Oncelikle buradan Lise hazırlıkta beni ingilizceden soğutan İngilizce hocama selamlarımı iletiyorum. Kendisi menopoza girmemiş bir kadın olsaydı ve bize derslerde çocuklarını, kocasını anlatacağına biraz ingilizce anlatsaydı belki de şuan daha farklı bir noktada olabilirdim. Onun yuzunden super lisede başlayan kariyerim duz lisede son buldu. Sırf ingilizceden nefret ettiğimden makina muhendisliğini turkçe eğitim veren bir universitede okumak zorunda kaldım. Universiteyi bitirdikten sonra hangi yabancı dil kursuna gittiysem iflah olmadım. Bi ara almancaya merak sardım ama altyapı eksikliğinden onu da beceremedim. Askerlik bitti iş aramaya başladım. Ozel sektorde girişimde bulunduğum her kurumda ingilizceyi yuzume vurdular, ittiler, kaktılar. Daha mulakata giremeden onume verdikleri a4 kağıdındaki ingilizce yazıları çevirmemi istediler ben kağıdın diğer yuzunu çevirip iade ettim.
Makina muhendisliğini okumak istemediğimi 2 sınıfta anladım. Beni bu yola iten 2 neden vardı. İç nedenler ve dış nedenler.
1)İç nedenler: Aile İÇİ şiddete maruz kaldım. OSS de ilk denemem başarısızlıkla sonuclanınca 2. denemede biyerlere gitmeye kendimi mecbur hissettim. Aksi takdirde IQ seviyemden şüphe edileceğini düşündüm.
2)Dış nedenler: Yazdığım bolum şehir DIŞIndaydı. Aile yok, baskı yok. Ortamlara akarım, keyfime bakarım düşüncesi hakimdi.
Universitenin daha ilk doneminde "Makina Mühendisliğine Giriş" isimli (kredisiz) dersten kalmam aslında ilahi bir işaretti. Oysaki diğer derslerin hepsini geçmiştim. Birisi bana yanlış yoldasın bu yola girme diyordu ama inatla okuyup 4,5 yılda bolumu bitirdim. Yarım donem fazladan okumama neden olan ders de son sınıf seçmeli bir dersti ve kalmak neredeyse imkansızdı. Sınırları zorlayıp bu dersten, yaz okulunda, üstüne bir de para vererek kalmam ayrı bir durumdu. Eğer o dersi geçseydim belki de o arada askere gidip gelebilirdim.
Universitede okuduğum süre içerisinde kendime hep aynı yalanları soyleyip durdum. İngilizce şart değil, aslan gibisin sana iş mi yok, ozel sektorde herkes sana iş vermek için sıraya girer, üniversite bitsin bi daha SINAVA girmeyeceksin. Universite bittikten sonra askere gittim doner donmez iş aramaya başladım tum kapılar yuzume kapanınca bi shit olmadığımı anladım ve İlk iş hızlandırılmış KPSS kursuna yazıldım ve 3 ay kadar bu SINAVA hazırlandım. Beyin bedavaydı ama kursa ii para odedim. Tabi kitaplara da. Zekalı çocuktum amele olmak istemiyordum. Tüm zekamı kullanarak amele gibi çalıştım ve karşılığında da tam 81 puan aldım :) Baktım devlete de atanamıyorum kahvede batak alanında yüksek lisans yapmaya karar verdim. Artan evlilik baskıları sonucu isyan bayrağını çekerek bi sure sosyal adaletsizlik, işsizlik konularında orda burda atıp tutmaya başladım.
Sonuç olarak sistemde hiçbir şeyi duzeltemeyeceğimi anlayınca aklım biraz başıma geldi. Yaptığım onca hatayı duzeltmenin bir yolunu bulmalıydım, uzunca bir sure sistemde bir açık aradım. Aslında buldum da. Eğer kariyer meraklısı değilsen, evlenmek istiyorsan, devlet güvencesi altında olmak ve aileni geçindirecek kadar bir maaş istiyorsan, daha da onemlisi gerçekten yapabileceğini duşunduğun bir işte çalışmak istiyorsan geriye tek bir yol kalıyordu. Bunun ne olduğunu da nickime bakarak anlayabilirsiniz. Pişmanlıklarınızı geri almanız mumkun değil, umarım siz de kendinize çizeceğiniz yolda (bu noktadan itibaren) emin adımlarla ilerlersiniz. Herkese iyi geceler...
Oncelikle buradan Lise hazırlıkta beni ingilizceden soğutan İngilizce hocama selamlarımı iletiyorum. Kendisi menopoza girmemiş bir kadın olsaydı ve bize derslerde çocuklarını, kocasını anlatacağına biraz ingilizce anlatsaydı belki de şuan daha farklı bir noktada olabilirdim. Onun yuzunden super lisede başlayan kariyerim duz lisede son buldu. Sırf ingilizceden nefret ettiğimden makina muhendisliğini turkçe eğitim veren bir universitede okumak zorunda kaldım. Universiteyi bitirdikten sonra hangi yabancı dil kursuna gittiysem iflah olmadım. Bi ara almancaya merak sardım ama altyapı eksikliğinden onu da beceremedim. Askerlik bitti iş aramaya başladım. Ozel sektorde girişimde bulunduğum her kurumda ingilizceyi yuzume vurdular, ittiler, kaktılar. Daha mulakata giremeden onume verdikleri a4 kağıdındaki ingilizce yazıları çevirmemi istediler ben kağıdın diğer yuzunu çevirip iade ettim.
Makina muhendisliğini okumak istemediğimi 2 sınıfta anladım. Beni bu yola iten 2 neden vardı. İç nedenler ve dış nedenler.
1)İç nedenler: Aile İÇİ şiddete maruz kaldım. OSS de ilk denemem başarısızlıkla sonuclanınca 2. denemede biyerlere gitmeye kendimi mecbur hissettim. Aksi takdirde IQ seviyemden şüphe edileceğini düşündüm.
2)Dış nedenler: Yazdığım bolum şehir DIŞIndaydı. Aile yok, baskı yok. Ortamlara akarım, keyfime bakarım düşüncesi hakimdi.
Universitenin daha ilk doneminde "Makina Mühendisliğine Giriş" isimli (kredisiz) dersten kalmam aslında ilahi bir işaretti. Oysaki diğer derslerin hepsini geçmiştim. Birisi bana yanlış yoldasın bu yola girme diyordu ama inatla okuyup 4,5 yılda bolumu bitirdim. Yarım donem fazladan okumama neden olan ders de son sınıf seçmeli bir dersti ve kalmak neredeyse imkansızdı. Sınırları zorlayıp bu dersten, yaz okulunda, üstüne bir de para vererek kalmam ayrı bir durumdu. Eğer o dersi geçseydim belki de o arada askere gidip gelebilirdim.
Universitede okuduğum süre içerisinde kendime hep aynı yalanları soyleyip durdum. İngilizce şart değil, aslan gibisin sana iş mi yok, ozel sektorde herkes sana iş vermek için sıraya girer, üniversite bitsin bi daha SINAVA girmeyeceksin. Universite bittikten sonra askere gittim doner donmez iş aramaya başladım tum kapılar yuzume kapanınca bi shit olmadığımı anladım ve İlk iş hızlandırılmış KPSS kursuna yazıldım ve 3 ay kadar bu SINAVA hazırlandım. Beyin bedavaydı ama kursa ii para odedim. Tabi kitaplara da. Zekalı çocuktum amele olmak istemiyordum. Tüm zekamı kullanarak amele gibi çalıştım ve karşılığında da tam 81 puan aldım :) Baktım devlete de atanamıyorum kahvede batak alanında yüksek lisans yapmaya karar verdim. Artan evlilik baskıları sonucu isyan bayrağını çekerek bi sure sosyal adaletsizlik, işsizlik konularında orda burda atıp tutmaya başladım.
Sonuç olarak sistemde hiçbir şeyi duzeltemeyeceğimi anlayınca aklım biraz başıma geldi. Yaptığım onca hatayı duzeltmenin bir yolunu bulmalıydım, uzunca bir sure sistemde bir açık aradım. Aslında buldum da. Eğer kariyer meraklısı değilsen, evlenmek istiyorsan, devlet güvencesi altında olmak ve aileni geçindirecek kadar bir maaş istiyorsan, daha da onemlisi gerçekten yapabileceğini duşunduğun bir işte çalışmak istiyorsan geriye tek bir yol kalıyordu. Bunun ne olduğunu da nickime bakarak anlayabilirsiniz. Pişmanlıklarınızı geri almanız mumkun değil, umarım siz de kendinize çizeceğiniz yolda (bu noktadan itibaren) emin adımlarla ilerlersiniz. Herkese iyi geceler...