Editörler : E.Kayı Han
«567891011121314151617

seyit.ozkan
Kapalı
13 Kasım 2014 22:47

Bu forumda yazılanları baştan sona okudum,dile getirilen en belirgin husus HAGB'ninde devlet kurumlarına geçişte bir engel teşkil ettiği yönünde ki GBT olgusu bu durumun en büyük oyuncusu,öyle ki polise adres sormak için dahi gitsek fişleniyoruz.Suç kayıtlarına ulaşmak anlamında teknolojiden azami düzeyde faydalanıyoruz ancak GBT olgusunun ne kadar çağdışı bir uygulama olduğu işimize gelmiyor.Bu sayede HAGB aldığımızdan cinayetten yargılanıp hapis yatan ile aynı kefeye konuyoruz,kaldı ki burada sözü edilen hakimlik,savcılık,müfettişlik,avukatlık gibi elit bir meslek grubu değil sonderece sıradan bir meslek grubu olan İKM lik yani eski adıyla gardiyanlık ancak devlet burda bile ben suçlu olarak yakalayıp HAGB verdiğim bir adama üstüneüstlük hapishanemi açıp gardiyan üniformasını giydirip içeri tıktığım mahkumların çobanlığını yaptıramam şeklinde engel olmaya çalışıyor.Öyle ki sıradan bir meslek grubuda olsa sözkonusu gardiyanlık yani birsürü azılı katili,caniyi,hırsızı,gaspçıyı elinde copunla hizaya sokman bekleniyor,ama sen HAGB almışsın,devlet suçlu olarak kabul edip fişlemiş,sicilin bozuk,yani devlet için her an bir potansiyelsin,bu durumda gardiyan olursan hapishanelerdeki birsürü katili,caniyi,gaspçıyı ve hırsızı elinde copunla hizaya sokmak yerine belindeki anahtarları dahi teslim ederek dışarı çıkmalarına sebep olup toplum için büyük bir felakete sebep olabilirsin o bakımdan devlet bu riski göze alamaz.Polislik içinde aynı şey sözkonusu,sonuçta gardiyanda içerinin polisi.


shiftmn
Kapalı
14 Kasım 2014 11:22

ben ilk cümlelerine katılabilirim fakat öyle çoban felan kelimeleri yakışmıyor. Kaldı ki hagb suçu almış bir sürü üst düzey bürokrat var. HAGB ayrıca tck'ya ankara belediye başkanına ait bir dava söz konusu olduktan sonra girmişti hatırlayın :)

geçen senelerde bir haber vardı medyada hırsız dolandırıcı gibi suçlardan hüküm giyenlerin milletvekili bakan olabildiğini ama fişleme yüzünden en basit bir memuriyete bile girmenin imkansız olduğunu ...

dünyanın başka bir yerinde böyle bir devletin olduğuna inanmıyorum.

seyit.ozkan, 9 yıl önce

Bu forumda yazılanları baştan sona okudum,dile getirilen en belirgin husus HAGB'ninde devlet kurumlarına geçişte bir engel teşkil ettiği yönünde ki GBT olgusu bu durumun en büyük oyuncusu,öyle ki polise adres sormak için dahi gitsek fişleniyoruz.Suç kayıtlarına ulaşmak anlamında teknolojiden azami düzeyde faydalanıyoruz ancak GBT olgusunun ne kadar çağdışı bir uygulama olduğu işimize gelmiyor.Bu sayede HAGB aldığımızdan cinayetten yargılanıp hapis yatan ile aynı kefeye konuyoruz,kaldı ki burada sözü edilen hakimlik,savcılık,müfettişlik,avukatlık gibi elit bir meslek grubu değil sonderece sıradan bir meslek grubu olan İKM lik yani eski adıyla gardiyanlık ancak devlet burda bile ben suçlu olarak yakalayıp HAGB verdiğim bir adama üstüneüstlük hapishanemi açıp gardiyan üniformasını giydirip içeri tıktığım mahkumların çobanlığını yaptıramam şeklinde engel olmaya çalışıyor.Öyle ki sıradan bir meslek grubuda olsa sözkonusu gardiyanlık yani birsürü azılı katili,caniyi,hırsızı,gaspçıyı elinde copunla hizaya sokman bekleniyor,ama sen HAGB almışsın,devlet suçlu olarak kabul edip fişlemiş,sicilin bozuk,yani devlet için her an bir potansiyelsin,bu durumda gardiyan olursan hapishanelerdeki birsürü katili,caniyi,gaspçıyı ve hırsızı elinde copunla hizaya sokmak yerine belindeki anahtarları dahi teslim ederek dışarı çıkmalarına sebep olup toplum için büyük bir felakete sebep olabilirsin o bakımdan devlet bu riski göze alamaz.Polislik içinde aynı şey sözkonusu,sonuçta gardiyanda içerinin polisi.


akıllı232
Genel Müdür
14 Kasım 2014 18:06

arkadaşlar ikm hagb tamamıylan içeriğine bakıyorlar bir sürü hagb tanıyorum elenmedi evet elenenlerde çok oldu bir hırsz gasp vb hagb yiyenler bence de alınmasın ama diğer suçlar engel değil olmamalı


seyit.ozkan
Kapalı
14 Kasım 2014 20:32

Evet çoban tabirini kullanmamalıydım.Aynen gardiyanlık sıradan bir meslek olarak gözüksede sorumluluğu oldukça fazla.GBT olgusu günümüz Türkiyesine hiç yakışmıyor,HAGB aldık diye en ufak şeylerimiz dahi GBT lerde iğneden ipliğe kadar çıkıyor.Bu GBT durumu yüzünden kamu kurumlarında pekçok fırsat elimizden alındığı gibi özel sektörde hatta bulunduğumuz her mecliste dahi bizim için sorun olabilecek düzeyde,hiçbirşeyden haberiniz yok,iş sadece adliyelerden alınan sabıka belgeleriyle bitmiyor,önceki yazılarımda da değindiğim gibi patronumuzun,müdürümüzün,iş arkadaşımızın hatta bir yakınımızın polis tanıdığının olması yetiyor,bizimle ilgili bilgilere ulaşabilmesi açısından.Düşünün geçen gün küçük bir sorun yüzünden bilmem neresinde bir polis merkezine mağdur olarak gidiyorum ifademi alan bir polis memurunun ilk icraati GBT me girmek oluyor ve 1 yıl önceki basit bir suç yüzünden almış olduğum HAGB kararı şıp diye ortaya çıkıyor,öyleki iş bir suç kaydı yüzünden mağdur olma hakkım dahi olmayacak düzeye geliyor,bu durumda suç kaydımı gören polis mağduriyetimi bile değerlendirmek istemez.Ona bakarsanız herşey usulsüz,usulsüz olmayan birşey var mı? HAGB lerin GBT lere işlenmeside bir usulsüzlük hatta suçlanışımız,hakkımızda yapılan işlemler,yargılanışımız,aldığımız HAGB lerinde usule uygun olduğu tartışılır(en azından kendi durumum açısından) Yargı ve adalet sistemi deseniz iyice berbatlaşmış,devlet hakim ve savcıların maaşlarına zam yapıyor,okulu yeni bitirmiş daha sağını solunu solunu bilmeyen,adliye tozunu henüz yutmamış bir savcı adayı 5000 TL nin üzerinde maaşla işe başlıyor,böyle bir durumda neyin doğru düzgün olmasını bekleyebilirsiniz.Ancak herşeyde olduğu gibi günah keçisi bizler oluyoruz.


ufuk0606
Aday Memur
23 Kasım 2014 17:21

bunda 4,5 yıl önce basit yaralama suçundan 5 ay hapis oda 3000 tl paraya çevrilmişti enson hagb kara


ufuk0606
Aday Memur
24 Kasım 2014 18:16

bundan 4,5 yıl önce basit yaralama suçundan 5 ay hapis oda 3000 tl paraya çevrilmişti en son hagb kararı çıkmıştı.ama maalesef benimle çok uğraşan sürekli tektit eden biri yüzünden tekrar basit yaralamadan 2,5 ay hapis oda 1500 tl ye çevrili kesin ceza aldım.mahkeme hagb kararını ilgili mahkemeye gönderip değerlendirilmesine karar verdi.sizce sonuç ne olur memuriyetime bir sakıncası olurmu.saygılar.


seyit.ozkan
Kapalı
24 Kasım 2014 20:13

Bu başlıktaki tüm yorumları incelemiş bir kişi olarak diyebilirim ki keşke herşey söylenildiği gibi olmuş olsaydı.

Genel bir değerlendirme yapmak gerekirse,örneğin şarkıcı Deniz Seki'nin tutuklanışına hiç üzülmedim,aksine çok sevindim.3,5 yıl hapis cezası dahi böylelerine az,keşke hiç hapisten çıkamasa ancak yadırgadığım tek nokta konunun tamamen siyasi oluşu yani Seki gibi elleri kelepçelenip hapse konulması gereken onbinlerce kişi varken sadece Seki ile uğraşılması.Ona bakarsanız toplumda ve medyada yüzlerine aşina olduğumuz nice isimler sahiden tertemiz mi? Üstelik bu isimlerin neler yaptığıda gün gibi ortada! Öyle ki ipliği pazara çıkartılması gereken nice isimler varken neden sadece Deniz Seki? Sonuçta bu ve bunun gibi pekçok soruyuda sormak mümkün.Seki'nin en büyük şanssızlığı devletle iyi ilişkiler içine girememiş oluşu yoksa kendisinin binbir pisliğe bulaştığı bir gerçek.Kaldı ki bizler Deniz Seki'nin işlediği suçları hatta şahsımıza yönelik bir suç işlemiş olsaydı dahi sıradan bir vatandaş olarak görüntüleyip,belgeleyip adli mercilere deşifre etmiş olsak değerlendirme konusu dahi yapılmazdı,hatta suçlanan bizler olurduk.Şimdi böyle bir duruma adalet yerini buldu değil ancak su testisi su yolunda kırıldı ya da büyük balık küçük balığı yuttu şeklinde yorum getirilebilir.

Türkiye'nin durumu zaten ortada anlatmaya gerek dahi yok,bu ülkede icabında bir kişi için dahi yasalar değiştiriliyor,yani size ayrı,bize ayrı,onlara ayrı deyip hal böyle oluncada birtakım şeylerin takdir edersiniz ki çivisi çıkıyor.Eğer biryerde sağlam bir yönetim ve adalet yoksa birtakım çatlaklar oluşur,kaos başlar.

Burdan hareketle bazı konulara yönelik eleştiriler ve yorumlar yapılacaksa bazı ayrıntılarda dikkate alınarak yapılmalı.


shiftmn
Kapalı
26 Kasım 2014 04:29

yaptığın kıyas konuyla ilgili bağımsız olmuş .

Bu 10 yılda şunu öğrendik. Yasa koyucu kanun tekliflerini kişiye yönelik çıkartıyor. Kanun çıkmasına vesile olan kişi çıkan yasadan yararlanıyor hatta yasa koyucunun çerçevesinde kalan herkes yararlanıyor bunun dışındakiler ise yararlanamıyor.

HAGB kavramı ankara belediye başkanı adıyla anılmaktadır. Zaten o şahsa yönelik çıktığı düzenleme tarihi itibariylede anlaşılmaktadır. Şimdi o şahsın ve siyasi eğiliminin olduğu kesimden isen HAGB danışman bile olmana engel değil. Variz örnekleri var hem polis fakültesi sınavlarında hem pomemde hem idari ve adli hakimlik sınavlarında. Suçun işleniş yönü ne olursa olsun bu bahsi geçen çerçeveden referanslı isen hiç bir engel yok.

Fakaat bizler gibi sadece sınava gireyim nasip varsa olur diyerek kazanmış ve hakkınızda öyle ya da böyle ister buna hakimin iş güzarlığı deyin ister hakimin iş yükünden kurtulmaya çalışması deyin hakkınızda verilmiş hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı varsa afedersiniz ama belediyede çöpçü bile olamıyorsunuz.

Kanunlar açık şekilde ortada yönetmelikte ortada. Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasına dayandırılan haksız uygulamalar var fakat bu yönetmeliğin bahsettiği adli sicil kaydı meselesini yine Adli Sicil Yasası düzenlemekte olduğunu hep göz ardı ediyorlar.

Yani müridiysen zalimin şu fani dünyada var bir kısmetin. Fakat böyle bir alıntı yapmak ile memnun kalmamakla beraber bu zalimlerin akibetinin ateş olduğu, dünyanın bir sınanma alanı kılındığını bu alanda kiminin dünyalığını istediğini ve ona dünyalığının fazlasıyla verileceğini ama kiminin ise ahireti ve dünyayı istediğini bunun daha hayırlı kılındığı bildirilmiştir.

Ne diyelim adalet terazileri sapmış gözlerinde ki bezi fileli yapmış olan kurum utansın.

seyit.ozkan, 9 yıl önce

Bu başlıktaki tüm yorumları incelemiş bir kişi olarak diyebilirim ki keşke herşey söylenildiği gibi olmuş olsaydı.

Genel bir değerlendirme yapmak gerekirse,örneğin şarkıcı Deniz Seki'nin tutuklanışına hiç üzülmedim,aksine çok sevindim.3,5 yıl hapis cezası dahi böylelerine az,keşke hiç hapisten çıkamasa ancak yadırgadığım tek nokta konunun tamamen siyasi oluşu yani Seki gibi elleri kelepçelenip hapse konulması gereken onbinlerce kişi varken sadece Seki ile uğraşılması.Ona bakarsanız toplumda ve medyada yüzlerine aşina olduğumuz nice isimler sahiden tertemiz mi? Üstelik bu isimlerin neler yaptığıda gün gibi ortada! Öyle ki ipliği pazara çıkartılması gereken nice isimler varken neden sadece Deniz Seki? Sonuçta bu ve bunun gibi pekçok soruyuda sormak mümkün.Seki'nin en büyük şanssızlığı devletle iyi ilişkiler içine girememiş oluşu yoksa kendisinin binbir pisliğe bulaştığı bir gerçek.Kaldı ki bizler Deniz Seki'nin işlediği suçları hatta şahsımıza yönelik bir suç işlemiş olsaydı dahi sıradan bir vatandaş olarak görüntüleyip,belgeleyip adli mercilere deşifre etmiş olsak değerlendirme konusu dahi yapılmazdı,hatta suçlanan bizler olurduk.Şimdi böyle bir duruma adalet yerini buldu değil ancak su testisi su yolunda kırıldı ya da büyük balık küçük balığı yuttu şeklinde yorum getirilebilir.

Türkiye'nin durumu zaten ortada anlatmaya gerek dahi yok,bu ülkede icabında bir kişi için dahi yasalar değiştiriliyor,yani size ayrı,bize ayrı,onlara ayrı deyip hal böyle oluncada birtakım şeylerin takdir edersiniz ki çivisi çıkıyor.Eğer biryerde sağlam bir yönetim ve adalet yoksa birtakım çatlaklar oluşur,kaos başlar.

Burdan hareketle bazı konulara yönelik eleştiriler ve yorumlar yapılacaksa bazı ayrıntılarda dikkate alınarak yapılmalı.


seyit.ozkan
Kapalı
26 Kasım 2014 20:51

Aslında pekde bağımsız sayılmaz,ancak oldukça derin bir düşünce içinde bulundum.Birbakıma da içinde karşılaştığımız haksız durumlara yönelik değerlendirmede yaptım denebilir.Yargılandığımız HAGB ler,GBT kayıtları hep içinde bulunduğumuz durumun sonuçları.

Örneğin yolumuzu kesen sıradan bir polis memuruna kimliğimizi istediğinde nedenini kibar bir dille dahi sorsak durum görevli polise mukavemetten yargılanmaya kadar gidebiliyor ancak polis memuru ortada hiçbir gerekçe yokken seni kelepçeleyip nezarethaneye koyduğunda bile görevini yapmış kabul ediliyor.İşte Türkiye'deki devlet olgusunun ayrıcalığını sizde pekala biliyorsunuz.

Ülkemizde devlet anlayışı ezelden beridir değişik bir yapıdadır.Sonuçta devlet babadır,canının istediğini döverde,vururda,asarda,keserde karşı koyamazsın,boyun eğmek zorundasın,ama şu da vardır ki baba aynı zamanda ekmek verir,aş verir,devlet baba olunca onu bile esirger.Neden ABD gibi Avrupa gibi olamadığımız apaçık ortada.

Bir ülkede ekonomininde,zenginliğinde,kalkınmanında,gelişmişliğinde,refahında temelinde iyi bir yönetim ve sağlam bir adalet anlayışı yatar.

shiftmn, 9 yıl önce

yaptığın kıyas konuyla ilgili bağımsız olmuş .

Bu 10 yılda şunu öğrendik. Yasa koyucu kanun tekliflerini kişiye yönelik çıkartıyor. Kanun çıkmasına vesile olan kişi çıkan yasadan yararlanıyor hatta yasa koyucunun çerçevesinde kalan herkes yararlanıyor bunun dışındakiler ise yararlanamıyor.

HAGB kavramı ankara belediye başkanı adıyla anılmaktadır. Zaten o şahsa yönelik çıktığı düzenleme tarihi itibariylede anlaşılmaktadır. Şimdi o şahsın ve siyasi eğiliminin olduğu kesimden isen HAGB danışman bile olmana engel değil. Variz örnekleri var hem polis fakültesi sınavlarında hem pomemde hem idari ve adli hakimlik sınavlarında. Suçun işleniş yönü ne olursa olsun bu bahsi geçen çerçeveden referanslı isen hiç bir engel yok.

Fakaat bizler gibi sadece sınava gireyim nasip varsa olur diyerek kazanmış ve hakkınızda öyle ya da böyle ister buna hakimin iş güzarlığı deyin ister hakimin iş yükünden kurtulmaya çalışması deyin hakkınızda verilmiş hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı varsa afedersiniz ama belediyede çöpçü bile olamıyorsunuz.

Kanunlar açık şekilde ortada yönetmelikte ortada. Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasına dayandırılan haksız uygulamalar var fakat bu yönetmeliğin bahsettiği adli sicil kaydı meselesini yine Adli Sicil Yasası düzenlemekte olduğunu hep göz ardı ediyorlar.

Yani müridiysen zalimin şu fani dünyada var bir kısmetin. Fakat böyle bir alıntı yapmak ile memnun kalmamakla beraber bu zalimlerin akibetinin ateş olduğu, dünyanın bir sınanma alanı kılındığını bu alanda kiminin dünyalığını istediğini ve ona dünyalığının fazlasıyla verileceğini ama kiminin ise ahireti ve dünyayı istediğini bunun daha hayırlı kılındığı bildirilmiştir.

Ne diyelim adalet terazileri sapmış gözlerinde ki bezi fileli yapmış olan kurum utansın.


blueandred1982
Aday Memur
27 Kasım 2014 14:25

Arkadaşlar sizlerinde fikirlerini almak istiyorum.

Daha önceden bir çok kişiye sordum sıkıntı olmayacağını söyleselerde aklımda yine soru işaretleri ve tedirginlikten kurtulamıyorum.

Soruma gelecek olursak, 4 5 yıl önce TALİ KUSURLU olduğum trafik kazası sonucunda "Taksirle ölüme neden olma" dan Hagb kararı verildi. Karşı taraf şikayetçi olmadı. Kaza da Asli Kusurlu olan karşı taraf.

Bu karar memuriyete engelmidir. Kanunlarda KASITLI VE YÜZKIZARTICI suçların engel olduğun dan bahsediyor. Yani Taksirli suçların her nevi olursa olsun engel olmayacağı anlamını çıkarabilirmiyiz. Sorumu mağrur görün beynimi kemiriyor artık. Cevap layan arkadaşlara teşekkür ediyorum.


İbn i Farabi
Kapalı
27 Kasım 2014 19:16

merhaba öncelikle sizin sorunuza cevap alabilmem için birkaç soru sormam lazım hagb kararı verilirken size kaç ay veya yıl verdiler ?

hagb devlet memurluğuna engel deği̇ldi̇r/yüz kizartici suçlar hari̇ç

hagb pmyo ve tsk^'da sikinti oluyor

hagb i̇km^^de sikinti olmuyor

hagb var ve si̇zi̇ komi̇syon eledi̇ / i̇km / i̇çi̇n söylüyorum dava açip kazanabi̇li̇rsi̇ni̇z.

ayrica si̇zi̇n hagb 5 sene önce olmuş 5 sene i̇çi̇nde deneti̇mli̇ serbestli̇ği̇ni̇zi̇n dolmasi lazim

uyap'tan davanizi sorgulayin

adli̇yeden arşi̇v ve si̇ci̇l kaydi alin bi̇r bakin temi̇z mi̇ deği̇l mi̇

si̇zi̇n dava karşi taraf şi̇kayetçi̇ olmadiği i̇çi̇n kamu davasina dönmüş olabi̇li̇r.

şunu beli̇rtmek i̇steri̇m i̇çi̇ni̇z rahat olsun memurluğa engel deği̇ldi̇r hagb.

blueandred1982, 9 yıl önce

Arkadaşlar sizlerinde fikirlerini almak istiyorum.

Daha önceden bir çok kişiye sordum sıkıntı olmayacağını söyleselerde aklımda yine soru işaretleri ve tedirginlikten kurtulamıyorum.

Soruma gelecek olursak, 4 5 yıl önce TALİ KUSURLU olduğum trafik kazası sonucunda "Taksirle ölüme neden olma" dan Hagb kararı verildi. Karşı taraf şikayetçi olmadı. Kaza da Asli Kusurlu olan karşı taraf.

Bu karar memuriyete engelmidir. Kanunlarda KASITLI VE YÜZKIZARTICI suçların engel olduğun dan bahsediyor. Yani Taksirli suçların her nevi olursa olsun engel olmayacağı anlamını çıkarabilirmiyiz. Sorumu mağrur görün beynimi kemiriyor artık. Cevap layan arkadaşlara teşekkür ediyorum.


blueandred1982
Aday Memur
27 Kasım 2014 21:13

1 yıl 6 ay verildi fakat taksirli bi olay.

Trafik kazası 5 yıl önce oldu fakat karar 1 yıl önce çıktı. Karar dan sonra başlıyor diye biliyorum 5 yıllık süreç.( yanlışım varsa düzeltin )

Uyapta; karar çıktıktan sonra dava görünmüyor.

Adli sicil ve arşiv kaydında görünmüyor. Bu arada Adli vaka olarak bu Trafik kazası dışında hiç bir olayım olmadı. Sicilim temiz yani.

Şikayetçi yok tu kamu davasına döndü. Söylediğim gibi ASLİ kusurlu karşı taraf.

Katiplik girmek için sormuştum. Adalet Bakanlığı İKM lerde HAGB lerin içeriğine bakıyormuş. Benim içerik ise taksirli. HAGB verilmesiydi bile Taksirli olması sebebiyle sorun çıkmayacağını söylediler. DMK da bu şekilde olduğunu vs söylediler. Bu konuda bilgisi olan Avukat, Savcı ve Bakanlıkta bazı çalışanlar. Yine de ürküyorum o yüzden buraya da yazmak istedim.

İbn i Farabi, 9 yıl önce

merhaba öncelikle sizin sorunuza cevap alabilmem için birkaç soru sormam lazım hagb kararı verilirken size kaç ay veya yıl verdiler ?

hagb devlet memurluğuna engel deği̇ldi̇r/yüz kizartici suçlar hari̇ç

hagb pmyo ve tsk^'da sikinti oluyor

hagb i̇km^^de sikinti olmuyor

hagb var ve si̇zi̇ komi̇syon eledi̇ / i̇km / i̇çi̇n söylüyorum dava açip kazanabi̇li̇rsi̇ni̇z.

ayrica si̇zi̇n hagb 5 sene önce olmuş 5 sene i̇çi̇nde deneti̇mli̇ serbestli̇ği̇ni̇zi̇n dolmasi lazim

uyap'tan davanizi sorgulayin

adli̇yeden arşi̇v ve si̇ci̇l kaydi alin bi̇r bakin temi̇z mi̇ deği̇l mi̇

si̇zi̇n dava karşi taraf şi̇kayetçi̇ olmadiği i̇çi̇n kamu davasina dönmüş olabi̇li̇r.

şunu beli̇rtmek i̇steri̇m i̇çi̇ni̇z rahat olsun memurluğa engel deği̇ldi̇r hagb.


fselvioglu
Aday Memur
27 Kasım 2014 22:48

arkadaşlar herkese iyi akşamlar diliyorum ve yarın için hayırlı cumalar :) Benim konuyla ilgili bir sorum olacaktı, inşallah bilginizle bu çaresiz kardeşinize yol gösterebilirsiniz. Arkadaşlar ben geçen sene 14 şubatta 300 güne denk gelen adli para cezası aldım. Ben haklıydım ama ceza verildi muhabbetine girmeyeceğim, bana verilen bu ceza sicilim daha önce olduğu için temiz 5 yıl HAGB olarak ertelendi. Basit yaralama suçundandı. Pmyo denedim ama olmadı. İkm için bi sorun teşkil eder mi acaba yardımcı olabilecek birisi var mıdır buralarda? :) teşekkür ederim herkese


shiftmn
Kapalı
28 Kasım 2014 00:00

Adalet bakanlığı HAGB'nin içeriğine bakıyor kelimesine katılmıyorum. Bir çok örnek verebilirim. Hadi vereyim hava da kalmasın.

Memurla tartıştığı için hakkında hakaret davası açılmış bir kişinin ki söylediği laf " ali kıran baş kesen misin " açılan davanın sonucu hagb bağlanmış kişinin ataması iptal edilmiş.

Başka vereyim bu sefer hagb değil daha vahim. İdari para cezası almış bir vatandaşın atamasını iptal ettiler.

Hadi hagb'den devam edeyim. Vatandaş yumruk atıyor önce para cezası sonra hagb çevriliyor. Atama iptal ediliyor.

Peki hiç ataması iptal edilmeyen var mı ?

İster inanın ister inanmayın doğu ve güneydoğu illerinin çoğunda atama iptal olmuyor. Hee öyle herkesin değil koçarolar. 17 yaşında kızı kaçıran bir vatandaş yargılanıyor neyse cezayıda alıyor ceza vatandaş pişmandım, seviyordum şuydu derken ala ala 1 yıl 2 ay hapis cezası hagb oluyor ataması iptal olmuyor.

Hırsızlık suçundan hagb alıp göreve başlayan bir vatandaşın la olm sende ne talihsiz adamsın dediğini biliyorum.

Uzatmayalım. Anayasal, Yasal, Kanun, Yönetmeliklere rağmeeen.

Benim yaşadığım, deneyimlediğim ve öğrendiğim kadarıyla garibansan gömerler kemigine kekee


blueandred1982
Aday Memur
28 Kasım 2014 00:24

Peki o zaman HAGB değilde taksirli suç (Trafik Kazası) memuriyete engel mi diye sorayım. DMK da Kasıtlı ve yüzkızartıcı suçların engel olacağı yazıyor. Taksir kavramı 2008 den önce özellik le "Taksirli suçların nevi ne olursa olsun" engel olmayacağı şeklinde idi. Hem taksirli hem Hagb olması sence yine de risklimi.

( Buraya yazmam da ki amaç ileride aynı durumda olabilecek başka arkadaşların bilgilenmesini sağlamak )

shiftmn, 9 yıl önce

Adalet bakanlığı HAGB'nin içeriğine bakıyor kelimesine katılmıyorum. Bir çok örnek verebilirim. Hadi vereyim hava da kalmasın.

Memurla tartıştığı için hakkında hakaret davası açılmış bir kişinin ki söylediği laf " ali kıran baş kesen misin " açılan davanın sonucu hagb bağlanmış kişinin ataması iptal edilmiş.

Başka vereyim bu sefer hagb değil daha vahim. İdari para cezası almış bir vatandaşın atamasını iptal ettiler.

Hadi hagb'den devam edeyim. Vatandaş yumruk atıyor önce para cezası sonra hagb çevriliyor. Atama iptal ediliyor.

Peki hiç ataması iptal edilmeyen var mı ?

İster inanın ister inanmayın doğu ve güneydoğu illerinin çoğunda atama iptal olmuyor. Hee öyle herkesin değil koçarolar. 17 yaşında kızı kaçıran bir vatandaş yargılanıyor neyse cezayıda alıyor ceza vatandaş pişmandım, seviyordum şuydu derken ala ala 1 yıl 2 ay hapis cezası hagb oluyor ataması iptal olmuyor.

Hırsızlık suçundan hagb alıp göreve başlayan bir vatandaşın la olm sende ne talihsiz adamsın dediğini biliyorum.

Uzatmayalım. Anayasal, Yasal, Kanun, Yönetmeliklere rağmeeen.

Benim yaşadığım, deneyimlediğim ve öğrendiğim kadarıyla garibansan gömerler kemigine kekee


blueandred1982
Aday Memur
28 Kasım 2014 00:31

Yazdığın iptaller arasında idari para cezası alıp iptal olan hariç diğerleri kasıtla işlenmiş. Bakanlığın takdir hakkının olduğunu biliyormusun. O an kimse alımda takdir haklarını bu yönde kullanmışlar ne yazık ki. Yani kanun da ki boşluk tan kendi takdir haklarını kullanabiliyorlar.

Taksir de kasıtlı veya yüz kızartıcı değil o yüzden takdir hakkı kullanma gibi bi durum olmayacağını düşünüyorum.

shiftmn, 9 yıl önce

Adalet bakanlığı HAGB'nin içeriğine bakıyor kelimesine katılmıyorum. Bir çok örnek verebilirim. Hadi vereyim hava da kalmasın.

Memurla tartıştığı için hakkında hakaret davası açılmış bir kişinin ki söylediği laf " ali kıran baş kesen misin " açılan davanın sonucu hagb bağlanmış kişinin ataması iptal edilmiş.

Başka vereyim bu sefer hagb değil daha vahim. İdari para cezası almış bir vatandaşın atamasını iptal ettiler.

Hadi hagb'den devam edeyim. Vatandaş yumruk atıyor önce para cezası sonra hagb çevriliyor. Atama iptal ediliyor.

Peki hiç ataması iptal edilmeyen var mı ?

İster inanın ister inanmayın doğu ve güneydoğu illerinin çoğunda atama iptal olmuyor. Hee öyle herkesin değil koçarolar. 17 yaşında kızı kaçıran bir vatandaş yargılanıyor neyse cezayıda alıyor ceza vatandaş pişmandım, seviyordum şuydu derken ala ala 1 yıl 2 ay hapis cezası hagb oluyor ataması iptal olmuyor.

Hırsızlık suçundan hagb alıp göreve başlayan bir vatandaşın la olm sende ne talihsiz adamsın dediğini biliyorum.

Uzatmayalım. Anayasal, Yasal, Kanun, Yönetmeliklere rağmeeen.

Benim yaşadığım, deneyimlediğim ve öğrendiğim kadarıyla garibansan gömerler kemigine kekee


shiftmn
Kapalı
28 Kasım 2014 10:19

idarenin takdir hakkı ile ilgili sürüyle karar ve kanun mevcuttur. Takdir yetkisi toplumun huzur ve barışını bozacak idarelerin kamu oyunda güvenini ve itibarını sarsacak şekilde kullanılamaz.

Şöyle ki anayasanın 70 maddesine göre her türk eşit şartlarda kamu görevine girme hakkına sahiptir. Sen bu yasayı şimdi takdir yetkisi diyerek kaldırıp atamazsın. Sonuçta anayasaya göre T.C. bir hukuk devletidir. Sonuç olarak bir HAGB'li işe başlıyorsa diğer HAGB'lide başlatılmak zorundadır.

Ayrıca ilk kez memur alımında idarenin takdir yetkisi şu şekilde düzenlenmiş olduğunu unutmayın. Düzenlemeyle idare takdirini sınav şartlarını belirleme, sınav şeklini düzenleme ve sınav sonucunu değerlendirilmesi aşamalarında kullanabilir.

Şimdi başvuruda engel gösterilmeyerek, takdir yetkisinin kullanıldığı bir sınavın sonucunda şartlarda belirtilmemesine rağmen başarılı olan adayı eliyorsan bunun adı takdir yetkisi değil, keyif yetkisidir.

Hak getire hayallerimin şuan gerisindeyim. Katipliği kazandığımda maaşımı alıp idari hakimlik sınavına hazırlanacaktım. Bak idari hakimlik sınavına ne kaldı ben aradım hakim ve savcı aday. şubeyi dedim böyle böyle bir halim var ve şimdi bu sınavı kazansam atamam iptal edilir mi ? Cevap vahimdi atama iptal edilmez.


ufuk0606
Aday Memur
28 Kasım 2014 18:34

cevap vercek yokmu?

ufuk0606, 9 yıl önce

bundan 4,5 yıl önce basit yaralama suçundan 5 ay hapis oda 3000 tl paraya çevrilmişti en son hagb kararı çıkmıştı.ama maalesef benimle çok uğraşan sürekli tektit eden biri yüzünden tekrar basit yaralamadan 2,5 ay hapis oda 1500 tl ye çevrili kesin ceza aldım.mahkeme hagb kararını ilgili mahkemeye gönderip değerlendirilmesine karar verdi.sizce sonuç ne olur memuriyetime bir sakıncası olurmu.saygılar.


shiftmn
Kapalı
30 Kasım 2014 01:48

bunu avukata sorman gerek bence


seyit.ozkan
Kapalı
02 Aralık 2014 22:20

Şurdaki tüm yorumları okuyorumda bir arpa boyu yol gidemediğimizi gördükçede üzülüyorum.Sırf HAGB liyiz diye en sıradan devlet kadroları bize kapalıyken gelecek yıl 4000 hakim adayının istihdam edileceğine dair ilanı okuyunca duruma şaşırmamak gerekir.Anlayın ki bu ülkede hakim olabilmek dahi sıradanlaştı,yakında önüne gelene hakimlik savcılık verilecek olduktan sonra durumumuz çok daha vahim,sonuç olarak akıbetimiz kimlerin elinde.

Örneğin hakimlik ile doktorluğu karşılaştırıyorumda,bence doktorluk çok daha profesyonellik,yaratıcılık,engin bir ilmi birikim ve uygulayıcılık gerektiren bir meslek olduğunu anlıyorum oysaki hakimliğin bu ülkede neredeyse operasyon elemanından pek bir farkı kalmadı denebilir,yani sıcacık duruşma salonlarında kürsülere kurularak yumuşacık koltuklara oturarak gerçek dünyadan bihaber şekilde önünde yazılı çizili kanun kitaplarına bakarak bir kişiyi yargılamak çok kolay,sonuçta o kanunların oluşumuna birileri karar veriyor,belirliyor yazıyor çiziyor hakimde bunlara bakarak kişiyi yargılıyor aynı bir kasiyerin bir malı barkoddan okutarak geçirmesi gibi.

Yanlışsam yanlış deyin.

Toplam 334 mesaj
«567891011121314151617

Çok Yazılan Konular

Sözlük

Son Haberler

Editörün Seçimi