seli2009
yazdıkların iibf'lilere kota konmasının haklılığını bir kez daha kanıtlıyor.yazdıkların hakimlik mesleği ve özellikle idari hakimlik mesleği hakkında ne derce cahil olduğunu gösteriyor.cehaletinizi her fırsatta sergilemekten de geri kalmıyorsunuz.olaya senin baktığın gözle bakarsak nasıl bir sonucun ortaya çıktığın inceleyelim:adli yargıda tıbbi uyuşmazlıklar dava konusu oluyor,bazı davalarda hakimin doktorun yaptığı ameliyatın tıp biliminin verilerine uygun olup olmadığını incelemesi gerekiyor.ama biliyorsun ki hukuk fakültelerinde bu konuda bir eğitim verilmiyor.şimdi senin mantığınla olaya yaklaşırsak bu tür ihtisas konusu alanlarla ilgili uyuşmazlıklarda hukuk fakültesi mezunu hakimlerin değil,ilgili eğitimi görmüş kişilerin hakim olması gerekiyor.bir başka deyişle senin mantığına göre doktor,mühendis,öğretmen,mimar vb. kişilerin hakim olması gerekir.öyle ya hukuk mezunu ne anlar tıbbi raporlardan,mühendislik projelerinden v.b.
ayrıca şuanki kotanın değerini bilin;çünkü mevzuatın AB müktesebatına uyumlaştırılması sürecinde idari yargı hakimliğin hukuk fakültesi mezunlarının dışındakilere kapatılması günemde.zaten bu alanın iibf'lilere açılması bir gereklilik sonucu değil,bir mecburiyetten kaynaklanmıştı.idare ve vergi mahkemeleri kurulduğunda ülkemizde yeterli hukuk mezunu bulunmadığından hakim ihtiyacının bu fakültelerden sağlanması yoluna gidilmiştir.günümüzde bu tür bir ihtiyacın olmadığı açıktır.ayrıca bugün idari yargıdaki sorunlarla ilgili yazılmış makale ve raporlar incelendiğinde bu alandaki bir çok sorunun (karar ve içtihatlardaki istikrarsızlık,tutarsızlıkların) kaynağı hukukçu olmayan hakimler olduğu açıkça dillendirilmektedir.zaten iibf'lilere kota getirilmesinin nedeni de bilimsel eserlerdeki bu tespitin sonucudur.yoksa kimse hukukçuların kara gözlerine kaşlarına hayran olduğundan değil.sorun var,sorunun nedenine yönelik tespitler var,tepitlerden yola çıkılarak çözüm getirilmeye çalışılıyor.ancak sorun kademeli olarak çözülüyor,önce kota kondu sonra tamamen hukukçular alınacak.
şimdi diyeceksiniz ki daha önce biz daha başarılı olduğumuz sınavı kazanıyorduk.yine yanıldınız,sınavı kazanmanız sizin başarınızın neticesi değildi,sınavdaki soru dağılımıydı.sınavın yarısını hukuk dışı alanlarından yapıldığı için hukukçular sınava ilgi göstermiyordu ve bu nedenle iibf'liler sınavı kazanıyordu.şimdi bu da değiştirildi ve bu nedenledir ki son sınavda kotayla ilgili hükmün uygulanmasına gerek kalmamış.kota doğal olarak oluşmuştur.
son olarak sağda solda hukukçulara saldırmayı bırakın
seli2009
yazdıkların iibf'lilere kota konmasının haklılığını bir kez daha kanıtlıyor.yazdıkların hakimlik mesleği ve özellikle idari hakimlik mesleği hakkında ne derce cahil olduğunu gösteriyor.cehaletinizi her fırsatta sergilemekten de geri kalmıyorsunuz.olaya senin baktığın gözle bakarsak nasıl bir sonucun ortaya çıktığın inceleyelim:adli yargıda tıbbi uyuşmazlıklar dava konusu oluyor,bazı davalarda hakimin doktorun yaptığı ameliyatın tıp biliminin verilerine uygun olup olmadığını incelemesi gerekiyor.ama biliyorsun ki hukuk fakültelerinde bu konuda bir eğitim verilmiyor.şimdi senin mantığınla olaya yaklaşırsak bu tür ihtisas konusu alanlarla ilgili uyuşmazlıklarda hukuk fakültesi mezunu hakimlerin değil,ilgili eğitimi görmüş kişilerin hakim olması gerekiyor.bir başka deyişle senin mantığına göre doktor,mühendis,öğretmen,mimar vb. kişilerin hakim olması gerekir.öyle ya hukuk mezunu ne anlar tıbbi raporlardan,mühendislik projelerinden v.b.
ayrıca şuanki kotanın değerini bilin;çünkü mevzuatın AB müktesebatına uyumlaştırılması sürecinde idari yargı hakimliğin hukuk fakültesi mezunlarının dışındakilere kapatılması günemde.zaten bu alanın iibf'lilere açılması bir gereklilik sonucu değil,bir mecburiyetten kaynaklanmıştı.idare ve vergi mahkemeleri kurulduğunda ülkemizde yeterli hukuk mezunu bulunmadığından hakim ihtiyacının bu fakültelerden sağlanması yoluna gidilmiştir.günümüzde bu tür bir ihtiyacın olmadığı açıktır.ayrıca bugün idari yargıdaki sorunlarla ilgili yazılmış makale ve raporlar incelendiğinde bu alandaki bir çok sorunun (karar ve içtihatlardaki istikrarsızlık,tutarsızlıkların) kaynağı hukukçu olmayan hakimler olduğu açıkça dillendirilmektedir.zaten iibf'lilere kota getirilmesinin nedeni de bilimsel eserlerdeki bu tespitin sonucudur.yoksa kimse hukukçuların kara gözlerine kaşlarına hayran olduğundan değil.sorun var,sorunun nedenine yönelik tespitler var,tepitlerden yola çıkılarak çözüm getirilmeye çalışılıyor.ancak sorun kademeli olarak çözülüyor,önce kota kondu sonra tamamen hukukçular alınacak.
şimdi diyeceksiniz ki daha önce biz daha başarılı olduğumuz sınavı kazanıyorduk.yine yanıldınız,sınavı kazanmanız sizin başarınızın neticesi değildi,sınavdaki soru dağılımıydı.sınavın yarısını hukuk dışı alanlarından yapıldığı için hukukçular sınava ilgi göstermiyordu ve bu nedenle iibf'liler sınavı kazanıyordu.şimdi bu da değiştirildi ve bu nedenledir ki son sınavda kotayla ilgili hükmün uygulanmasına gerek kalmamış.kota doğal olarak oluşmuştur.
son olarak sağda solda hukukçulara saldırmayı bırakın