Değerli Fikirleriniz Lütfen.

Hadis / rivayet mealleri ile mi amel edilmeli ?

Kur'an meal ve tefsirleri ile mi ?

Hadis tefsiri var mı ?

Kur'an'ı arapçasından okumak sevapsa, ki öyle,

hadisleri de arapçasından okumak sevap mı ?

Teşekkürler...

Yeniçeri sizden de görüş alabilir miyim?

Dinler Doğmalara dayanır. Bu Doğmaların tabiatta oluşabilmeleri imkansızdır.Oluştuklarını göster tarihi delil filanda yoktur.Aynı zamanda doğmalarda kronolojik olarak fi tarihinde yaşayanla ondan asırlar sonra yaşadığı varsayılan şahıslar dahi buluşturulur.Misal Musanın kızkardeşi Meryem aynı zamanda Hz İsanında annesidir!O zaman bu anlatımlar ne olabilirler?Bunun tartışmasını ise yapamıyoruz.Çünkü şartlanmışlıklarımız var. Bunları kıramadan ne söylesek boş!

M.Ö bilmem kaç yılında bilmem şu millet yaşamıştır. özellikleri şunlardır diye tarih herşeyi kaydetsinde bildirsinde insanın yaratılma sebebi olan din bildirilmesin öylemi?

Yeniçeri kendini neden zorluyorsun kardeş. İnanmadığın şey hakkında ömrünü vermişsin ne kadar acayip bir durum. inanmıyorsan yoktur senin için.. Sende yok olanı ne kadarda var ediyorsun.. sende yok ol ki sende olan var olsun..

Yoku nasılda sahipleniyor korkunç birşey.. yoktan sana var gelmez..

Böyle düşündüğünüzü biliyorum. Fakat inananların gözüyle bakmayı deneyin. Neyi konuşmaya yyazmaya değer bulurdunuz? Ben sizin farklı bakış açınızı, birikiminizi , zihninizi aktif kullandığınızı görüyor ve önemsiyorum. Farklı bir pencere sunabilir misiniz bana da ?

Hukukçusunuz aynı zaman da , toplumsal gözlemleriniz de olmalı.

Din FITRAT dinidir. Fıtrat Yaradılıştır. Ama neyin yaradılışı ? Kainatın tabiatın Nebadatın Hayvanatın ve İnsanın maddi yaratılışımı? Bununla Fen ilgilenir.

Din İnsanın maneviyatının oluşumudur.

Teist bir açıdan İnananlardan olsaydım şayet Rahmetli Yaşar Nuri gibi olurdum.Hadisleri kabul etmezdim.

Toplumsal dediğimizde o siyasetede girer.Siyasi forumda yazabildiğim kadar yazmaya çalışıyorum.Siyasetle dolayısıylada Toplumsallıkla dinin beraberliğine karşıyım.Çünkü din İnsanın manasını anlatır.Bu yüzdende Laikim. Ve Ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürke hayranlığım ve takdirlerim günden güne artıyor.

Siz bir konu açın o zaman tartışalım

Rahmetli mi? Bu kelimeyi nerden öğrendin? ne kadar çelişiyorsun, inkar etsen bile heran tasdik ediyorsun..

Sen dini yanlış öğrenmişssin.. ezbercilik işte..

Din : Cenab-ı Hakkın bütün fiil isim sıfat ve şuunatını anlatmasına, tanıttırmasına denir..

Cenabı hak herbir zerreyle dahi kendini tanıtıyor. Bütün alem onu anlatıyor. Bilim nedir? Kitabı Rabbaniyenin altında bir haşiyeciktir.

Sen enende boğulmussun. yani mahlukata manayı ismi ile bakmışssın. Örnek: bir arı diyelim.. sen arıya işte dolaşır gezer bal yapar namıyla bakmıssın. Manayı harfi ile bakman gerekir. Yani bütün mevcudata ALLAH hesabına bakmakla mükellefsin. Cenabı Hak arıda kendini anlatmış. isim ve sıfatları tezahür ettirmiş.

aynaya güneş düşer güneşe mazhardır. sen boğuldugun taraf ayna güneştir diyorsun..

marifetullahsızlık nasıl bir zülümdur yeniçeri sende öyle tezahür ediyor ki?

Anlıyorum ama dinin toplumla ilişkisini yadsıyamayız. Hep iç içe olmuş olacakta.

(Din Sosyolojisinde yüksek lisans yapıyorum ve tez konuma karar vermeye çalışıyorum. Bu yüzden görüşünüzü almak istedim. )

En temele in diyorsunuz.

Din toplumu birbirine bağladığı kadar ayrıştırırda.Mesela İranın yaptığı Şii siyasal İslamcılık Ortadoğunun cahil halkı açısından İranın bugün için lehine olsada yarın Şiada sorgulandığında bu birleşmeden doğan güç yıkılacak yerini Seküler değerler eninde sonunda alacaklardır.

Bana sembolcülüğü anlatıyorsun ama Dini olan metinlerdeki sembolcülüğü göremiyorsun?:) Neden şartlanmışsın.

Başlık sahibi keşke ÇAĞDAŞ EĞİTİM alsaydı..

Bir zamanlar İmam Hatiplere Felsefe dersi veren bir bayan öğretmen vardı.Eşi ölmüştü.Derste Muhuttini Arabinin bir sözünü açıklamaya kalkmıştı şuydu"Allah ayaklarımın altındadır" Öğretmen okuldan atılmakla kalmadı başka bir okulada tayini çıkmadı! Ve İntihar etti.

yukarıdaki ifadeyi yazmak için akıldan istifa etmek gerekir.

Allah Kitabında : ey insan ey nas ey beşer ey ademoğlu ey müminler ey mümineler ey münafıklar ey kafirler ey sapkınlar ey salih kişiler ey şeytana uymuş kişiler ey iblis ey adem ey melekler diye

her taifeden ama her taifeden bahsederken insanın cesedini toprakla birlerken ruhunuda ilk üflenen özle ruhla tevhid etmekte iken

ve insanı umumi külli manada madde de birlerken:

bütün insanlar aynı kanunla doğar

aynı kanunla ölür

aynı kanunla yaşar

aynı kanunla aynı ciğerle aynı atmosferden aynı oksijeni alıp aynı kanunla kana geçirirken

aynı kanunla aynı karbondioksiti verirken

aynı organla aynı kanunla aynı güneş ile aynı mercek ile aynı retina ile görürken

aynı kanunla konuşur aynı kanunla aynı dil ile aynı tadları alırken

batınındaki aynı duyguları yaşarken

korku nefret öfke sevgi aşk özlem ümit gibi aynı duygu ve latifelerle donanmışken

aynı ayı aynı güneş aynı gezegen üzerinde yaşarken

Allah: sizi tek bir nefisten yarattık derken

size yeryüzünü beşik kıldık derken

size güneşi lamba soba kıldık

ayı gece lambası bir takvim kılarken ayı ve güneşi ayları yıllları bilme aracı kıldık derken

(dünya kendi etrafında dönmesi günleri doğururken ayın dünya etrafında dönmesi ayları oluştururken dünyanın ayla beraber güneş etrafında dönmesi yılları oluşturur.ayın güneşin dünnyanın menzilleri yolları hesapla çizilmiştir.)

dünya raydan çıksa tüm insanlar korkuya kapılır

güneş sönse tüm insanları etkiler

atmosfer bitse su yok olsa gece gündüz ortadan kalksa tüm insanlar etkilenir

dünyayı raydan çıakracak bir kuyruklu yıldız bir meteor dünyaya yaklaşsa tüm insanlar panikler

"kulli nefsin zaikatül mevt" tüm insanlar ölümü tadar. tüm insanlar ölüm sonrası dirilişi cenneti cehennemi en esaslı soru ve mevzu olarak kalp ve kafalarında taşırken

insanı sadece maddeden ibaret sayan kafirler

ruhu ile yıldızları dünyaları kainatı yutsa tadmin olmayan insanı daracık bir maddi beden kafesi içine hapsedip sen bundan ibaretsin derler

veya daracık dünyanın daracık bir taştan evine hapsedip senin yerin bura derler.

bir kuşu kafeste görsen ,bilirsin ki bu kuş yakalanmış buraya haps edilmiş.kapı açıldığında o daracık mezar gibi metal kafesten uçup uçsuz bucaksız vasi göklerde pervaz eder

evet o kanatlar kçük kafeste durması için değildir belki uçsuz bucaksız gökte pervaz içindir.

insana bakan görür ki ruhu öyle kanatlı öyle aşkın öyle maddeyi aşmışki asla madde ile kaim değildir belki madde o ruh ile kaimdir.ve bu dar kalıp kafes hükmündeki dünya ve beden asla ruhu tadmin etmez. ruh sonsuzluğu istiyor aynen kafesteki kuş gibi.ancak maddi bedeni daracık her an ölüme gidip toprak olmaya aday. bu daracık fani toprak beden ruhun aşkın arzularını tadmin etmiyor.

belki ruh geçici olarak orda misafirdir elbet kapı açılacak o kuş o kafesten geniş alemlere uçacaktır.

kuş kanadı gösterir ki bu kuşa uçmak için verilmiş. uçmak ise kayıtsız ve geniş bir semada mümkündür.kuş daracık kafeste uçsa başını kanadını kafese çarpar yaralanır berelenir sonra uçmaya tevbe edip durur.

taki kapı açılıncaya kadar.

ruh yıldızlarda gezmek istiyor geniş alemlerde sonsuz ölümsüz diyarlarda olmak istiyor

ancak şu an kısıtlı kısır bie beden kafesinde mahpustur.

belki o geniş alemlere uçacak enerjiye pişkinliğe ulaşması içindir.

.

insan toplumsal bir varlıktır.din de insanı toplumu tanımlar.ortak hedefler manalar kazandırır.

misal der: sen zenginsin fakirin senin üstünde hakkı var zekat ver

veya der sen kuvvetlisin zalime karşı mazlumu koru

veya sen alimsin ancak cahil ile aynı öze sahipsin onu hor görme üstündeki parlak elbiseni çıkar

kefen misal hacc ihramını giy o insanlarla beraber kabede bir dön bakalım

veya der zenginsin toksun ancak fakirin halini anlaman için bir ay yemeyecek içmeyeceksin

veya der kralsın hükümdarsın ancak bir köle ile aynı camiide aynı safta saf tutacak diz çökecek bel bükecek alnını secdeye koyacaksın.

veya çok kuvvetli kudretlisin ancak ölüm senide her kes gibi toprağa döndürecek fazla şımarma

veya der mezarlığa git ölümü an sonun böyledir.

aynı yöne yönlendirip aynı hareketler yaptırırp aynı şeyleri okutup aynı Rabbin huzurunda dikip asker gibi aynı şeyleri yaptırıp sana insan olma toplum olma aynı öze ait olma melekesi kazandırır.

sarhoş rakıcı kafalar ise bunu laiklikte rakıda bulurlar.

oysa rakı sarhoşluk verir.

aynı masada yan yana olan dostlar dahi sarhoş olduktan sonra aynı yerde olduğunu unuturlar

ya düşman olup kavga ederler yada sızıp uyurlar.

dinin birlik kılma ruhunu hiç bir rakı veremez.