Editörler : Lanet

gulecsazan
Aday Memur
31 Mart 2011 10:46

Orhan Pamuk'un 3 romanını okudum. Benim Adım Kırmızı, Cevdet Bey ve Oğulları, Kara Kitap. Güzeldi hepdi de. Şimdi Masumiyet Müzesini edindim. Onu okuyacağım.


İDAL*
Başbakan Müsteşarı
31 Mart 2011 10:50

31 Mart 2011 10:46 Düzenle Sil

Orhan Pamuk'un 3 romanını okudum. Benim Adım Kırmızı, Cevdet Bey ve Oğulları, Kara Kitap. Güzeldi hepdi de. Şimdi Masumiyet Müzesini edindim. Onu okuyacağım.

gulecsazan

*

Sn. gulecsazan,

"Kara Kitap" hakkındaki yorumlarınızı merak ediyorum, okumayı düşündüğüm bir eser.


gulecsazan
Aday Memur
31 Mart 2011 11:05

Uzun zaman oldu okuyalı ama genel hatlarıyla güzeldi. Psikolojik detaylar vardı sanırım. Ana karakter, karısı kendini terkedince şehrin dört bir yanında onu aramaya çıkıyor ve gördüklerini anlatıyor yazar.


RaReLY.
Kapalı
31 Mart 2011 22:06

Kar şuan elimde okuyorum,

bitince bişeyler söylerim :)


RaReLY.
Kapalı
16 Nisan 2011 17:46

kar;

güzel de kimin gönlü kimde kafam karıstı yaa:)))

ama güzeldii:)


İDAL*
Başbakan Müsteşarı
27 Mayıs 2011 16:06

Bir röportajından:

"Türkçe benim rengim."

Bazı yazarlar kendi dillerinde konuşmamış. Siz neden Türkçe konuşmak istediniz?

"Bana doğalı böyle geldiği için. Çünkü bütün dünya bakacağı için. Çünkü ben Türkçe ile yazıyorum. Türkçe benim, sabahtan akşama kadar, istersem New York'ta oturayım, istersem seyahat ederken, istersem uçakta yazayım, bu benim rengim, bu benim her şeyim. Ben oradan girmeliyim söze. İngilizce konuşursam, belki oradaki yüz tane İsveçliye ve yabancılara ilgi çekici gelir ama, bu da oyunun ve benim kimliğimin bir parçası ve doğal olanı da o."


sabah melikesi
Başbakan Müsteşarı
15 Haziran 2011 12:01

'' ?Yıllardır, kendimi dışarıdan görürken kendime çekidüzen veriyordum.Kendimi dışarıdan görürken, ?Evet, her şey yerli yerinde,? diyordum; kendimi dışarıdan görürken ?Yeterince benzemiyorum,? diyordum, ?benzemek istediğim şeye yeterince benzemiyorum?, diyordum. Ya da ?Benziyorum, ama daha gayret etmeliyim,? diyordum yıllardır ve sonradan yeniden kendimi dışarıdan görerek, ?Evet, benzemek istediğim şeye benzedim sonunda!? diyordum mutlulukla, ?evet benzedim ve ben O oldum!.... Yanlış anlaşılmasın, insanın taklit etmeden, bir başkası olmak istemeden yaşayabileceğini sanmıyorum?.''

Kara Kitap'tan alıntılanmış bir kısım yukarıdaki paragraf.Yazarın kitap boyunca üzerinde durduğu bir konu bu.Başkasında kendin olma.

''Geçmişini, belleğini, hayallerini

kaybetmiş biri olmaktansa, bir

başkasının kötü bir taklidi olmak

daha iyi değil miydi?'' tezini öne sürer Pamuk burada da.

Bireylerin toplumların,çevrelerindeki birey ya da toplumlardan etkilenerek onlardan bir şeyler alması/kapması kaçınılmazdır.Üzüm üzüme baka baka kararır.

Kişi aslında çevresinde gördüğü/duyduğu/izlediği/etkilendiği(bilinç altı üstü) tüm etkenlerin ortak bir ürünüdür.Az yada çok izler taşır hepsinden.Farkına dahi varmadan alıp üzerimize giymişizidir bu kıyafetleri.Bol yada dar olmasına bakmadan.Zamanla bize has bir şekil çıkar ortaya.


Meylina
Genel Müdür
16 Haziran 2011 11:51

Burada Galip başkasına benzerken onun yerine kendini koyarken etkilenmekten çok,Rüya'nın sevebileceği biri olmayı amaçlıyordu sanki.Onun beğeneceği sevebileceği biri olmak için başkalarına benzeme yoluna giriyor.

Her ne sebeple olursa olsun insanlar kendileri olurken çevreden etkileniyorlar.

İyi örnekleri kendine model almalı insan neden olmasın.


İDAL*
Başbakan Müsteşarı
19 Haziran 2011 07:10

"Kara Kitap Üzerine Yazılar"

Derleyen: Nüket Esen

İletişim Yayınları, 313 sayfa

__

Kara Kitap için yapılan "edebiyat eleştirisi" içerikli bir kitap ve kitapta bir çok isim yer almakta. Merak edenler için önerebilirim.

Kitap okumak; kişinin düşünce ufkunu genişletebileceği gibi, geniş bir bakış açısı sağlayarak olayları inceleme fırsatı ve yeteneğini de kazandırır okura. Okur seçici olmalı. Okur her şeyi benimsemez, süzgeçten geçirir. Düşüncede ters olanı almadığı gibi, bunu araştırma fırsatını da yakalamış olur ki bu da okur için bir artıdır.. Bir düşünceden, bir fikirden dolayı okurun yazarı/kitabı tercih etmemesi kayıptır. Siyasi görüş, dini görüş.. kısacası fikir/düşünce ayrılığı okuru kısıtlamamalı. Fikir sahibi olmak, eleştiride bulunabilmek, konu hakkında birkaç söz söyleyebilecek konuma gelebilmek için.. bilgi sahibi olabilmek için okunmalı. "Sen"den farklı düşünenlerin farkına varmak.. düşünce tarzlarını anlayabilmek.. anlaşılabilmek için "farklı" kitaplar illa ki okunmalı.

"Fikir, bakış" farklılıkları katmak.. zengin bir birikimle sağlanabilir ancak.

20 Haziran 2011 13:21

Başlığa "Orhan Pamuk safsatası" deseydiniz, benim için daha iyi olurdu...))

Bu adamın yazdıklarının edebi değerine kesinlikle inanmıyorum, benim gözümde Nobel sevdasına kapılmış bir burjuva.. Nobel'i nasıl aldığı da herkesin malumu..

Sadece şunu söylersem, fikirlerimin gerçekçiliğine inanmanız gerektiğini görebilirsiniz:

2 kez BOOKER ödülü almış, edebi yeteneğini NOBEL'le de taçlandırmış ve aynı zamanda da EDEBİYAT PROFESÖRÜ olan Coetzee'ye, bir Türk gazeteci Orhan Pamuk'un kitaplarını soruyor.. Coetzee'nin cevabı aynen şöyle:

"Pamuk'un kitaplarını okurken, sonunu getirmekte epey zorlandım."

:))

20 Haziran 2011 13:23

Yani adamcağız kibarca "beğenmedim" demeye getirmiş:))


buşra
Müsteşar
20 Haziran 2011 13:54

Kişiye göre başlık açılmadığına göre ?bana göre/sana göre? ibaresini kullanmakta hoş bir davranış değil bence.Hele ki paylaşım yapılan bir forum ise ve adı da Kültür,Sanat ve Edebiyat forumu ise, eleştiriye başlarken biraz daha yerinde ve dengeli yapmak,eleştiri kavramına uygundur ancak.

Her yazar veya her eser okunmayabilir, beğenilmeyebilir hatta eleştirilir.Bu doğal bir şey.Ama bunu da eleştiri sınırlarının dışına çıkmadan ve daha mantıklı gerekçeler öne sürerek yapmak gerek.

?Fikirlere inanmak gerekliliği? kime ve neye göre belirleniyor?.

Daha çok zorunluluk mu bu acaba?.

Birileri beğenir birileri beğenmez.Önemli olan beğenilmeyeni de anlaşılır ve de usulünce belirtmek, daha şık olacak kanaatindeyim.


İDAL*
Başbakan Müsteşarı
20 Haziran 2011 14:09

Pamuk değerlendirilirken, ne sizin yorumunuz, ne de edebiyat profesörü?nün yorumunu kıstas olarak almamız, çok yanlış bir değerlendirme olur. Bu doğrultuda sizin fikirlerinizin gerçekçiliği de sadece sizi bağlar.

Fikirlerinize saygı duymakla birlikte katılmadığımı da belirtmek istiyorum. Bir yazarı beğenmeyebilir, hatta eleştiride de bulunabilirsiniz ki bu sizin en tabii hakkınız. Yalnız, eleştiri yapılırken de Pamuk okurlarını hiçe sayarak; ?safsata, birkaç örnek vererek fikirlerinizin gerçekçiliğini zorunlu kılmanız? gibi durumlardan bunu bir eleştiri olarak kabul edemeyeceğim. Sizin gerçeğiniz demek değil ki Pamuk okurlarının gerçeği. Öncelik bunu anlamanızı salık veririm.

Sözün özü; Orhan Pamuk?u okumak kolay olmadığı gibi, anlamakta herkesin harcı değildir.

?Başlığa "Orhan Pamuk safsatası" deseydiniz, benim için daha iyi olurdu...? Neyse ki başlık sahibi sizi dikkate alarak ?Orhan Pamuk? başlığını açmamış.

20 Haziran 2011 14:23

Yapmayın yahu, Orhan Pamuk'u okumak herkesin harcı değil demek? 4 ciltlik Harp ve Sulh'u 2 ciltlik Anna Karenina'yı, Dostoyevski'nin ve Franz Kafka'nın külliyatını okudum ama demek ki Pamuk beyefendi hazretleri ('safsata'ya alınan arkadaşlara:)) bu kitapların yazarlarından daha büyük bir "edebiyat dahisi" öyle mi?:))

Benim yazdıklarım "eleştiri adabı"na uymuyorsa siz hiç ünlü eleştirmenlerin yazısını okumamışsınız demek... Başka bir yazar için "sanatçının eşek olarak portresi" diyen ünlü New York Times eleştirmeninden haberiniz olmasa gerek...???

Tabi ki "bana göre" diyeceğim, buna "kişisel görüş" denir, ve insanlar kişisel görüşlerini aktarırken de "bana göre" kelime grubunu kullanır.. Ayrıca yazdıklarım hiç de o kadar alındığınız gibi ağır şeyler değildi, niye bu kadar alınganlık gösterdiniz anlamadım doğrusu... Elinizden kitabınızı mı aldık yani, seviyorsanız okuyun kardeşim bana ne!


İDAL*
Başbakan Müsteşarı
20 Haziran 2011 14:31

Külliyatları okumuşsunuz iyi güzel de, şimdi hangi külliyatları okuduğumuzu mu sıralayalım biz de.:) Bir kere alınganlık söz konusu hiç değildir. Bunu öncelik anlayın lütfen. Karşılıklı fikirlerimizi belirtiyoruz. Sanırım bu noktada alınganlık gösteren siz olmalısınız ki, sizin fikirlerinize karşıt fikir belirtmemizden rahatsız olmuşsunuz.

Elimizden kitabımızı almanız mı?

: )

Gerçekten bunu yapabildiğinizi mi sandınız? Ünlü eleştirmen(?), saysanıza kimlermiş onlar. Bakalım kimlerden esinleniyorsunuz. :)

Kişisel görüşlerinizi dayatan sizsiniz. ?Fikirlerimin gerçekçiliğine inanmanız gerektiğini? gibi bir ibare siz kullandınız. Sizin gerçeğiniz, fikriniz kendinize. Bunu benimsemiyorum evet!

20 Haziran 2011 14:35

Evet ÜNLÜ eleştirmen... Bilmiyorsanız o sizin sorununuz.. Kendisi Pulitzer ödüllüdür ve New York Times'ın eleştirmenidir... Yeteri kadar ünlü müymüş?!

Kimseden esinlendiğim falan da yok, sadece bir "safsata" kelimesine ***** gibi tepki vermenizden dolayı bunu örnek vermiştim ama anlayamadınız.. Neyse...:))


İDAL*
Başbakan Müsteşarı
20 Haziran 2011 14:39

Hımm, şimdi Pulitzer ödüllü hem de New York Times eleştirmeni.!

:)

Yeteri kadar ünlü değilmiş. ?Ünlü? olmak için kıstas bu değil benim için.

?Safsata?, hala kabul etmiyorum. Bu sizin gerçeğiniz, unutmayın.!

20 Haziran 2011 14:40

Adını da vereyim: Michiko Kakutani... ÜNLÜ eleştirmen...:)

20 Haziran 2011 14:45

İDAL, Pamuk koleksiyonunuzla size mutluluklar diyorum.... Sizin gibileri oldukça daha çoook Yaşar Kemal'ler Nobel'e sadece aday olmakla avunurken Pamuk gibileri ödülü kapmaya devam eder... İnsanlar da Yaşar Kemal'i politikacı, köşe yazarı falan sanırken Pamuk'un kitaplarını okumakla hava atıp kendi akıllarınca kritiğini falan yaparak entel havalarda dolaşmaya devam edecektir...:)


cilginturk71
Başbakan Müsteşarı
20 Haziran 2011 14:55

Sn. çikolatalısufle,

Olumlu ya da olumsuz yönde olsun, forumdaki her eleştiri edep ve ahlâk kuralları çerçevesinde olmalıdır.Bölüm editörleri paylaşımlarda yer alan her yazıyı denetlemekle yetkilidir.

Bu bağlamda; iletilerinizde yer alan eleştiri yazılarınızda bu kurallar dışına çıkmamanızı ve konunun eleştiri ekseninden başka mecralara kaydırılmamasını rica ediyorum.

Toplam 63 mesaj

Çok Yazılan Konular

Sözlük

Son Haberler

Editörün Seçimi