twitter Av Alıntıdır. 1-AYM'nin örgütlenme hakkıyla ilgili verdiği yeni kararından sonra, Yargıtay 16. CD'nin de benzer yönde verdiği ve normalleşme adına çok önemli olduğunu düşündüğüm bir kararına (09/7/2018 T., 2019/2233 E., 2019/4810K.) ilişkin değerlendirmeleri sizlerle paylaşmak istiyorum.2-16. Ceza Dairesi bu kararında; ilk olarak 24/4/2017 T. 2015/3 E. ve 2017/3 K. sayılı kararında "devletin anayasal nizamının cebir ve şiddet kullanarak değiştirmek" şeklinde vurguladığı FETÖ/PDY'nin nihai amacının sanık tarafından bilindiği, ...3-yani suçun manevi unsurunun (örgütün nihai amacını bilme ve isteme) gerçekleştiği ortaya konulmadan ve örgütle organik bağ kurarak hiyerarşisine dahil olduğu ispatlanamadan sanık hakkında verilen mahkumiyet kararını bozarak beraat kararı verilmesi gerektiğini belirtmiştir.4-Karardaki bozma gerekçelerinden biri, gizli tanık tarafından verilen ifadenin başka delillerle desteklenmemesidir. Burada, gizli tanığın ifadelerinin başka delillerle desteklenmesi gereken hususların neler olduğuna değinilmesinde fayda vardır. @TCYargitay5-Bunlar, sanığın suçun manevi unsurunu bildiğini ve istediğini gösteren hususlar olabilir ki, ancak bu durumda suçun manevi unsuru gerçekleşebilir. Suçun manevi unsuru olan örgütün nihai amacının bilindiğini gösteren deliller dışındaki yan deliller, ...6-bu kişinin örgüt üyeliği için yeterli olmayıp, kişinin en fazla bir yapı, oluşum veya grupla olan irtibatını gösterir ki, bir kişinin böyle bir irtibatı ceza kanunumuzda suç olarak tanımlanmamıştır. Bu nedenle, 16. Ceza Dairesi örgütün nihai amacını bildiği somut delillerle ...7-ortaya konulamayan sanığın, örgüte müzahir bir derneğe üye olmasının, sosyal medya hesabında takip ve beğenilerde bulunmasının ve protesto gösterilerine katılmasının "sempati" ve "iltisak" boyutunda olabileceğini ve bu hususların da bir kişinin terör örgütü üyesi olarak ...8-kabulü için yeterli olmadığını belirtmiştir. Kararda, mevcut yargılamalar için yol gösterici çok önemli hususlar bulunmaktadır ve şöyle sıralamak mümkündür; a- Öncelikle kişinin örgütün nihai amacının "devletin anayasal düzeninin cebir ve şiddet kullanarak değiştirmek" ...9-olduğunu (yani darbeye teşebbüs) bildiği her türlü şüpheden uzak delillerle ispatlanmalıdır. Bu ispat, varsayımsal gerekçelere, örneğin kişi bir derneğe üye ise, bankada hesabı varsa, okula çocuğunu göndermişse ya da hakkında gizli tanık varsa örgütün nihai amacını biliyordur10-savına dayanmamalı ve bu delillerin tamamı kişinin, suçun manevi unsurunu bildiğini göstermelidir. Aksi durumun kabulü, kişinin bir terör örgütü üyesi olduğunu değil bir yapı ve oluşuma üyeliğini gösterecektir. b-Karar verilirken kişinin örgütün hiyerarşisine dahil olduğuna...11-ilişkin hususlar da delilleriyle ortaya konulmalı, hiyerarşi içindeki yeri ve konumu net bir şekilde belirlenmeli ve bu kapsamda kimlerden talimat alıp, kimlere talimat verdiği delilleriyle ortaya konulmalıdır. Yani, kararda kişinin sadece örgütün esnaf yapılanmasında, ...12-ya da memur yapılanmasında yer aldığı gibi soyut kavramlarla hiyerarşiye dahil olduğu iddia edilmemelidir. c-Sempati, irtibat ve iltisak gibi kavramlar örgüt üyeliği için yeterli değildir. Zira TCK'nın 314. maddesinde örgüt mensubiyeti için kişinin örgüt kurucusu, yöneticisi,13-üyesi, örgüt adına suç işleyeni veya örgüte yardım edeni olması gerektiği belirtilmiştir ve kanunilik ilkesi gereğince, kanunda ceza sebebi olarak düzenlenmeyen "irtibat", "iltisak" ve "sempati" gibi kavramlarla kişilere örgüt üyeliğinden ceza verilmesi mümkün değildir.14-Aksi uygulamalar, suç ve cezada yasallık, idarenin düzenleyici işlemleriyle suç ve ceza koyamaması ve kıyas yasağına aykırı olacaktır. Ülkemizin bir an evvel normalleşmeye ihtiyacı vardır ve bu hukuk içinde olmalıdır. Uluslararası hukuka bırakmanın kimseye faydası yoktur.15-Hukuk içinde değerlendirmelerimi, görüşlerimi ısrarla paylaşacağım ve hiçbir koşulda üslubumu bozmayacak, usule riayet edeceğim. Görüşlerimizde yanlışlar olabilir ama farklı görüşlerin senteziyle daha doğruya ulaşacağımıza eminim. @adalet_bakanlik @abdulhamitgul @AYMBASKANLIGI
twitter Av Alıntıdır. 1-AYM'nin örgütlenme hakkıyla ilgili verdiği yeni kararından sonra, Yargıtay 16. CD'nin de benzer yönde verdiği ve normalleşme adına çok önemli olduğunu düşündüğüm bir kararına (09/7/2018 T., 2019/2233 E., 2019/4810K.) ilişkin değerlendirmeleri sizlerle paylaşmak istiyorum.2-16. Ceza Dairesi bu kararında; ilk olarak 24/4/2017 T. 2015/3 E. ve 2017/3 K. sayılı kararında "devletin anayasal nizamının cebir ve şiddet kullanarak değiştirmek" şeklinde vurguladığı FETÖ/PDY'nin nihai amacının sanık tarafından bilindiği, ...3-yani suçun manevi unsurunun (örgütün nihai amacını bilme ve isteme) gerçekleştiği ortaya konulmadan ve örgütle organik bağ kurarak hiyerarşisine dahil olduğu ispatlanamadan sanık hakkında verilen mahkumiyet kararını bozarak beraat kararı verilmesi gerektiğini belirtmiştir.4-Karardaki bozma gerekçelerinden biri, gizli tanık tarafından verilen ifadenin başka delillerle desteklenmemesidir. Burada, gizli tanığın ifadelerinin başka delillerle desteklenmesi gereken hususların neler olduğuna değinilmesinde fayda vardır. @TCYargitay5-Bunlar, sanığın suçun manevi unsurunu bildiğini ve istediğini gösteren hususlar olabilir ki, ancak bu durumda suçun manevi unsuru gerçekleşebilir. Suçun manevi unsuru olan örgütün nihai amacının bilindiğini gösteren deliller dışındaki yan deliller, ...6-bu kişinin örgüt üyeliği için yeterli olmayıp, kişinin en fazla bir yapı, oluşum veya grupla olan irtibatını gösterir ki, bir kişinin böyle bir irtibatı ceza kanunumuzda suç olarak tanımlanmamıştır. Bu nedenle, 16. Ceza Dairesi örgütün nihai amacını bildiği somut delillerle ...7-ortaya konulamayan sanığın, örgüte müzahir bir derneğe üye olmasının, sosyal medya hesabında takip ve beğenilerde bulunmasının ve protesto gösterilerine katılmasının "sempati" ve "iltisak" boyutunda olabileceğini ve bu hususların da bir kişinin terör örgütü üyesi olarak ...8-kabulü için yeterli olmadığını belirtmiştir. Kararda, mevcut yargılamalar için yol gösterici çok önemli hususlar bulunmaktadır ve şöyle sıralamak mümkündür; a- Öncelikle kişinin örgütün nihai amacının "devletin anayasal düzeninin cebir ve şiddet kullanarak değiştirmek" ...9-olduğunu (yani darbeye teşebbüs) bildiği her türlü şüpheden uzak delillerle ispatlanmalıdır. Bu ispat, varsayımsal gerekçelere, örneğin kişi bir derneğe üye ise, bankada hesabı varsa, okula çocuğunu göndermişse ya da hakkında gizli tanık varsa örgütün nihai amacını biliyordur10-savına dayanmamalı ve bu delillerin tamamı kişinin, suçun manevi unsurunu bildiğini göstermelidir. Aksi durumun kabulü, kişinin bir terör örgütü üyesi olduğunu değil bir yapı ve oluşuma üyeliğini gösterecektir. b-Karar verilirken kişinin örgütün hiyerarşisine dahil olduğuna...11-ilişkin hususlar da delilleriyle ortaya konulmalı, hiyerarşi içindeki yeri ve konumu net bir şekilde belirlenmeli ve bu kapsamda kimlerden talimat alıp, kimlere talimat verdiği delilleriyle ortaya konulmalıdır. Yani, kararda kişinin sadece örgütün esnaf yapılanmasında, ...12-ya da memur yapılanmasında yer aldığı gibi soyut kavramlarla hiyerarşiye dahil olduğu iddia edilmemelidir. c-Sempati, irtibat ve iltisak gibi kavramlar örgüt üyeliği için yeterli değildir. Zira TCK'nın 314. maddesinde örgüt mensubiyeti için kişinin örgüt kurucusu, yöneticisi,13-üyesi, örgüt adına suç işleyeni veya örgüte yardım edeni olması gerektiği belirtilmiştir ve kanunilik ilkesi gereğince, kanunda ceza sebebi olarak düzenlenmeyen "irtibat", "iltisak" ve "sempati" gibi kavramlarla kişilere örgüt üyeliğinden ceza verilmesi mümkün değildir.14-Aksi uygulamalar, suç ve cezada yasallık, idarenin düzenleyici işlemleriyle suç ve ceza koyamaması ve kıyas yasağına aykırı olacaktır. Ülkemizin bir an evvel normalleşmeye ihtiyacı vardır ve bu hukuk içinde olmalıdır. Uluslararası hukuka bırakmanın kimseye faydası yoktur.15-Hukuk içinde değerlendirmelerimi, görüşlerimi ısrarla paylaşacağım ve hiçbir koşulda üslubumu bozmayacak, usule riayet edeceğim. Görüşlerimizde yanlışlar olabilir ama farklı görüşlerin senteziyle daha doğruya ulaşacağımıza eminim. @adalet_bakanlik @abdulhamitgul @AYMBASKANLIGI