Cevdet Bey ve Oğulları, Orhan Pamuk

Orhan pamuk bu nişantaşılı ailede kendi ailesini anlatır aslında.Doğu-Batı arasında sıkışıp kalmış bir Türkiye portreside çizer bi yandan da Batılılaşmayı sosyo kültürel ve ekonomik açıdan açıklamaya çalışmıştır tabi kendi penceresinden.

Galiba pek sevilmeyen bir romanı kimse yorum yapmıyor.

orhan pamuk'un üslubu en sıkıcı romanıydı bence. çok zor bitirmiştim.

ben kendi adıma hiç sıkılmadan okudum hatta diğerlerinden daha akıcı geldi.

Öncelikle baştan söyleyim amacım Orhan Pamuk u eleştirmenin dayanılmaz hafifliğine katılmak değil.Pamuk en sevdiğim Türk yazarlarından.Siyasi görüşleri beni ilgilendirmiyor.Özellikle Kara Kitap defalarca okuduğum tam bir kült kitap.Şimdi asıl meseleye gelelim.

Okuyanlar bilir.Pamuk un Cevdet Bey ve Oğulları isminde çok güzel bir romanı var.Roman kahramanı Cevdet Bey romanın ilerleyen bölümlerinde ölür.Cenazesi Teşvikiye camiinden kaldırılır.Yani cenaze namazı burda kılınır.Pamuk bu sahneyi uzun uzun betimler.Diğer roman kahramanı Refik (Cevdet Bey in oğlu)cenaze namazını ayakkabılarını çıkararak cami içerisinde kılar.Yani cenaze namazı bu şekilde tasvir edilir.Satır-satır baktım.Acaba kılınan namaz öğle veya ikindi mi diye?Cenaze namazı öğlen veya ikindinin arkasından avluda mı kılındı?Çünkü adet bu şekildedir.Hayır yok Pamuk un anlatımı ile namaz cami içerisinde kılınıyor,eğilip-kalkılıyor (rüku,secde).Halbuki herkes bilirki cenaze namazı avluda ayakta kılınır.Rüku secde de yoktur.Yine bildiğim kadarı ile bu konuda mezheplerde farklılık yok.

Pamuk cenaze namazının nasıl kılınıyor olduğunu bilmiyor olabilir mi?Namaz namazdır düşüncesi ile cami içerisindeki betimlemeleri gelişi güzel yapmış olabilir mi?Bilmediği konuda fikir yürütmüş olabilir mi?Bana ilginç geldi.

(Bknz.Cevdet Bey ve Oğulları,Can Yay,sayfa 212)

"Cevdet Bey ve Oğulları" yazarın ilk kitabı.İlk olarak "Karanlık ve Işık" adıyla yayınlanıp bir yarışmada birincilik ödülü almış bir kitabı aynı zamanda.Yaklaşık olarak 30 yıl önce yazmış olduğu -kendisinin 20'li yaşlarda olduğu-, tecrübesizliğin de işin içinde olduğu bir dönemde oluşturduğu bir kitabı.

Bu kitabını okumadım ama son çıkan 2 kitabını ve daha öncesinde 2 kitabını daha okudum.İyi bir gözlemci olduğunu düşündürdü bu kitapları bana.Özellikle "Kar" kitabında.

Değindiğiniz konu ilginç evet.Bilmiyor da olabilir, ilk kitabı, ama bilmiyor olması şirin göstermez yazarı iyi bir yazar bilmediği konuyu işleyecekse o konuyu iyice öğrenip öyle yazmalı detay toplamalı ve tecrübe eksikliği de olabilir.

Zamanla kendisini çok geliştirdiğini düşünüyorum özellikle gözlem ve araştırma hususunda.