ADRESİ MUTLAKA KONTROL EDDİNİZ, HARİTALAR MEVCUTTUR:
www.dtm.gov.tr/dtmadmin/upload/EAD/.../pdgb.doc -
****************************************************
PETROL VE DOĞAL GAZ BORU HATLARI
Orta Asya ve Kafkasya?daki Türk Cumhuriyetlerinin petrol ve doğal gaz zenginliklerinin Batıya taşınması konusunda uluslararası arenada çekişmeler yaşanmıştır.
Sovyetler Birliği?nin dağılmasından sonra bağımsızlığını kazanan Orta Asya ve Kafkasya?daki Türk Cumhuriyetlerinin petrol ve doğal gaz zenginliklerinin batıya taşınması konusunda uluslararası arenada çekişmeler yaşanmıştır. Türkiye ve ABD?nin savunduğu Batı Rotası petrol ve doğal gazın, Rusya ve İran?ın güzergaha dahil edilmeden Orta Asya, Hazar, Gürcistan ve Türkiye üzerinden uluslararası piyasalara arzını hedeflemektedir.
Rusya?nın desteklediği Kuzey Rotası petrol ve doğal gazın boru hatlarıyla Kafkaslar üzerinden Rusya?nın Karadeniz?deki Novorosisk Limanına pompalanmasını, oradan tankerlerle İstanbul Boğazı yoluyla Avrupa?ya sevk edilmesini hedeflemektedir. Kuzey Rotasının ikinci alternatifi ise Boğazlar yerine Bulgaristan ve Yunanistan üzerinden geçerek Avrupa?ya ulaşacak bir boru hattıdır. Bir diğer rota ise Kafkaslardan Gürcistan?ın Supsa Limanı?na uzanan boru hattıdır.
Bakü-Ceyhan (Batı Rotası) hattının diğerlerine göre üstün yanı Ceyhan Limanına çok büyük tonajlı tankerlerin yanaşabilmesidir. Supsa ve Novorosisk Limanları ise Boğazlardan geçebilecek daha küçük tonajlı tankerlere hizmet verebilmektedir. Diğer taraftan, Novorosisk Limanı kötü hava şartlarından dolayı yılda 2 ay kadar kapalı kalmaktadır.
En dar noktasında ancak yarım mil genişliğinde olan İstanbul Boğazı dünyanın en yoğun deniz trafiğine sahip bölgelerinden biri olup, seyr-ü seferi zor bir deniz yoludur. Yılda 5.500?ü petrol tankeri olmak üzere 50.000 deniz taşıtı boğazlardan geçiş yapmaktadır. Sovyetler Birliği?nin 1991 yılında dağılmasının ardından Rusya?nın boğazları kullanarak yaptığı ihracatında artış görülmüştür. Yeni petrol hattı projeleri boğazların trafiğini olumsuz yönde etkileyeceği açıktır. Türkiye, çevre için de büyük tehdit oluşturan ilave tanker trafiğini boğazların kaldıramayacağını ileri sürmektedir. Uluslararası Enerji Ajansı?nın 2000 yılında yaptığı tahmine göre Karadeniz yoluyla yapılacak petrol ihracatının günlük 2,3 milyon varile çıkması beklenirken, boğazların ancak günlük 1,8 milyon varillik bir geçişi kaldırabileceği ifade edilmektedir.
2000 yılı Ekim ayında Azeri petrol şirketi SOCAR yedi uluslararası petrol şirketiyle boru hattının mühendislik hizmetleri için 25 milyon dolarlık bir anlaşma imzalamıştır. Şubat 2001?de Bakü-Ceyhan hattına başlangıçta karşı çıkan Chevron firması da sponsor firmalara iştirak etmiştir.
1,8 ila 4 milyar dolar civarında maliyetli olması planlanan Bakü-Ceyhan hattının ekonomik olmayacağı yönündeki iddialara Türkiye karşı çıkmaktadır. Bir diğer tartışma konusu ise üretilecek petrolün miktarıdır. Hatta destek veren konsorsiyumun 2001 yılındaki üretim miktarı günlük 118.000 varildir. Bazı uzmanlara göre boru hattının ekonomik olabilmesi için günlük 1 milyon varil petrolün pompalanması gerekmektedir. Konsorsiyumun lideri olan BP, hattın ekonomik olabilmesi için 6 milyar varil petrolün pompalanması gerektiğine dair tahminini 4-4,5 milyar varile indirmiştir. Gelişmeler neticesinde bu hatla iletilecek petrolün 2005 yılında artması beklenmektedir.
HAZAR MERKEZLİ MEVCUT VE POTANSİYEL BORU HATTI PROJELERİ
DOĞAL GAZ
Türkiye doğal gaz tüketiminin yaklaşık %7?sini (30 milyar kübik feet) kendisi üretmektedir. Son yıllarda Trakya, Mersin ve İskenderun civarlarında yeni doğal gaz yatakları bulunmuş olmakla beraber bunlar ihtiyacı karşılamaktan uzaktır. Özellikle elektrik enerjisi üretimine yönelik artan sayıdaki doğal gaz çevrim santralleri ve sanayiinin ihtiyacından dolayı doğal gaz talebinde hızlı bir artış görülmektedir. Türkiye?de doğal gaz değişik nedenlerden dolayı tercih edilmektedir. Doğal gazın temiz bir yakıt olmasının yanı sıra Türkiye?nin doğal gaz kaynaklarına yakınlığından dolayı daha ucuza temin edilmekte olması ve taşımacılık geliri enerji faturasından düşürülebilmektedir.
Konu ile ilgili birçok uzman Türkiye?nin doğal gaz talebi için öngörülen hızlı artış tahminlerine olduğu kadar Türkiye?nin finansal gücünün doğal gaz güç santralleri, yeni boru hatları ve LNG tesislerinin bu kadar hızlı bir şekilde kurulmasına elverişli olup olmadığı konusuna da son derece kuşkuyla bakmaktadır. 1999 yılında Türkiye, hemen hemen hepsi ithal olmak üzere 444 Bcf( milyar kübik feet) doğal gaz tüketmiştir ve bu toplam enerji tüketiminin yaklaşık %17?sini oluşturmaktadır. Türkiye?nin mevcut doğal gaz ithalatının yaklaşık %70?i Balkanlar üzerinden Rusya?dan, geri kalan %30?unun da büyük bölümü LNG tankerleri ile Cezayir ve Nijerya?dan gelmektedir. Türkiye tarafından Azerbaycan, Mısır, İran, Irak, Rusya ve Türkmenistan dahil olmak üzere bir çok ülke ile doğal gaz alım anlaşmaları imzalanmış veya imzalanması düşünülmektedir.
Ancak, konu ile ilgili birçok uzman Türkiye?nin doğal gaz talebi için öngörülen hızlı artış tahminlerine olduğu kadar Türkiye?nin finansal gücünün doğal gaz güç santralleri, yeni boru hatları ve LNG tesislerinin bu kadar hızlı bir şekilde kurulmasına elverişli olup olmadığı konusuna da son derece kuşkuyla bakmaktadır. Türkiye?nin içinde bulunduğu ekonomik koşullar, son derece iyimser olan doğal gaz talep artış tahminleri için daha da fazla kuşku uyandırmaktadır. Türkiye Mayıs 2001?de, İran ve Rusya ile yapılan iki önemli doğal gaz ithalat projesini ertelemiştir. Bu tarihe kadar Türkiye 2004 yılında başlamak üzere yıllık 850-880 Bcf tutarında doğal gaz ithalatı için anlaşma yapmıştır. Türkiye?nin doğal gaz tüketiminin yaklaşık iki katını oluşturan bu doğal gaz ithalinin yaklaşık %40?ının Bulgaristan üzerinden Rusya?dan, %33?ünün Karadeniz yolu ile gene Rusya?dan (Mavi Akım Projesi), %17?sinin İran ve %8?inin de Azerbaycan?dan gelmesi beklenmektedir. Uzmanların çoğu, bu büyüklükteki doğal gazın, 2004 yılı için Türkiye?nin talebinden çok daha fazla olduğuna inanmaktadırlar. Bu durum Türkiye?nin çok fazla doğal gaz anlaşması yapıp yapmadığı sorusunu gündeme getirmektedir.
Ayrıca gaz ithalatının %70?inden fazlasının Rusya?dan yapılacak olması, Türkiye?nin ithalatın çeşitlendirilmesi amacı ile de ters düşmektedir.
15 Aralık 1997?de Rusya ile Türkiye arasında, Rus gaz şirketi Gazprom?un yılda yaklaşık 565 Bcf kapasitelik yeni bir gaz boru hattı kurması yönünde, 25 yıl için bir anlaşma imzalanmıştır. 15 Aralık 1997?de Rusya ile Türkiye arasında, Rus gaz şirketi Gazprom?un yılda yaklaşık 565 bcf kapasitelik yeni bir gaz boru hattı kurması yönünde, 25 yıl için bir anlaşma imzalanmıştır. Bu anlaşmaya göre, 2,7-3,2 milyar dolar maliyet ile, Rusya?nın güneyindeki Izobilnoye?den Karadeniz?deki Dzhugba?ya 758 mil, sonra Karadeniz?in altından Samsun Limanına yaklaşık 248 mil, oradan da Ankara?ya boru hattı döşenecektir. Tamamlandığında Mavi Akım Hattı dünyanın en derin sualtı gaz boru hattı olacaktır. Karadeniz?in tabanında bulunan yoğun hidrojen sülfat tabakasının neden olacağı çürütücü ortam da düşünüldüğünde, boru hatlarının yapımında ileri düzey mühendislik gerekecektir. Mavi Akım projesine Rus Gazprom şirketi ve İtalyan ENI SpA şirketleri üstlenmiş olup, projenin Karadeniz geçiş kısmı tamamlanmıştır.
HAZAR GEÇİŞLİ TÜRKMENİSTAN-TÜRKİYE-AVRUPA BORU HATTI (TCP)
MAVİ AKIM PROJESİ
Mavi Akım hem teknik hem de ulusal güvenlik konularından dolayı tartışma konusu olmaktadır. Haziran 2000?de Türkiye?de Meclis, Mavi Akım anlaşmasına ek bir protokolü onaylayarak projedeki yatırımcılara vergi muafiyetini garanti etmiştir. Mavi Akım?ın Türkiye toprakları üzerindeki bölümünün maliyetinin 339 milyon doları bulması beklenmektedir. Mavi Akım hem teknik hem de ulusal güvenlik konularından dolayı tartışma konusu olmaktadır. Teknik olarak Karadeniz?in yoğun hidrojen sülfat kaplı tabanının 1,2 mil altından geçecek olması, ulusal güvenlik açısından ise Türkiye?nin enerji ithalatının Rusya?ya daha fazla bağımlı olma ihtimali tartışmalara neden olmaktadır. Ayrıca Mavi Akım yoluyla Rusya?dan alınacak gazın fiyatı, Türkmen veya Azerbaycan gazından daha pahalıya mal olacağı düşünülmektedir. Sonuç olarak Mavi Akım Türkiye?nin ileride Türkmenistan?dan gaz ithal etme ihtimalini azaltmaktadır.
21 Mayıs 1999?da Botaş, Türkmenistan?dan doğal gaz alımı için Hazar Denizi altından, Azerbaycan ve Ermenistan üzerinden geçen, 1.050 mil uzunluğunda ve 2-2,4 milyar dolara mal olacak bir doğal gaz boru hattı yapımı için anlaşma imzalamıştır. Bu proje ile fazlası Avrupa?ya gönderilmek üzere yıllık 565-1.060 bcf gaz alımı mümkün olabilecektir. General Electric, Shell ve PSG International şirketlerinin dahil olduğu konsorsiyumun liderliğini Amerikan Bechtel şirketi üstlenmiştir. Azerbaycan?daki 35 trilyonluk büyük gaz potansiyeline sahip Şah Deniz gaz bölgesinin Türkiye?ye Türkmenistan?dan çok daha yakın olmasına rağmen, Hazar Geçişli Türkmenistan-Türkiye-Avrupa Boru Hattı (TCP) daha tercih edilir bir durumdadır.
İçinde bulunduğumuz dönemde Hazar Geçişli Doğal Gaz Boru Hattının, Mavi Akım projesi, İran ve özellikle de Azerbaycan doğal gazı ile rekabet etmesi gerekmektedir. Azerbaycan?ın Şahdeniz bölgesinden gaz dağıtımı, Türkiye ve Azerbaycan?ın Mart 2001?de 15 yıl için imzaladıkları anlaşmaya göre 2004 yılında başlayabilecektir. Türkiye, doğal gaz talebinin birden çok boru hattından gelecek gaz arzı kadar hızlı artacağını iddia etmekteyse de, bir çok analist Türkiye?nin tahminlerini gerçekçi bulmamakta ve Mavi Akım, Hazar Geçişli Türkmenistan-Türkiye Doğal Gaz Boru Hattı veya Şahdeniz doğal gazı projelerinden bir tanesinin uzun süre için yeterli olacağına inanmaktadır.
Geniş doğal gaz rezervleri ile Mısır, Türkiye için bir başka potansiyel kaynak durumundadır. LNG tankerleri yolu ile gaz ithali için Akdeniz sahilindeki Said Limanı?nda ve İzmir Limanında yapılacak 1-2 milyar dolarlık bir yatırım gerekmektedir. Türkiye ve Mısır 1996 yılında LNG ithali için ön anlaşma imzalamışlar ancak uzmanlar anlaşmanın ekonomik yönden çok makul bulmamaktadırlar.
YAKIN DÖNEMDE MUTABAKAT SAĞLANAN VE UYGULAMAYA KONAN DOĞAL GAZ PROJELERİ
? Rusya Federasyonu ? Türkiye Doğal Gaz Batı Hattı :
Anlaşma Tarihi : 18 Eylül 1984
Alım Miktarı : 6 milyar m3/yıl
Alım Tutarı : 804 Milyon Dolar
Süresi : 25 yıl
Başlangıç Tarihi : 1987
? Rusya Federasyonu ? Türkiye Doğal Gaz Batı Hattı Kapasite Artırımı:
Anlaşma Tarihi : 10 Aralık 1996
Alım Miktarı : 8 milyar m3/yıl
Alım Tutarı : 1.072 Milyon Dolar
Süresi : 23 yıl
Başlangıç Tarihi : 1998
? Cezayir ? Türkiye LNG Sevkıyatı:
Anlaşma Tarihi : 14 Nisan 1988
Alım Miktarı : 4 milyar m3/yıl
Alım Tutarı : 636 Milyon Dolar
Süresi : 20 yıl
Başlangıç Tarihi : 1994
? Nijerya ? Türkiye LNG Sevkıyatı:
Anlaşma Tarihi : 9 Kasım 1995
Alım Miktarı : 1,2 milyar m3/yıl
Alım Tutarı : 192 Milyon Dolar
Süresi : 22 yıl
Başlangıç Tarihi : 1999
? Rusya Federasyonu ? Türkiye (Mavi Akım) Doğal Gaz Hattı:
Anlaşma Tarihi : 15 Aralık 1997
Alım Miktarı : 16 milyar m3/yıl
Alım Tutarı : 1.936 Milyon Dolar
Süresi : 23 yıl
Başlangıç : 2001
? İran ? Türkiye Doğal Gaz Hattı:
Anlaşma Tarihi : 8 Ağustos 1996
Alım Miktarı : 10 milyar m3/yıl
Alım Tutarı : 1.340 Milyon Dolar
Süresi : 25 yıl
Başlangıç : 2001
? Türkmenistan ? Türkiye - Avrupa Doğal Gaz Hattı:
Anlaşma Tarihi : 21 Mayıs 1999
Alım Miktarı : 16 milyar m3/yıl (İlave olarak 14 milyar m3/yıl Avrupa?ya sevk)
Alım Tutarı : 2.144 Milyon Dolar
Süresi : 30 yıl
Başlangıç : 2002-2004
ADRESİ MUTLAKA KONTROL EDDİNİZ, HARİTALAR MEVCUTTUR:
www.dtm.gov.tr/dtmadmin/upload/EAD/.../pdgb.doc -
****************************************************
PETROL VE DOĞAL GAZ BORU HATLARI
Orta Asya ve Kafkasya?daki Türk Cumhuriyetlerinin petrol ve doğal gaz zenginliklerinin Batıya taşınması konusunda uluslararası arenada çekişmeler yaşanmıştır.
Sovyetler Birliği?nin dağılmasından sonra bağımsızlığını kazanan Orta Asya ve Kafkasya?daki Türk Cumhuriyetlerinin petrol ve doğal gaz zenginliklerinin batıya taşınması konusunda uluslararası arenada çekişmeler yaşanmıştır. Türkiye ve ABD?nin savunduğu Batı Rotası petrol ve doğal gazın, Rusya ve İran?ın güzergaha dahil edilmeden Orta Asya, Hazar, Gürcistan ve Türkiye üzerinden uluslararası piyasalara arzını hedeflemektedir.
Rusya?nın desteklediği Kuzey Rotası petrol ve doğal gazın boru hatlarıyla Kafkaslar üzerinden Rusya?nın Karadeniz?deki Novorosisk Limanına pompalanmasını, oradan tankerlerle İstanbul Boğazı yoluyla Avrupa?ya sevk edilmesini hedeflemektedir. Kuzey Rotasının ikinci alternatifi ise Boğazlar yerine Bulgaristan ve Yunanistan üzerinden geçerek Avrupa?ya ulaşacak bir boru hattıdır. Bir diğer rota ise Kafkaslardan Gürcistan?ın Supsa Limanı?na uzanan boru hattıdır.
Bakü-Ceyhan (Batı Rotası) hattının diğerlerine göre üstün yanı Ceyhan Limanına çok büyük tonajlı tankerlerin yanaşabilmesidir. Supsa ve Novorosisk Limanları ise Boğazlardan geçebilecek daha küçük tonajlı tankerlere hizmet verebilmektedir. Diğer taraftan, Novorosisk Limanı kötü hava şartlarından dolayı yılda 2 ay kadar kapalı kalmaktadır.
En dar noktasında ancak yarım mil genişliğinde olan İstanbul Boğazı dünyanın en yoğun deniz trafiğine sahip bölgelerinden biri olup, seyr-ü seferi zor bir deniz yoludur. Yılda 5.500?ü petrol tankeri olmak üzere 50.000 deniz taşıtı boğazlardan geçiş yapmaktadır. Sovyetler Birliği?nin 1991 yılında dağılmasının ardından Rusya?nın boğazları kullanarak yaptığı ihracatında artış görülmüştür. Yeni petrol hattı projeleri boğazların trafiğini olumsuz yönde etkileyeceği açıktır. Türkiye, çevre için de büyük tehdit oluşturan ilave tanker trafiğini boğazların kaldıramayacağını ileri sürmektedir. Uluslararası Enerji Ajansı?nın 2000 yılında yaptığı tahmine göre Karadeniz yoluyla yapılacak petrol ihracatının günlük 2,3 milyon varile çıkması beklenirken, boğazların ancak günlük 1,8 milyon varillik bir geçişi kaldırabileceği ifade edilmektedir.
2000 yılı Ekim ayında Azeri petrol şirketi SOCAR yedi uluslararası petrol şirketiyle boru hattının mühendislik hizmetleri için 25 milyon dolarlık bir anlaşma imzalamıştır. Şubat 2001?de Bakü-Ceyhan hattına başlangıçta karşı çıkan Chevron firması da sponsor firmalara iştirak etmiştir.
1,8 ila 4 milyar dolar civarında maliyetli olması planlanan Bakü-Ceyhan hattının ekonomik olmayacağı yönündeki iddialara Türkiye karşı çıkmaktadır. Bir diğer tartışma konusu ise üretilecek petrolün miktarıdır. Hatta destek veren konsorsiyumun 2001 yılındaki üretim miktarı günlük 118.000 varildir. Bazı uzmanlara göre boru hattının ekonomik olabilmesi için günlük 1 milyon varil petrolün pompalanması gerekmektedir. Konsorsiyumun lideri olan BP, hattın ekonomik olabilmesi için 6 milyar varil petrolün pompalanması gerektiğine dair tahminini 4-4,5 milyar varile indirmiştir. Gelişmeler neticesinde bu hatla iletilecek petrolün 2005 yılında artması beklenmektedir.
HAZAR MERKEZLİ MEVCUT VE POTANSİYEL BORU HATTI PROJELERİ
DOĞAL GAZ
Türkiye doğal gaz tüketiminin yaklaşık %7?sini (30 milyar kübik feet) kendisi üretmektedir. Son yıllarda Trakya, Mersin ve İskenderun civarlarında yeni doğal gaz yatakları bulunmuş olmakla beraber bunlar ihtiyacı karşılamaktan uzaktır. Özellikle elektrik enerjisi üretimine yönelik artan sayıdaki doğal gaz çevrim santralleri ve sanayiinin ihtiyacından dolayı doğal gaz talebinde hızlı bir artış görülmektedir. Türkiye?de doğal gaz değişik nedenlerden dolayı tercih edilmektedir. Doğal gazın temiz bir yakıt olmasının yanı sıra Türkiye?nin doğal gaz kaynaklarına yakınlığından dolayı daha ucuza temin edilmekte olması ve taşımacılık geliri enerji faturasından düşürülebilmektedir.
Konu ile ilgili birçok uzman Türkiye?nin doğal gaz talebi için öngörülen hızlı artış tahminlerine olduğu kadar Türkiye?nin finansal gücünün doğal gaz güç santralleri, yeni boru hatları ve LNG tesislerinin bu kadar hızlı bir şekilde kurulmasına elverişli olup olmadığı konusuna da son derece kuşkuyla bakmaktadır. 1999 yılında Türkiye, hemen hemen hepsi ithal olmak üzere 444 Bcf( milyar kübik feet) doğal gaz tüketmiştir ve bu toplam enerji tüketiminin yaklaşık %17?sini oluşturmaktadır. Türkiye?nin mevcut doğal gaz ithalatının yaklaşık %70?i Balkanlar üzerinden Rusya?dan, geri kalan %30?unun da büyük bölümü LNG tankerleri ile Cezayir ve Nijerya?dan gelmektedir. Türkiye tarafından Azerbaycan, Mısır, İran, Irak, Rusya ve Türkmenistan dahil olmak üzere bir çok ülke ile doğal gaz alım anlaşmaları imzalanmış veya imzalanması düşünülmektedir.
Ancak, konu ile ilgili birçok uzman Türkiye?nin doğal gaz talebi için öngörülen hızlı artış tahminlerine olduğu kadar Türkiye?nin finansal gücünün doğal gaz güç santralleri, yeni boru hatları ve LNG tesislerinin bu kadar hızlı bir şekilde kurulmasına elverişli olup olmadığı konusuna da son derece kuşkuyla bakmaktadır. Türkiye?nin içinde bulunduğu ekonomik koşullar, son derece iyimser olan doğal gaz talep artış tahminleri için daha da fazla kuşku uyandırmaktadır. Türkiye Mayıs 2001?de, İran ve Rusya ile yapılan iki önemli doğal gaz ithalat projesini ertelemiştir. Bu tarihe kadar Türkiye 2004 yılında başlamak üzere yıllık 850-880 Bcf tutarında doğal gaz ithalatı için anlaşma yapmıştır. Türkiye?nin doğal gaz tüketiminin yaklaşık iki katını oluşturan bu doğal gaz ithalinin yaklaşık %40?ının Bulgaristan üzerinden Rusya?dan, %33?ünün Karadeniz yolu ile gene Rusya?dan (Mavi Akım Projesi), %17?sinin İran ve %8?inin de Azerbaycan?dan gelmesi beklenmektedir. Uzmanların çoğu, bu büyüklükteki doğal gazın, 2004 yılı için Türkiye?nin talebinden çok daha fazla olduğuna inanmaktadırlar. Bu durum Türkiye?nin çok fazla doğal gaz anlaşması yapıp yapmadığı sorusunu gündeme getirmektedir.
Ayrıca gaz ithalatının %70?inden fazlasının Rusya?dan yapılacak olması, Türkiye?nin ithalatın çeşitlendirilmesi amacı ile de ters düşmektedir.
15 Aralık 1997?de Rusya ile Türkiye arasında, Rus gaz şirketi Gazprom?un yılda yaklaşık 565 Bcf kapasitelik yeni bir gaz boru hattı kurması yönünde, 25 yıl için bir anlaşma imzalanmıştır. 15 Aralık 1997?de Rusya ile Türkiye arasında, Rus gaz şirketi Gazprom?un yılda yaklaşık 565 bcf kapasitelik yeni bir gaz boru hattı kurması yönünde, 25 yıl için bir anlaşma imzalanmıştır. Bu anlaşmaya göre, 2,7-3,2 milyar dolar maliyet ile, Rusya?nın güneyindeki Izobilnoye?den Karadeniz?deki Dzhugba?ya 758 mil, sonra Karadeniz?in altından Samsun Limanına yaklaşık 248 mil, oradan da Ankara?ya boru hattı döşenecektir. Tamamlandığında Mavi Akım Hattı dünyanın en derin sualtı gaz boru hattı olacaktır. Karadeniz?in tabanında bulunan yoğun hidrojen sülfat tabakasının neden olacağı çürütücü ortam da düşünüldüğünde, boru hatlarının yapımında ileri düzey mühendislik gerekecektir. Mavi Akım projesine Rus Gazprom şirketi ve İtalyan ENI SpA şirketleri üstlenmiş olup, projenin Karadeniz geçiş kısmı tamamlanmıştır.
HAZAR GEÇİŞLİ TÜRKMENİSTAN-TÜRKİYE-AVRUPA BORU HATTI (TCP)
MAVİ AKIM PROJESİ
Mavi Akım hem teknik hem de ulusal güvenlik konularından dolayı tartışma konusu olmaktadır. Haziran 2000?de Türkiye?de Meclis, Mavi Akım anlaşmasına ek bir protokolü onaylayarak projedeki yatırımcılara vergi muafiyetini garanti etmiştir. Mavi Akım?ın Türkiye toprakları üzerindeki bölümünün maliyetinin 339 milyon doları bulması beklenmektedir. Mavi Akım hem teknik hem de ulusal güvenlik konularından dolayı tartışma konusu olmaktadır. Teknik olarak Karadeniz?in yoğun hidrojen sülfat kaplı tabanının 1,2 mil altından geçecek olması, ulusal güvenlik açısından ise Türkiye?nin enerji ithalatının Rusya?ya daha fazla bağımlı olma ihtimali tartışmalara neden olmaktadır. Ayrıca Mavi Akım yoluyla Rusya?dan alınacak gazın fiyatı, Türkmen veya Azerbaycan gazından daha pahalıya mal olacağı düşünülmektedir. Sonuç olarak Mavi Akım Türkiye?nin ileride Türkmenistan?dan gaz ithal etme ihtimalini azaltmaktadır.
21 Mayıs 1999?da Botaş, Türkmenistan?dan doğal gaz alımı için Hazar Denizi altından, Azerbaycan ve Ermenistan üzerinden geçen, 1.050 mil uzunluğunda ve 2-2,4 milyar dolara mal olacak bir doğal gaz boru hattı yapımı için anlaşma imzalamıştır. Bu proje ile fazlası Avrupa?ya gönderilmek üzere yıllık 565-1.060 bcf gaz alımı mümkün olabilecektir. General Electric, Shell ve PSG International şirketlerinin dahil olduğu konsorsiyumun liderliğini Amerikan Bechtel şirketi üstlenmiştir. Azerbaycan?daki 35 trilyonluk büyük gaz potansiyeline sahip Şah Deniz gaz bölgesinin Türkiye?ye Türkmenistan?dan çok daha yakın olmasına rağmen, Hazar Geçişli Türkmenistan-Türkiye-Avrupa Boru Hattı (TCP) daha tercih edilir bir durumdadır.
İçinde bulunduğumuz dönemde Hazar Geçişli Doğal Gaz Boru Hattının, Mavi Akım projesi, İran ve özellikle de Azerbaycan doğal gazı ile rekabet etmesi gerekmektedir. Azerbaycan?ın Şahdeniz bölgesinden gaz dağıtımı, Türkiye ve Azerbaycan?ın Mart 2001?de 15 yıl için imzaladıkları anlaşmaya göre 2004 yılında başlayabilecektir. Türkiye, doğal gaz talebinin birden çok boru hattından gelecek gaz arzı kadar hızlı artacağını iddia etmekteyse de, bir çok analist Türkiye?nin tahminlerini gerçekçi bulmamakta ve Mavi Akım, Hazar Geçişli Türkmenistan-Türkiye Doğal Gaz Boru Hattı veya Şahdeniz doğal gazı projelerinden bir tanesinin uzun süre için yeterli olacağına inanmaktadır.
Geniş doğal gaz rezervleri ile Mısır, Türkiye için bir başka potansiyel kaynak durumundadır. LNG tankerleri yolu ile gaz ithali için Akdeniz sahilindeki Said Limanı?nda ve İzmir Limanında yapılacak 1-2 milyar dolarlık bir yatırım gerekmektedir. Türkiye ve Mısır 1996 yılında LNG ithali için ön anlaşma imzalamışlar ancak uzmanlar anlaşmanın ekonomik yönden çok makul bulmamaktadırlar.
YAKIN DÖNEMDE MUTABAKAT SAĞLANAN VE UYGULAMAYA KONAN DOĞAL GAZ PROJELERİ
? Rusya Federasyonu ? Türkiye Doğal Gaz Batı Hattı :
Anlaşma Tarihi : 18 Eylül 1984
Alım Miktarı : 6 milyar m3/yıl
Alım Tutarı : 804 Milyon Dolar
Süresi : 25 yıl
Başlangıç Tarihi : 1987
? Rusya Federasyonu ? Türkiye Doğal Gaz Batı Hattı Kapasite Artırımı:
Anlaşma Tarihi : 10 Aralık 1996
Alım Miktarı : 8 milyar m3/yıl
Alım Tutarı : 1.072 Milyon Dolar
Süresi : 23 yıl
Başlangıç Tarihi : 1998
? Cezayir ? Türkiye LNG Sevkıyatı:
Anlaşma Tarihi : 14 Nisan 1988
Alım Miktarı : 4 milyar m3/yıl
Alım Tutarı : 636 Milyon Dolar
Süresi : 20 yıl
Başlangıç Tarihi : 1994
? Nijerya ? Türkiye LNG Sevkıyatı:
Anlaşma Tarihi : 9 Kasım 1995
Alım Miktarı : 1,2 milyar m3/yıl
Alım Tutarı : 192 Milyon Dolar
Süresi : 22 yıl
Başlangıç Tarihi : 1999
? Rusya Federasyonu ? Türkiye (Mavi Akım) Doğal Gaz Hattı:
Anlaşma Tarihi : 15 Aralık 1997
Alım Miktarı : 16 milyar m3/yıl
Alım Tutarı : 1.936 Milyon Dolar
Süresi : 23 yıl
Başlangıç : 2001
? İran ? Türkiye Doğal Gaz Hattı:
Anlaşma Tarihi : 8 Ağustos 1996
Alım Miktarı : 10 milyar m3/yıl
Alım Tutarı : 1.340 Milyon Dolar
Süresi : 25 yıl
Başlangıç : 2001
? Türkmenistan ? Türkiye - Avrupa Doğal Gaz Hattı:
Anlaşma Tarihi : 21 Mayıs 1999
Alım Miktarı : 16 milyar m3/yıl (İlave olarak 14 milyar m3/yıl Avrupa?ya sevk)
Alım Tutarı : 2.144 Milyon Dolar
Süresi : 30 yıl
Başlangıç : 2002-2004