
2-) Aynı yönetmeliğe 21.09.2004 tarihinde, Bakanlar Kurulu tarafından ilave yapılmıştır. Burada ?Bu Yönetmelik kapsamındaki personelin, en az ortaöğretim düzeyinde mesleki veya teknik eğitim sonucu ihraz edilen unvanlara ilişkin görevlere atanmaları, bu Yönetmeliğin üçüncü bölümünde belirtilen usul ve esaslar çerçevesinde eğitime tabi tutulmaksızın yapılacak unvan değişikliği sınavı sonundaki başarısına göre gerçekleştirilir. Unvan değişikliği sınavları, kurumlarca belirlenecek görev alanları ve atama yapılacak görevin niteliğine ilişkin konularda yazılı olarak yaptırılır ve bu sınavlara katılacaklarda, kurumda veya öğrenim durumları ile ilgisi bulunmayan görevlerde belirli süre hizmet yapmış olma şartı aranmaz? denilmiştir. Özetle, çerçeve yönetmelikte bulunmayan bir hüküm getirilerek Unvan Değişikliği Sınavı yapılması öngörülmüş, Genel Yönetmeliğin adı ??Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmelik?? olarak değiştirilmiştir. Sonrasında ise benim de görev yaptığım Karayolları Genel Müdürlüğü kendi özel yönetmeliğini çıkarmıştır. Bunun sonucu olarak da, ilgili Yönetmelikte kaynağını Kanundan almayan bir yetki kullanılmaktadır.
Anayasanın ilgili maddeleri (örneğin 124,128) kanuni düzenlemelerin önemine işaret etmektedir. Yine 657 SK, memurların her türlü özlük işlerinin düzenlendiği Temel Hukuk Normu niteliğindedir. Dolayısı ile özlük haklarının Yönetmelikler ile düzenlenmesi Anayasa ve 657 SK. a aykırıdır. Özetle değinmek gerekirse, bir üst öğrenimin bitirilmesi sonrasında Sınıf ve Unvan Değişikliği yapılmasına 657 SK izin vermektedir (md.71) ancak bu izin ne 657 Sayılı Kanunda ne de başka bir Kanunda sınav şartına bağlanmamıştır.
Yapılan yönetmelik değişikliği ile Kanunda yer almayan bir hüküm kurulmuş, dolayısı ile Kanunun öngörmediği bir uygulama hayata geçirilmiştir. Kaldı ki Yönetmeliğin Dayanak başlıklı kısmı aynen şöyledir:
? Dayanak
Madde 3 - Bu Yönetmelik, 14.7.1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ile 15.3.1999 tarihli ve 99/12647 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmelik hükümlerine göre hazırlanmıştır.?
657 Sayılı Kanun incelendiğinde sınıf ve unvan değişikliği yapılması uygun görülmekle birlikte, sınav şartı bulunmamaktadır (md.71). Bakanlar Kurulu Kararı ile çerçeve yönetmeliğe ilave edilen hüküm de hukuki değildir. Zira Bakanlar Kurulu Kararı, bir Kanun maddesine dayanmalıdır ancak ortada böyle bir Kanun maddesi bulunmamaktadır.
Anayasa-Yasa-Tüzük-Yönetmelik-Genelge, aralarında hiyerarşik bakımdan güç farkı olan düzenlemelerdir. Dolayısı ile alt normun, üst normda bulunmayan, O?na aykırı bir hüküm getirmemesi gereklidir. Ancak ilgili Sınav, herhangi bir Yasada bulunmamaktadır. Dolayısı ile memurların özlük hakları (sınıf ve unvan değiştirme) için bir sınırlama ve zorlama söz konusudur. Böyle bir sınırlama için Yasada gerekli düzenlemelerin yapılması, sonrasında ise Yönetmelikler ile bu düzenlemenin açıklanması gerekmektedir. Böyle bir durum olmadığı için, yapılan idari işlem açıkça hukuka aykırıdır diye düşünmekteyim.
Her ne kadar diploma ile elde edilen unvan ile kadro unvanı farklı şeyler olsa da, kadro unvanı için, diploma unvanı gerekli bir önkoşuldur. Diploma ile verilen unvan, gerekli eğitim-öğretim ve sonrasında da staj aşamaları geçildikten sonra verilmektedir. Dolayısı ile gerekli aşamaları başarı ile geçerek, gerekli unvanı almış bir kişinin Yasaya aykırı bir şekilde bir nevi sınavdan geçirmek ve denetlemek olduğu ve üniversitenin vermiş olduğu eğitim ve öğretimden şüphe duymak manasına geldiği açıktır. Bu ise her şeyden önce 2547 Sayılı Yüksek Öğretim Kanununa aykırıdır. Bu gerekçe de kanımca, ilgili Unvan Değişikliği Sınavının iptal gerekçesidir.
Memur olabilmek için şartların uygun olması halinde, KPSS. na girilmesi gerektiği Yasada bulunan ve makul bir gerekçedir. Ancak memuriyetten önce veya memuriyette iken bir üst öğrenimin bitirilmesi sonrasında, sınıf ve unvan değişikliği için sınava girilmesi gerektiği, Yasada bulunmayan ikinci bir sınav niteliği taşımaktadır. İdari işlem bu açıdan da hukuka aykırıdır.
Yukarıda kısaca değindiğim nedenlerden ötürü Danıştay 5.Dairesi? nde iptal davası açılmıştır.
Elbette bu e-postayı okumayabilirsiniz veya okuyup yayınlamayabilirsiniz. Ancak Gazetenizde ve Web Sitenizde yazacağınız, TV? de Duyuracağınız tek cümle dahi, biz Unvan Değişikliği yaptırılmayan Kamu Görevlileri için yol gösterici ve dolayısı ile Mahkeme sürecinde kamunun bilgilendirilmesi ve kamuoyu oluşturulması yönünde çok fayda sağlayacaktır.
Saygılarımla
05/03/2009 tarihinde UNVAN DEĞİŞİKLİĞİ SINAVLARININ VE ATAMA ESASLARININ İPTAL EDİLMESİ İÇİN DANIŞTAY 5.DAİRE BAŞKANLIĞI? NDA DAVA AÇILDI !
Dava konumuz, kamuda uygulanmakta olan Unvan Değişikliği Sınavlarının hukuka aykırılıktan dolayı iptal edilmesi istemlidir. Kamuda, memur olarak çalışıp, bir üst öğrenimi bitirenlerin intibakı yapıldığı, derece ve kademede ilerlemeler sağlandığı halde,Unvan Değişikliği yapabilmek, Kurumların düzenleyeceği Unvan Değişikliği Sınavına girmek ve başarılı olmak şartına bağlanmakta ve atama başvuruları reddedilmektedir. Ancak burada açık bir hukuksuzluk vardır. Şöyle ki:
1-) 18.4.1999 tarih ve 23670 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Devlet Memurlarının Görevde Yükselme Esaslarına Dair Genel Yönetmelik çıkarılmıştır. Bu yönetmelik kapsamında ?Unvan Değişikliği Sınavı? öngörülmemiştir.
2-) Aynı yönetmeliğe 21.09.2004 tarihinde, Bakanlar Kurulu tarafından ilave yapılmıştır. Burada ?Bu Yönetmelik kapsamındaki personelin, en az ortaöğretim düzeyinde mesleki veya teknik eğitim sonucu ihraz edilen unvanlara ilişkin görevlere atanmaları, bu Yönetmeliğin üçüncü bölümünde belirtilen usul ve esaslar çerçevesinde eğitime tabi tutulmaksızın yapılacak unvan değişikliği sınavı sonundaki başarısına göre gerçekleştirilir. Unvan değişikliği sınavları, kurumlarca belirlenecek görev alanları ve atama yapılacak görevin niteliğine ilişkin konularda yazılı olarak yaptırılır ve bu sınavlara katılacaklarda, kurumda veya öğrenim durumları ile ilgisi bulunmayan görevlerde belirli süre hizmet yapmış olma şartı aranmaz? denilmiştir. Özetle, çerçeve yönetmelikte bulunmayan bir hüküm getirilerek Unvan Değişikliği Sınavı yapılması öngörülmüş, Genel Yönetmeliğin adı ??Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmelik?? olarak değiştirilmiştir. Sonrasında ise benim de görev yaptığım Karayolları Genel Müdürlüğü kendi özel yönetmeliğini çıkarmıştır. Bunun sonucu olarak da, ilgili Yönetmelikte kaynağını Kanundan almayan bir yetki kullanılmaktadır.
Anayasanın ilgili maddeleri (örneğin 124,128) kanuni düzenlemelerin önemine işaret etmektedir. Yine 657 SK, memurların her türlü özlük işlerinin düzenlendiği Temel Hukuk Normu niteliğindedir. Dolayısı ile özlük haklarının Yönetmelikler ile düzenlenmesi Anayasa ve 657 SK. a aykırıdır. Özetle değinmek gerekirse, bir üst öğrenimin bitirilmesi sonrasında Sınıf ve Unvan Değişikliği yapılmasına 657 SK izin vermektedir (md.71) ancak bu izin ne 657 Sayılı Kanunda ne de başka bir Kanunda sınav şartına bağlanmamıştır.
Yapılan yönetmelik değişikliği ile Kanunda yer almayan bir hüküm kurulmuş, dolayısı ile Kanunun öngörmediği bir uygulama hayata geçirilmiştir. Kaldı ki Yönetmeliğin Dayanak başlıklı kısmı aynen şöyledir:
? Dayanak
Madde 3 - Bu Yönetmelik, 14.7.1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ile 15.3.1999 tarihli ve 99/12647 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmelik hükümlerine göre hazırlanmıştır.?
657 Sayılı Kanun incelendiğinde sınıf ve unvan değişikliği yapılması uygun görülmekle birlikte, sınav şartı bulunmamaktadır (md.71). Bakanlar Kurulu Kararı ile çerçeve yönetmeliğe ilave edilen hüküm de hukuki değildir. Zira Bakanlar Kurulu Kararı, bir Kanun maddesine dayanmalıdır ancak ortada böyle bir Kanun maddesi bulunmamaktadır.
Anayasa-Yasa-Tüzük-Yönetmelik-Genelge, aralarında hiyerarşik bakımdan güç farkı olan düzenlemelerdir. Dolayısı ile alt normun, üst normda bulunmayan, O?na aykırı bir hüküm getirmemesi gereklidir. Ancak ilgili Sınav, herhangi bir Yasada bulunmamaktadır. Dolayısı ile memurların özlük hakları (sınıf ve unvan değiştirme) için bir sınırlama ve zorlama söz konusudur. Böyle bir sınırlama için Yasada gerekli düzenlemelerin yapılması, sonrasında ise Yönetmelikler ile bu düzenlemenin açıklanması gerekmektedir. Böyle bir durum olmadığı için, yapılan idari işlem açıkça hukuka aykırıdır diye düşünmekteyim.
Her ne kadar diploma ile elde edilen unvan ile kadro unvanı farklı şeyler olsa da, kadro unvanı için, diploma unvanı gerekli bir önkoşuldur. Diploma ile verilen unvan, gerekli eğitim-öğretim ve sonrasında da staj aşamaları geçildikten sonra verilmektedir. Dolayısı ile gerekli aşamaları başarı ile geçerek, gerekli unvanı almış bir kişinin Yasaya aykırı bir şekilde bir nevi sınavdan geçirmek ve denetlemek olduğu ve üniversitenin vermiş olduğu eğitim ve öğretimden şüphe duymak manasına geldiği açıktır. Bu ise her şeyden önce 2547 Sayılı Yüksek Öğretim Kanununa aykırıdır. Bu gerekçe de kanımca, ilgili Unvan Değişikliği Sınavının iptal gerekçesidir.
Memur olabilmek için şartların uygun olması halinde, KPSS. na girilmesi gerektiği Yasada bulunan ve makul bir gerekçedir. Ancak memuriyetten önce veya memuriyette iken bir üst öğrenimin bitirilmesi sonrasında, sınıf ve unvan değişikliği için sınava girilmesi gerektiği, Yasada bulunmayan ikinci bir sınav niteliği taşımaktadır. İdari işlem bu açıdan da hukuka aykırıdır.
Yukarıda kısaca değindiğim nedenlerden ötürü Danıştay 5.Dairesi? nde iptal davası açılmıştır.
Elbette bu e-postayı okumayabilirsiniz veya okuyup yayınlamayabilirsiniz. Ancak Gazetenizde ve Web Sitenizde yazacağınız, TV? de Duyuracağınız tek cümle dahi, biz Unvan Değişikliği yaptırılmayan Kamu Görevlileri için yol gösterici ve dolayısı ile Mahkeme sürecinde kamunun bilgilendirilmesi ve kamuoyu oluşturulması yönünde çok fayda sağlayacaktır.
Saygılarımla