DEVLET DAİRELERİNDE YAZIK EDİLEN
ÖĞRETMENLERİMİZ (MEMURÖĞRETMENLER)
Yüz binlerce aday arasından KPSS ile kazandıkları, öğretmenlik dışı
unvanlarda kamu personeli görevlerini sürdürürken "MEB Öğretmen
Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği 31.08.2012 değişikliği" ile
mağdur olduğu bile fark edilmemiş, "TTK ve MEB ölçütlerine göre
öğretmen" olup başka unvanlarda memurluk yapanlardan isteyenlerin
kadrolarının "ilk atamaya ayrılan sayı dışında ayrıca belirlenip
memur olarak çalışılan il-ilçelerde? MEB'e öğretmen unvanıyla kaydırılması
hususunu kamuoyuna, MEB?in ve Türkiye Cumhuriyeti Devletimizin
ilgili-yetkili tüm makamlarına sunarız.
MEB İÇİN GÜVENİLİR-VERİMLİ-EKONOMİK ÇÖZÜM:
"ÖĞRETMEN OLAN MEMURLARIN MEB AİLESİNE GEÇMESİNİN ÖZENDİRİLİP SAĞLANMASIDIR. ÜCRETLİ ÖĞRETMENLİK SİSTEMİ ÇARE DEĞİLDİR!"
Birçok il-ilçedeki okullarda, çoğunlukla öğretmen olabilme şartlarını
sağlamayan yani Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı?nın belirlediği öğretmenliğe
kaynak teşkil etmeyen ilgisiz bölüm mezunu 80.000 civarında kişi ücretli
öğretmen adıyla öğrencilerin karşısına çıkarılıyor ki; bunun Türk Milli Eğitimi
için çocuklarımızın geleceği için uygun ve verimli olmadığı apaçık ortadadır!
15.07.2016 sonrası Olağanüstü Hal döneminde KHK' lar ile meslekten ihraçlar
sonucu binlerce öğretmen açığı oluşmuştur.
MEB'in okullarda ikili eğitimden vazgeçip tam gün eğitim-öğretime geçme
planı yeni öğretmen ihtiyacı doğuracaktır.
En az 120.000 öğretmen ihtiyacına karşın ?Bütçe olanaklarının kısıtlılığına
dair resmi açıklamalar? arşivlerde kayıtlıdır.
Bu durumda Devletimiz için, öğretmen açığının bir kısmını hem güvenilir hem
verimli hem de Bütçeye ek yük getirmeden kapatabileceği bir olanak vardır:
"Memuriyet Öncesi MEB'e Bağlı Özel Okul ve Dershanelerde Öğretmenlik Yapmış Devlet Memurları ile Öğretmen Olmaya Hak Kazanmış Kamu Personeli"
Öğretmen olduğu halde bu kamu personelinin VHKİ, bilgisayar işletmeni, şef,
zabıt katibi, icra memuru, gümrük-muhafaza memuru, ambar memuru, gişe
görevlisi, adliye çalışanı, infaz koruma memuru, itfaiyeci, şoför, kaloriferci,
hizmetli, 399lu kamu personeli...vs gibi mezuniyet dışı unvanlarda çalışmak
zorunda kalmaları devletimiz için maalesef çok büyük yetişmiş beyin gücü
israfı, verimsiz insan kaynakları planlamasıdır.
Başbakanlık, Maliye Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanlığı ile Devlet Personel Başkanlığı ortak çalışma sonucunda; bir
mevzuat düzenlemesiyle; Devletimiz 800000 civarı verimsiz sözde ücretli
öğretmenler yerine; Bütçeye ek yük getirmeden, idari-iş deneyimi yüksek, devlet
tecrübesi-terbiyesi yerinde, halkla ilişkiler yönünden yoğun kazanımlara sahip,
sicilleri temiz "TTK ve MEB ölçütlerine göre öğretmen"
şartlarını sağlayan kamu personelini MEB?e geçmeye özendirerek
öğretmen açığının bir kısmını optimum koşullarda yani asıl işlerinde verimli
olacağı aşikar memuröğretmenler ile giderebilir.
Ayrıca yaşamlarını biraz olsun güvenceye alabilmek için KPSS ile kazanmak
zorunda bırakıldıkları genel idare hizmet sınıfı, yardımcı hizmetler
sınıfı,...vs memuriyet kadroları memuröğretmenlerin gerçek yerleri değildir.
Görevli olmaları gereken yerleri; sınıflarda, okullarda, tahta başlarında
çalışacakları yapmak istedikleri gönüllerindeki gerçek mesleğin ait olduğu
MEB'in devlet okullarında EÖH sınıfındaki öğretmen unvanlı kadrolarıdır.
Öğretmen kamu personeli asıl unvanlarına geçirilirse memuröğretmenlerden
boşalacak çoğunluğu GİH, YH sınıfı memur kadrolarının gerçek sahiplerine
kalmasıyla diploma unvanında verimli istihdam da sağlanabilir.
DEVLET DAİRELERİNDE YAZIK EDİLEN
ÖĞRETMENLERİMİZ (MEMURÖĞRETMENLER)
Yüz binlerce aday arasından KPSS ile kazandıkları, öğretmenlik dışı
unvanlarda kamu personeli görevlerini sürdürürken "MEB Öğretmen
Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği 31.08.2012 değişikliği" ile
mağdur olduğu bile fark edilmemiş, "TTK ve MEB ölçütlerine göre
öğretmen" olup başka unvanlarda memurluk yapanlardan isteyenlerin
kadrolarının "ilk atamaya ayrılan sayı dışında ayrıca belirlenip
memur olarak çalışılan il-ilçelerde? MEB'e öğretmen unvanıyla kaydırılması
hususunu kamuoyuna, MEB?in ve Türkiye Cumhuriyeti Devletimizin
ilgili-yetkili tüm makamlarına sunarız.
MEB İÇİN GÜVENİLİR-VERİMLİ-EKONOMİK ÇÖZÜM:
"ÖĞRETMEN OLAN MEMURLARIN MEB AİLESİNE GEÇMESİNİN ÖZENDİRİLİP SAĞLANMASIDIR. ÜCRETLİ ÖĞRETMENLİK SİSTEMİ ÇARE DEĞİLDİR!"
Birçok il-ilçedeki okullarda, çoğunlukla öğretmen olabilme şartlarını
sağlamayan yani Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı?nın belirlediği öğretmenliğe
kaynak teşkil etmeyen ilgisiz bölüm mezunu 80.000 civarında kişi ücretli
öğretmen adıyla öğrencilerin karşısına çıkarılıyor ki; bunun Türk Milli Eğitimi
için çocuklarımızın geleceği için uygun ve verimli olmadığı apaçık ortadadır!
15.07.2016 sonrası Olağanüstü Hal döneminde KHK' lar ile meslekten ihraçlar
sonucu binlerce öğretmen açığı oluşmuştur.
MEB'in okullarda ikili eğitimden vazgeçip tam gün eğitim-öğretime geçme
planı yeni öğretmen ihtiyacı doğuracaktır.
En az 120.000 öğretmen ihtiyacına karşın ?Bütçe olanaklarının kısıtlılığına
dair resmi açıklamalar? arşivlerde kayıtlıdır.
Bu durumda Devletimiz için, öğretmen açığının bir kısmını hem güvenilir hem
verimli hem de Bütçeye ek yük getirmeden kapatabileceği bir olanak vardır:
"Memuriyet Öncesi MEB'e Bağlı Özel Okul ve Dershanelerde Öğretmenlik Yapmış Devlet Memurları ile Öğretmen Olmaya Hak Kazanmış Kamu Personeli"
Öğretmen olduğu halde bu kamu personelinin VHKİ, bilgisayar işletmeni, şef,
zabıt katibi, icra memuru, gümrük-muhafaza memuru, ambar memuru, gişe
görevlisi, adliye çalışanı, infaz koruma memuru, itfaiyeci, şoför, kaloriferci,
hizmetli, 399lu kamu personeli...vs gibi mezuniyet dışı unvanlarda çalışmak
zorunda kalmaları devletimiz için maalesef çok büyük yetişmiş beyin gücü
israfı, verimsiz insan kaynakları planlamasıdır.
Başbakanlık, Maliye Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanlığı ile Devlet Personel Başkanlığı ortak çalışma sonucunda; bir
mevzuat düzenlemesiyle; Devletimiz 800000 civarı verimsiz sözde ücretli
öğretmenler yerine; Bütçeye ek yük getirmeden, idari-iş deneyimi yüksek, devlet
tecrübesi-terbiyesi yerinde, halkla ilişkiler yönünden yoğun kazanımlara sahip,
sicilleri temiz "TTK ve MEB ölçütlerine göre öğretmen"
şartlarını sağlayan kamu personelini MEB?e geçmeye özendirerek
öğretmen açığının bir kısmını optimum koşullarda yani asıl işlerinde verimli
olacağı aşikar memuröğretmenler ile giderebilir.
Ayrıca yaşamlarını biraz olsun güvenceye alabilmek için KPSS ile kazanmak
zorunda bırakıldıkları genel idare hizmet sınıfı, yardımcı hizmetler
sınıfı,...vs memuriyet kadroları memuröğretmenlerin gerçek yerleri değildir.
Görevli olmaları gereken yerleri; sınıflarda, okullarda, tahta başlarında
çalışacakları yapmak istedikleri gönüllerindeki gerçek mesleğin ait olduğu
MEB'in devlet okullarında EÖH sınıfındaki öğretmen unvanlı kadrolarıdır.
Öğretmen kamu personeli asıl unvanlarına geçirilirse memuröğretmenlerden
boşalacak çoğunluğu GİH, YH sınıfı memur kadrolarının gerçek sahiplerine
kalmasıyla diploma unvanında verimli istihdam da sağlanabilir.