TATAR RAMAZAN SÜRGÜNDE
OYUNCULAR:
Kadir İnanır - Tatar Ramazan
Hayati Hamzaoğlu - Abdurrahman Çavuş
Esin Moralıoğlu - Zeynep
Yıldırım Gencer - Kirmastılı Dayı
Kazım Kartal - Akseli Ali
Turgut Bağır - Bıçkın Cafer
KAMERA ARKASI
Yönetmen: Melih Gülgen
Yapımcı: Melih Gülgen
Senaryo yazarı: Kerim Korcan eser Safa Önal
Film müzikleri: Ahmet Kaya
KONUSU:
Tatar Ramazan Sürgünde, serinin ikinci ve son filmi. 1992 yapımı olan film, ilk film Tatar Ramazan`ın devamı niteliğindedir. Olaylar gene II. Dünya Savaşı`nın sürdüğü 1942 yılında geçmektedir ve gene Cumhuriyet gazetesinin manşetleriyle açılır. "700 kasaba, 70 vilayet ve 7 düvelde namı söylendi" yazısıyla biter.
Tatar Ramazan sürgüne gelmeden ünü gelmiştir. Bütün hapishanede Tatar Ramazan`ın adaleti koruyup kollayan, güçsüzü ezdirmeyen, mert biri olduğu konuşulmaktadır. Bütün cezaevi Tatar Ramazan`ın gelişini merakla beklemektedir. Sonunda Ramazan gelir ve "Merhaba yarenler, merhaba felaket arkadaşlarım" diyerek hapishane ahalisiyle selamlaşır.
Elbette ki gene koğuş ağası Abdurrahman Çavuş ve yardımcısı Akseli Ali bu durumdan rahatsız olur. En başta Tatar ile iyi geçinmeye çalışırlar, diğer mahpusların üzerine gittikleri gibi gidemezler. Fakat Tatar Ramazan durumu Kirmastılı ile konuşarak anlar, fakat gene de kendini tutmaya çalışır. Bu arada sevgilisi Zeynep de Tatar`ı görmek için hapishaneye gelir fakat Tatar o sırada
"Benim adım Tatar Ramazan, ben bu oyunu bozarım!" diyerek müdürle takıştığından kapalıya atılmıştır. Zeynep de Tatar`ı göremeyince deliye döner en sonunda hapishaneye girerek bağırmaya başlar. En sonunda Tatar da onu duyar ve tam konuşmaya başladıklarında üzerine gelen gardiyanlardan korkan Zeynep kendini yukarı kattan atar ve ölür.
Zeynep`in ölümüyle artık Tatar`ı durduracak bir şey kalmamıştır. Abdurrahman Çavuş`da hapishane bahçesinde Tatar`a meydan okumaktadır. Sonunda Tatar Ramazan, "Gel dedin geldim, Abdurrahman Çavuş" diyerek üstüne yürür Çavuş`un. Bıçaklar çekilir ve sahne başlar. Tatar Ramazan bir hamleyle Abdrruhman Çavuş`u bıçaklar. Çavuş kanlar içinde yere düşer. O anda Tatar Ramazan etrafına dönerek yapılanların aslında mahpuslar için olduğunu söyler,
Herkes Ramazan`a sahip çıkıp "Ben vurdum, biz vurduk" diyerek üstüne kapanır. Yönetim yukardan tehdit edip teslim olmasını ister. O arada elinde bıçağıyla Tatar Ramazan aradan çıkar
ve şöyle der:
UNUTULMAZ REPLİK:
Tatar Ramazan:
-Burada vurulacak birisi vardı, onu da ben vurdum! Benim adım TATAR RAMAZAN gücün varsa gelip alsana!
Unutulmaz Replikler
İnsan bunca zulüm, bunca haksızlık görür de rahat yatabilir mi, o zaman ben de ortaya fırlarım ve adama dur derim. Bu dünyanın hesabı ahirete kalmamalı. ~ Tatar Ramazan'ın hapishane müdürüyle konuştuğu ilk sahne.
Kadın kısmısı adamın bağrına basar gibi topuk vurmalı yere. ~ Abdurrahman Çavuş
Devlet adil olduğu sürece güçlüdür. ~ Tatar Ramazan'ın hapishane müdürüyle konuştuğu ilk sahne.
Koridorları sevdim, ceza istediği kadar uzun olsun, yeter ki koridorlar kısa olmasın, insan bir kere yürümeye durdu muydu her şeyi unutur, nedendir bu? Çünkü volta cezanın törpüsüdür. ~ Ramazan`ın hapishaneye ilk defa girdiği sahne.
Merhaba yarenler, merhaba felaket arkadaşlarım! ~ Tatar Ramazan'ın hapishane ahalisiyle selamlaştığı sahne.
Ben köpeği bile aşağılamam, Allah yaratmış, ama insanların köpekleşmesi beni çıldırtıyor. ~ Abdurrahman Çavuş ve Akseli ile volta atarken.
Kanun vardır kırbaç gibi, kanun vardır sütlaç gibi. Adamına göre. ~ Abdurrahman Çavuş.
Ben hasmımı hiçbir zaman küçümsemem. ~ Ramazan, Kirmastılı ile konuşurken.
Senden esaslı bir bıçak istiyorum, hasmıma sallayınca dönmeyen cinsten olmalı. Çünkü ben, adama bıçağı iki kere sallamam! ~ Tatar Ramazan, Kirmastılı'ya söylüyor.
Siz beni resimlerdeki mahkumlarla karıştırıyorsunuz müdür bey, benim adım Tatar Ramazan, ben bu oyunu bozarım! ~ Tatar Ramazan'ın hapishane müdürüyle konuştuğu sahne.
Osmanoğlu kazan kaynatmış, Ali koca padişah askere yemek ulaştırmış, işin aslı lokmadır lokma. ~ Abdurrahman Çavuş.
Burada vurulacak birisi vardı, onu da ben vurdum! Benim adım TATAR RAMAZAN gücün varsa gelip alsana!
~ Son sahne.
Adamı yüzüne karşı methetmezler.
~ Tatar Ramazan'ın koğuşa girdiği sahne.
Bir ekmeği beraber bölüşerek yemektir hüner. ~ Tatar Ramazan koğuş ahalisine yemek yerken söylüyor.
TATAR RAMAZAN SÜRGÜNDE
OYUNCULAR:
Kadir İnanır - Tatar Ramazan
Hayati Hamzaoğlu - Abdurrahman Çavuş
Esin Moralıoğlu - Zeynep
Yıldırım Gencer - Kirmastılı Dayı
Kazım Kartal - Akseli Ali
Turgut Bağır - Bıçkın Cafer
KAMERA ARKASI
Yönetmen: Melih Gülgen
Yapımcı: Melih Gülgen
Senaryo yazarı: Kerim Korcan eser Safa Önal
Film müzikleri: Ahmet Kaya
KONUSU:
Tatar Ramazan Sürgünde, serinin ikinci ve son filmi. 1992 yapımı olan film, ilk film Tatar Ramazan`ın devamı niteliğindedir. Olaylar gene II. Dünya Savaşı`nın sürdüğü 1942 yılında geçmektedir ve gene Cumhuriyet gazetesinin manşetleriyle açılır. "700 kasaba, 70 vilayet ve 7 düvelde namı söylendi" yazısıyla biter.
Tatar Ramazan sürgüne gelmeden ünü gelmiştir. Bütün hapishanede Tatar Ramazan`ın adaleti koruyup kollayan, güçsüzü ezdirmeyen, mert biri olduğu konuşulmaktadır. Bütün cezaevi Tatar Ramazan`ın gelişini merakla beklemektedir. Sonunda Ramazan gelir ve "Merhaba yarenler, merhaba felaket arkadaşlarım" diyerek hapishane ahalisiyle selamlaşır.
Elbette ki gene koğuş ağası Abdurrahman Çavuş ve yardımcısı Akseli Ali bu durumdan rahatsız olur. En başta Tatar ile iyi geçinmeye çalışırlar, diğer mahpusların üzerine gittikleri gibi gidemezler. Fakat Tatar Ramazan durumu Kirmastılı ile konuşarak anlar, fakat gene de kendini tutmaya çalışır. Bu arada sevgilisi Zeynep de Tatar`ı görmek için hapishaneye gelir fakat Tatar o sırada
"Benim adım Tatar Ramazan, ben bu oyunu bozarım!" diyerek müdürle takıştığından kapalıya atılmıştır. Zeynep de Tatar`ı göremeyince deliye döner en sonunda hapishaneye girerek bağırmaya başlar. En sonunda Tatar da onu duyar ve tam konuşmaya başladıklarında üzerine gelen gardiyanlardan korkan Zeynep kendini yukarı kattan atar ve ölür.
Zeynep`in ölümüyle artık Tatar`ı durduracak bir şey kalmamıştır. Abdurrahman Çavuş`da hapishane bahçesinde Tatar`a meydan okumaktadır. Sonunda Tatar Ramazan, "Gel dedin geldim, Abdurrahman Çavuş" diyerek üstüne yürür Çavuş`un. Bıçaklar çekilir ve sahne başlar. Tatar Ramazan bir hamleyle Abdrruhman Çavuş`u bıçaklar. Çavuş kanlar içinde yere düşer. O anda Tatar Ramazan etrafına dönerek yapılanların aslında mahpuslar için olduğunu söyler,
Herkes Ramazan`a sahip çıkıp "Ben vurdum, biz vurduk" diyerek üstüne kapanır. Yönetim yukardan tehdit edip teslim olmasını ister. O arada elinde bıçağıyla Tatar Ramazan aradan çıkar
ve şöyle der:
UNUTULMAZ REPLİK:
Tatar Ramazan:
-Burada vurulacak birisi vardı, onu da ben vurdum! Benim adım TATAR RAMAZAN gücün varsa gelip alsana!
Unutulmaz Replikler
İnsan bunca zulüm, bunca haksızlık görür de rahat yatabilir mi, o zaman ben de ortaya fırlarım ve adama dur derim. Bu dünyanın hesabı ahirete kalmamalı. ~ Tatar Ramazan'ın hapishane müdürüyle konuştuğu ilk sahne.
Kadın kısmısı adamın bağrına basar gibi topuk vurmalı yere. ~ Abdurrahman Çavuş
Devlet adil olduğu sürece güçlüdür. ~ Tatar Ramazan'ın hapishane müdürüyle konuştuğu ilk sahne.
Koridorları sevdim, ceza istediği kadar uzun olsun, yeter ki koridorlar kısa olmasın, insan bir kere yürümeye durdu muydu her şeyi unutur, nedendir bu? Çünkü volta cezanın törpüsüdür. ~ Ramazan`ın hapishaneye ilk defa girdiği sahne.
Merhaba yarenler, merhaba felaket arkadaşlarım! ~ Tatar Ramazan'ın hapishane ahalisiyle selamlaştığı sahne.
Ben köpeği bile aşağılamam, Allah yaratmış, ama insanların köpekleşmesi beni çıldırtıyor. ~ Abdurrahman Çavuş ve Akseli ile volta atarken.
Kanun vardır kırbaç gibi, kanun vardır sütlaç gibi. Adamına göre. ~ Abdurrahman Çavuş.
Ben hasmımı hiçbir zaman küçümsemem. ~ Ramazan, Kirmastılı ile konuşurken.
Senden esaslı bir bıçak istiyorum, hasmıma sallayınca dönmeyen cinsten olmalı. Çünkü ben, adama bıçağı iki kere sallamam! ~ Tatar Ramazan, Kirmastılı'ya söylüyor.
Siz beni resimlerdeki mahkumlarla karıştırıyorsunuz müdür bey, benim adım Tatar Ramazan, ben bu oyunu bozarım! ~ Tatar Ramazan'ın hapishane müdürüyle konuştuğu sahne.
Osmanoğlu kazan kaynatmış, Ali koca padişah askere yemek ulaştırmış, işin aslı lokmadır lokma. ~ Abdurrahman Çavuş.
Burada vurulacak birisi vardı, onu da ben vurdum! Benim adım TATAR RAMAZAN gücün varsa gelip alsana!
~ Son sahne.
Adamı yüzüne karşı methetmezler.
~ Tatar Ramazan'ın koğuşa girdiği sahne.
Bir ekmeği beraber bölüşerek yemektir hüner. ~ Tatar Ramazan koğuş ahalisine yemek yerken söylüyor.