Bir dönem öğretmenlik yaptım. 11 ay kadar bir süre. Sonra istifa ettim.
Eğitimde siyaset olmaması gerektiğini düşündüğümden , hiçbir sendikaya üye olmamaya yeminliydim atanmadan önce. Olmadım da.
Ancak Eğitim Bir Sen sürekli taciz ederdi hocam bizim sendikaya üye ol diye. Bende her seferinde kendilerine hiçbir sendikaya üye olmayacağımı söyledim.
Eğitim Bir Sen ilçe sendika başkanı bir gün okulumuza gelmişti. Klasik konuşmalar falan yapılıyor. Kimin sendikası yok dedi. Okulda dört arkadaşın daha sendikası yoktu. Süt dökmüş kedi gibilerdi. Benim yok dedim benden baska kimseden ses cıkmadı artık insanları nasıl bir psikolojiye soktularsa.
Her neyse. Konuşulurkn bizim vekil müdür başkandan fotokopi makinesi istedi. Başkan veririm bana üye bul dedi. Bizim TÜRK EĞİTİM SEN 'e bağlı müdürde beni işaret etti. Oha hocam demişim istemsizce. Sonra dedim tabi sen geç ebs'ye bu okula iki tane fotokopi makinesi almazsam adam değilim dedim.
Herkesin ortak görüşü , sendikaya üye olmam yönündeydi. Konuşulanları yazamıyorum maalesef aday memurdum o dönemler. çünkü karşı tarafında söz hakkı olur o zaman. Ben yazsam buraya ispat da edemem. Ancak adaylığın kalkmaz hocam cümlelerini diyeyim gerisini siz tamamlayın.
Neyse müdürüm sağolsun , okulda sinir krizleri geçirerek , hastanenin psikiyatri servisine kaldırılarak sonuçta öğretmenlik maceram bitmiş bulundu.Şikayetimi ettim iddiaların subuta ermediği anlaşılmış. Demek ki ben iftira atmışım. Dedim ki madem öyle beni verin mahkemeye iftira atmaktan.
Okulda eğitim öğretim boş işlermiş. Herkes bekar öğretmenleri İSTEMEDİĞİ HALDE OKULDAN BASKA BİR ÖĞRETMENİ AYARLAMA GİRİŞİMİ'nde bulunabilirmiş.Arsız güçlü olunca mazlum suçlu oldu yani. Bize antidepresanlar kaldı 2.5 senedir.
İki buçuk senedir ne arayan var ne soran. Öküz öldü ortaklık bitti anlayacağınız.
Sendikalar hak savunmak için değil ortalığı daha da karıştırmak için var. Ebs'den öte tüm sendikalar hakkındaki görüşüm budur ama taraf olmayanı da bertaraf ediyorlar , cok uğraşıyorlar o da bir gerçek.
Bir dönem öğretmenlik yaptım. 11 ay kadar bir süre. Sonra istifa ettim.
Eğitimde siyaset olmaması gerektiğini düşündüğümden , hiçbir sendikaya üye olmamaya yeminliydim atanmadan önce. Olmadım da.
Ancak Eğitim Bir Sen sürekli taciz ederdi hocam bizim sendikaya üye ol diye. Bende her seferinde kendilerine hiçbir sendikaya üye olmayacağımı söyledim.
Eğitim Bir Sen ilçe sendika başkanı bir gün okulumuza gelmişti. Klasik konuşmalar falan yapılıyor. Kimin sendikası yok dedi. Okulda dört arkadaşın daha sendikası yoktu. Süt dökmüş kedi gibilerdi. Benim yok dedim benden baska kimseden ses cıkmadı artık insanları nasıl bir psikolojiye soktularsa.
Her neyse. Konuşulurkn bizim vekil müdür başkandan fotokopi makinesi istedi. Başkan veririm bana üye bul dedi. Bizim TÜRK EĞİTİM SEN 'e bağlı müdürde beni işaret etti. Oha hocam demişim istemsizce. Sonra dedim tabi sen geç ebs'ye bu okula iki tane fotokopi makinesi almazsam adam değilim dedim.
Herkesin ortak görüşü , sendikaya üye olmam yönündeydi. Konuşulanları yazamıyorum maalesef aday memurdum o dönemler. çünkü karşı tarafında söz hakkı olur o zaman. Ben yazsam buraya ispat da edemem. Ancak adaylığın kalkmaz hocam cümlelerini diyeyim gerisini siz tamamlayın.
Neyse müdürüm sağolsun , okulda sinir krizleri geçirerek , hastanenin psikiyatri servisine kaldırılarak sonuçta öğretmenlik maceram bitmiş bulundu.Şikayetimi ettim iddiaların subuta ermediği anlaşılmış. Demek ki ben iftira atmışım. Dedim ki madem öyle beni verin mahkemeye iftira atmaktan.
Okulda eğitim öğretim boş işlermiş. Herkes bekar öğretmenleri İSTEMEDİĞİ HALDE OKULDAN BASKA BİR ÖĞRETMENİ AYARLAMA GİRİŞİMİ'nde bulunabilirmiş.Arsız güçlü olunca mazlum suçlu oldu yani. Bize antidepresanlar kaldı 2.5 senedir.
İki buçuk senedir ne arayan var ne soran. Öküz öldü ortaklık bitti anlayacağınız.
Sendikalar hak savunmak için değil ortalığı daha da karıştırmak için var. Ebs'den öte tüm sendikalar hakkındaki görüşüm budur ama taraf olmayanı da bertaraf ediyorlar , cok uğraşıyorlar o da bir gerçek.