Bu ülkede uzman kadroları ne iş yapar?

uzmanların ek gösterge tazminat vesair haklar istemesi derken? kimsenin extra birşey istediğini falan yok. biraz açarsan belki..

senin anlıyacağın bu ülkede uzman olmak varken düz memur kalmak enayiliğin daniskası..

Yazıklar olsun bu düzene.Adam sabah 8.30 aksam 17.00 calısacak.hiçbir sorumluluğu olmayacak.sadece amirinin verdiği işi yapacak, ilave bir katma değeri olmayacak ama kamudaki en klas meslek üyelerinin aldığı maaşı alacak. devir değişecek hepimiz göreceğiz o günleri.

bu neyin kafası la bebe

Devir değiştirmeye gerek yok sınavı kazanıyorsun oluyorsun uzman hepsi bu kadar basit. Survivor tarzında ağır müsabakalar yok yani.

Bir kedi-ciğer durumu sezdim ama neyse:)

Uzman unvanıyla çalışan arkadaşlar çok iyi kumaşa sahiptir. İyi okullardan mezun, kpss-kurum sınavı-mülakat aşamalarını geçerek mesleğe giren. Tez ve/veya sınavla yeterlik sürecinden geçerek uzman unvanını alırlar.

Fakat başlık sahibinin sorusuna cevap vereyim: bazı uzmanlar memurların yaptığı işleri devralarak bazıları gerçekten uzmanlık yapar, yani o işe yeni bir boyut kazandırır, sürekli kendini geliştirir. Ancak çok acıdır ki birçoğu uzman unvanıyla memurluk yapar. (%80i) Çünkü çalışanla çalışmayanın aynı muameleye tabi tutulduğu bir sistemde gerçek manada uzman olmak çok zordur. Ayrıca kurumda uzmanlık nosyonu olmalı ki uzmanlaşma da gerçekleşsin. Uzmanlaşmaya zorlayan bir sebep yoktur. Maalesef kurumların çoğunda günü kurtarma vardır. Uzmanlaşma çok da önemli değildir.

Uzman arkadaşlar gücenmesin. Kaliteli arkadaşlardır fakat birçoğu uzmanlık değil, memurluk yapmakta.

Devletin 4700 tl maaşın karşılığını mutlaka almaya çalışması gerekir. Bu sürecin çok uzun süreceğini sanmıyorum.

Uzman ne yapar : oturur. Bazı kurumlar hariç ki bunlar EPDK,Rekabet Kurulu,SPK gibi ve MB Uzmanları hariç geri kalan devlet tüzel kişiliği altındaki uzmanlar tamamı düz memurdur lakin kamu tüzel kişiliğine haiz kurullarda çalışan uzmanlara düz memur demek cahilliktir şahsi kanaatim.

kamuda nitelikli personel istihdam edebilmek için uzmanlık kadroları çıkarılmış. çalışır, çalışmaz, memur işi yapar vs bunlar çok önemli değil. devlet nitelik istiyor (dil, kpss, kurum sınavı vs. vs.) ve bu niteliğin karşılığı da iyi para olmak zorunda. orta-üst ya da iyi bir üniversiteden mezun kişiler özelde 3-5 sene çalışmanın ardından iyi maaş alır, devlet de nitelikli personel istiyorsa ücret bandı normalden yüksek olmalı. kaldı ki uzmanların işi ilk etapta ve ilersinde (daire başkanlığından müsteşarlığa) temsildir. yani yarın kurumun sorumluluk gerektiren yerlerinde nitelikli eleman istihdam etmek istiyorsanız elinizde nitelikli personel bulunmalı. olayın özü bu kanaatimce.

üstelik uzmanlık sadece bir kısım insanların girebileceği yer değil, isteyen herkes girebilir, engel yok.

Uzman yrd. olmak için eşek gibi çalışan İİBF mezunu, insanların ekmek parası için öldüğü memlekette işe girdikten sonra kendi işini beğenmez oluyor...Ben demiyorum ki kimse eleştirmesin yaptığı işi ama şu var ki işe yeni giren birisi hangi kurum olursa olsun 3-4 yıl kendi kurumunda adam yerine konulmaz. İster dışişleri, ister merkez bankası , ister bilmem ne bakanlığı olsun. ondan sonra buralara kazandık girdik amirlerden fırça yiyoruz, ayak işleri yapıyoruz diye ağlayan cahillere diyorum, ki bu cahillerden birisi de devlet tüzel kişiliği kamu tüzel kişiliği ayrımı yaparak iyice tüy dikiyor. Bu her yerde böyledir kardeşim her işte böyledir. Çalışırsın 4-5 yıl biraz saygın olursun... Otur kitap oku, dil öğren, yüksek lisans yap tutan mı var. Ama hiçbir halt olmadan gelip burada ağlama, yüksekte rüzgar sert eser, yapacak bir şey yok.

6 yıllık uzmanım bu kadar saçma yorum görmedim kardşim eleştirenlere saygısızlık yapman da daha hoş olmuş :D uzmanlık üst kurulda değilse pek düz memurluktan ayrılmıyor bir arkadaşın dediği gibi nitelikli memur oluyorsunuz dil bilen başarılı ve kurumun mülakat sonucunda seçip aldığı uzmanlar aldıkları maaşları sonuna kadar hak ediyor lakin herkesin çalışması da gerekmiyor. Kurumu temsil etme becerisi liyakat ve zeka sahibi herkes uzman olabilir. Üst kurulda çalışan örneğin kamu tüzel kişiliğine sahip EPDK uzmanı yazdığı rapor ile sektörel sorunları bir işletmenin durumunu vs inceler eleştirir düzeltilmesini ister fiyat politikası belirler vs vs MB uzmanı analiz yapar modellemeler çıkartır bunları maliye içişleri vb kurumlarda çalışan uzmanlarla bir tutmamalısınız. Merkez uzmanlığında çalışan kişilerin kırılmalarına gerek de yok yani internetten alışveriş yapan çoğu uzman ortada yani ama çok nitelikli dil bilen gece gündüz okuyan ve fırsat verilse iyi olacak uzmanlarda mevcuttur. Genel tutmayın. hani 4 5 yıl çalışıp saygı gören biri olarak yazıyorum bunları.

EPDK'ya giren adam girer girmez önemli raporlar mı yazıyor? Ben bakanlık çalışanı düz memur vs olur olmaz demedim, uzman yrd. olunca kendini bir halt zannedenlere dedim. İster merkez bankası ister bilmem ne kurumu.. ''Çalışırsın 4-5 yıl biraz saygın olursun dedim'' ben demedim seni o kuruma müsteşar yaparlar, bakan yaparlar yok efendim üst kurullarda çalışanlardan daha niteliksiz olursun diye...

Ben genelleme yaparım kardeşim, bu genellemeden ziyade iş hayatının gerçeğidir o kadar.

Uzman olmuşsun lakin... neyse sen anladın.

Arkadaşlar kimse kusura bakmasın ama bazı çok köklü uzmanlıklar ve AB uzmanlıkları hariç merkezi uzmanlıkların düz memurluktan zerre kadar farkı yoktur.. Evet alınan personel görece kalitelidir.Hatta Ankarada çalışma fikri başka yerlerde çok daha yüksek ücret alabilecek arkadaşları cezbedebilmektedir..Ancak sanmayın ki öyle çok üst düzeydir kalite.. sanmayın ki öyle şakır şakır ingilizce konuşulduğunu,bircoğunda gerekli olduğundan bile şüpheliyim,Ayrıca kişiyi kaliteli yapan biraz da içinde bulunduğu ortamdır.Bir zaman sonra o kalite iyiden iyiye körelmektedir.. 4700 TL maaş mevzusuna gelirsek eğer, bu kısmı anlayamadım, bir lutuf mudur 4700 TL kişi bu maaş seviyesine 10 yılda ancak ulaşabiliyor,tabi yardımcılığı 3 yılda biterse, ya da 4700 TL çok yüksek bir meblağ mıdır ? Şunu diyebilirsiniz, daha çok üretsin.. tamam da ben bireyden birsey beklenmesini doğru bulmuyorum..siz o kişiden faydalanmayı beceremeyen yöneticileri atarsanız kusura bakmayın böyle bir serzenişiniz de olmamalı..

son olarak kamuda maaş dengesizliğinden bahsetmek istiyorum, uzmanlar halihazırda cidden diğer mesleklere göre üstlendikleri sorumluluk ve yaptıkları işler olarak çok iyi maaşlar alıyor. ( yüksek demiyorum diğerleriyle kıyaslıyorum, müfettişlik,hakimlik,kaymakamlık )

hele hele ankara gibi bir şehirde 4000 tl maaş, erken biten mesai, kimisinde lojman olanağı... birçok uzman arkadaşım sosyalleşme manyağı olmuşken, müfettiş rapor yazar, otel odalarında ömrü geçer, kaymakam ilçede her türlü riskle ( baskıyla ) çalışır, hakim..zaten zor iş..

Uzmanlıklarla ilgili meslek yönetmeliklerini incelediğinizde görev tanımlarının daha çok soyut ifadeler çerdiğini görürsünüz. Bu soyut tanımlanan göreve; 1) Uzmanın üretkenliğinden istifade etmeyi bilmeyen özellikle uzmanlıktan bihaber idarecilerin atanması, 2) Görev alanı itibariyle somut çıktısı olmayan görevlerin ifa edilmesi, 3) Görece daha düşük nitelikli yahut meslek taassubunu sahip sıkıntılı idarecilerin atanması, 4) Kurumda uzman istihdam edilmesine rağmen aslında uzmandan uzmanlık beklenmemesi, gibi nedenler eklenince uzmanın zaten kendinden bekleneni yerine getirme şansı kalmıyor. Gerginlik ve sıkıntı istemeyen meslek mensupları da doğal olarak kabuğuna çekiliyor.

Bu tabloya bakıpta uzman ne iş yapar demek ne kadar insaflı bir bakış açısıdır, bu herkesin kendi vicdani meselesidir.. Kamuda çalışan herkes bilir ki sizin yapacağınız, üreteceğiniz iş, amiriminizin ve kurumun vizyonuyla sınırlıdır. Yani bu kadar yanlışlık varken sonuçta ortaya çıkanlardan bir tanesini almak ve bunun mesulü olarak uzmanları göstermektamamen algı bozmaya yöneliktir. Ortada bir yanlış, hata varsa bunun birinci derece sorumlusu ve düzeltecek olan idaredir, idarecilerdir, bunun aslında mağduru olan uzmanlar değildir, yukarıda özetlediğim durumu yaşayan hiçbir uzman "ben yatayım, 5 bin tl maaş alayım" diye düşünmez. İnsanlar üretmek ister, iş geliştirmeye çalışır, uğraşır, zorlar ancak her defasında bir kenara itilirse kendi de o saatten sonra bir tarafını yırtmaz çeker kenara oturur, burada suçlu olan yılmış, kenara çekilmiş o uzman değildir.

Maaş/performans kriterine baktığınızda ise birçok kurumda mesela genel müdür yardımcısı napar, genel müdür napar da 6-7 bin lira maaş alır, bunun sonu yoktur. Denetimin ise ülkemizdeki halini Soma'da olayında çok yalın bir şekilde gördük, tamamen konjonktürel ve kelle almaya yönelik yapılan işler, matbu raporları kopyala yapıştır yapmak, idarenin iyi polisi olmak kimseyi daha üretken kılmıyor maalesef.. Kaymakamların hali zaten işler acısı, yiyip, içip ağırlanıp caka satmaktan ibaret hala gelmiş neredeyse bir kaç ekstrem örnek dışında, verimlilik adına yapılan hiçbirşey yok.. Yani sorun geneldir, uzmanlara özgü değildir ve mevcut durumda dahi, iş odaklı değerlendidiğinizde uzmanların bunların birçoğundan iyi durumdadır.

Velhasılı kelam herkes çalışmaktan, üretmekten manyaklaşmış da uzmanlar yatıyor demek en iyi ihtimalle haksızlık, çoğunlukla da mesleki arızalardan, art niyetlerden kaynaklanıyor. Yapılan işle ilgili durum budur, kalldı ki kamudaki ücret direk işin değil, liyakatin ve kadronun karşılığıdır, bu açıdan uzmanların kaymakamlar, müfettişlerden çok daha nitelikli olduğu ortadadır.

devlette unvana göre para alınır. Yapılan işe göre değil. Özel sektör gibi değildir devlet. Kapitalist kurallar işlemez.

Sen de uzman ol sen de al 5000 tl

Şu anda memur olanların yüzde 90'ı zaten özelde iş bulamaz.

Olay farklı.

İşe göre para alma olayı özel sektörde olur sadece.

Kardeşim evet ciğere uzanamama durumu var buna tamam.Ben 36 yaşında çalışma bakanlığında çalışan düz memurum.Daha önce maliyede de çalıştım.Büyük kuzenimin oğlu şuan doğuda kaymakam.Eşimin abisi çalışma bakanlığında müfettiş yakın arkadaşım ihracat bankasında uzman.şimdi maaş kadro karşılığı verilir buna tamamım.gel gelelim düz memurlarla aynı masalarda çalışıp aynı işi yaptırıp uzmana benim neredeyse iki katım maaş verme olayı bu hükümet zamanında başladı.Başbakan, istanbul belediye başkanlığı zamanında nerdeyse bütün bakanlık müfettişlerinden çekmiş hatta derler ki müfettişler kapıda bekletmişler dönemde. şimdi müfettişlerin yaşadıkları sıkıntılar ve nasıl bir pranga altında oldukları çok bariz şekilde ortada. eşimin abisinin söylemesine göre bundan 20 yıl önce çalışma bakanlığında müfettişler genel müdür yardımcısı seviyesinde maaş alırlarmış şimdi uzmanla (eskinin düz memuru) aynı maaşı alıyorlar başbakan öcünü aldı müfettişlerden.

Gelelim kaymakamlara, şuan kaymakamlar resmen hükümet partisinin ilçe başkanının tahakkümü ve emri altında çalışıyorlar.kuzenimin oğlu kendisi anlatıyor urfanın küçük bir şehrinde kaymakam ama ilçe başkanı ne derse o oluyor diyor.bu mu reva görülen kaymakamlara.aldıkları maaş da yine nerdeyse uzmanlarla aynı.

ben uzman olamadım ağır hastalıklar geçirdim sınavları geçemedim amenna nasip buymuş.ama benimle aynı işi yapan aynı şube müdürüne bağlı olduğumuz adam neden benim iki katım maaş alıyor. niye bundan 15 yıl önce çok gözde olan çok saygın olan kaymakamlık müfettişlik gibi meslekler itibarsızlaştırılıyor neden işlevsiz hale getiriliyor. merak ediyorum. devlet açısından düşünüyorum ben. şimdiki uzman yardımcısı gençleri görüyorum ellerinde akıllı telefonlar akşama kadar laklak, öğle aralarında afedersiniz karı kız muhabbetleri, kuzenimin oğluyla konuşuyorum çocuk şimdiden umudunu kaybetmiş kaymakam olmasına rağmen, kayınbiraderim zaten yılın 7-8 ayı otel odalarında yine türkiyenin her bölgesinde mesleğin saygınlığını ve yaptırım gücünü korumaya çalışıyor. o da diyor ki biraz otoriteyi elden bıraksam yöneticiler işçiler tepemize çıkacak. çoluk çoçugundan uzak.

evet hükümet öcünü bu saygın mesleklerden alıyor, hem denetimsiz bir devlet hem de kimse bize hava basamaz biz seçilmiş insanlarız mantığı, rabbim hakkı hakedenin aldığı günleri göstersin.

Uzmanlarla ilgili durumu yukarıda özetlemeye çalıştım ancak anlatamadım heralde. Yanlışlık zannettiğiniz gibi uzmanın sizin 2 katınız maaş almanızda değil. Yanlışlık, sizi aynı amire bağlı çalıştırıp aynı işleri yaptıran idarede. İdarenin yukarıda izah ettiğim nedenlerden dolayı böyle bir çalışma biçimi benimsemesinde suçlanacak en son kişi uzmanlardır. Maliyede çalıştım diyorsunuz size bir örnekle durumu izah edeyim:

AB ile müzakere sürecinde kamu sektörünün uzmanlaşması konusunda uzlaşıldı, maliye de bu süreçte gelir uzman yardımcısı istihdamına başladı. Burada bu insanlarının görece daha nitelik gerektiren işlerde kullanılması, bir yenilik oraya koyarak idarenin daha verimlik çalışmadı düşüncesi vardı. Ama gel görelim ki maliyenin yaratıcılıkta sınır tanımayan, altına insan yığmayı marifet sayan dahi idarecileri aldıkları uzmanları ne şekilde kullanacaklarını bilemediler, aslında biliyorlardı ama işlerine gelmediği için bu insanların niteliklerinden faydalanmadılar ve denetim elemanı kökenli bu idarecilerin ali cengiz oyunları neticesinde bu pırıl pırıl gençler memur gibi kullanılmaya başlandı. Ancak ortada yine ufak bir sorun vardı, bunlar bağlı oldukları şefi ve müdür yardımcılarını bırakın vergi dairesi müdürlerinden bile yüksek maaş alıyordu. Böyle bir hata, terbiyesizlik(!) yapılması mümkün dğeildi, acilen müdürlerin ve dolayısyla denetmenlerin maaşları arttırılmalıydı. Gelir uzman yardımcıları sayesinde maliyede kendileri dışında herkesin maaşı arttı, sonradan merkez-taşra ayrımına gidildi ve bu insanlar kariyer meslek bile sayılmadı. Şimdi burada bir yanlış varsa bu yanlış kime aittir? Uzmanlaşmadan(!) bu anlatınları anlayan maliye mi, altının altında çalıştığını ima edip özlük haklarının iyileşmesini sağlayan müdürler mi, yoksa hiçbir günahı, suçu olmayan gelir uzmanları mı?

Uzmanlık bu hükümetten önce de vardı, bu hükümet zamanında yaygınlaştı. Müfettişlerin göz yaşlarına çok aldanmayın, özlük hakları anlamında hiçbir kayıpları yoktur bilakis birçoğunun özlük hakları ciddi şekilde iyileştirilmiştir. Ancak özlük haklarının iyileştirilmesinden duydukları memnuniyet uzmanlarla aynı özlük haklarının sahip olmanın verdiği ızdıraptan çok küçüktür. Kamuda ücretle ilgili durum yukarıda özetlediğim gibidir, liyakatin karşılıdğıdır. Kamuyu dikkatli incelediğinizde şuanda en nitelikli personelin kurumsal kültürün yerleştiği kurumlarda çalışan uzmanlar olduğunu göreceksiniz. İş açısından baktığınızda dahi bahsettiğiniz meslek grupları ali cengiz oyunlarıyla bir hayli meşgul oldukları ve idari makam kovaladıkları için kamu adına en ufak bir katma değer, yenilik ortaya koymaktan çok uzaktırlar. Bunları kamuyu bilen herkes bilir.

İyi güzel konuşuyorsunuz üstadım da , insan o kadar maaş alıp 70 YDS'ye bile mırın kırın eden, bunu 55'e düşürtmek için başlık açan, maaşının zerre kadar hakkını vermeyen bir yığın zerzevatı da görünce, yukarıdaki 36 yaşındaki memur abiye hak veriyor.

Şimdi Uzmanlıklar konusundan bir kıskançlık durumu söz konusu. Bu kadar vasat olduğuna inanılan uzmanlıklar için neden yüzlerce kişi başvuruyor? Daha geçen gün Gümürk ve Ticaret Uzmanlığı için bine yakın kişi başvuru yaptı. İş hayatında iş her zaman kişide biter. Kişi yatmaya meyilli ise onu engelleyemezsin. bu noktada kamu kurumlarının daha sağlam bir insan kaynakları politikasına geçerek gerçekten çalışacak insanları bünyesine almaları gerekiyor. Uzman kişiler pek çok alandan devlet politikasına yön vermektedirler. Kendini geliştiren uzmanlara kariyer yolu açıktır. İyi uzmanlar zaten diğer özel kuruluşların yönetici kademelerine de geçip yollarına oradan devam edebiliyorlar.