Hiç bir yetkinin keyfiyete verilmemesi gerekir.
Daha önceki çalıştığım üniversiteden istifa etmek için dilekçe verdim, bir ay sonra istifamın kabul edilmediği şeklinde bir yazı ile geri dönüş yapmışlardı. Sonra noterden tebligat falan derken bir ay daha geçti, sonuç yine hüsran... İdare mahkemesinebaşvuracaktım tam, avukata vekalet bile verdim ki baktım istifamın kabulu şeklinde bir yazı geldi:)) güler misin ağlar mısın?
Bu arada istifa dilekçesi vermeden bir hafta önce başka bir üniversiteye atanmıştım... Diğer üniversiteden ilişiğim kesilmediği için 15 gün içinde yeni atandığım üniversitede göreve başlayamadığım gerekçesiyle hakkımdan feragat etmiş sayılacaktım ki mevzuatta bununla ilgili benim lehime bir kısım vardı...
Ya olmasaydı...
Normalde bir gün veya bir hafta gibi kısa süreler içerisinde tamamen sonuçlandırılmış olabilecek bir durumu yaklaşık 2,5 ay gibi bir süre uzatmanın kime ne faydası oldu. Bu durum kimin işine yaradı.
Üniversite yönetimi mevzuata uygun davranmayarak kanunları hiçe saydı. Yönetmelikleri dikkate almadı, üstelik görev yaptığım günleri gelmedi diye tutanak tutup disiplin cezası bile vermişlerdi...
Ve, bu insanlar bilim adamı olacak... Sen önce "adam ol" da, sonra bilim vs. ne adamı olmak istersen ol...
Sözün özü, yönetmelik ve kanunlarda keyfiliğe yer verilmemelidir. kimse birilerinden korkup, keyfi yaptırımlara göz yummamalıdır. Kim olursa olsun hakkını arayabilmeli, üstlerine karşı sussup eli kolu bağlı bir şekilde bırakılmaya mahkum edilmemelidir.
Kanunlara göre hareket edip her şeyi ispatladım ve cezayı geri çekmek zorunda kaldılar. Kimseye karşı bir sorumsuzluğum olmadı, aksine bana karşı sorumsuzca davranan önceki üniversitedeki idari yönetim gerekli uyarmayı almış durumda:))
Akademik personel kanununda sözleşmeli öğretim elemanlarına daimi kadro hakkı verilmelidir. Yök'ün şuanki mevzuatına bakılırsa akademik personelllerin iş güvencesi maddesiyle çelişmekte ve bariz bir anlamsızlığa yol açmaktadır.
Sözleşmeli öğretim elemanlarına DAİMİ KADRO'yu destekliyoruz ve bunun kanunlaşmasını istiyoruz.
Hiç bir yetkinin keyfiyete verilmemesi gerekir.
Daha önceki çalıştığım üniversiteden istifa etmek için dilekçe verdim, bir ay sonra istifamın kabul edilmediği şeklinde bir yazı ile geri dönüş yapmışlardı. Sonra noterden tebligat falan derken bir ay daha geçti, sonuç yine hüsran... İdare mahkemesinebaşvuracaktım tam, avukata vekalet bile verdim ki baktım istifamın kabulu şeklinde bir yazı geldi:)) güler misin ağlar mısın?
Bu arada istifa dilekçesi vermeden bir hafta önce başka bir üniversiteye atanmıştım... Diğer üniversiteden ilişiğim kesilmediği için 15 gün içinde yeni atandığım üniversitede göreve başlayamadığım gerekçesiyle hakkımdan feragat etmiş sayılacaktım ki mevzuatta bununla ilgili benim lehime bir kısım vardı...
Ya olmasaydı...
Normalde bir gün veya bir hafta gibi kısa süreler içerisinde tamamen sonuçlandırılmış olabilecek bir durumu yaklaşık 2,5 ay gibi bir süre uzatmanın kime ne faydası oldu. Bu durum kimin işine yaradı.
Üniversite yönetimi mevzuata uygun davranmayarak kanunları hiçe saydı. Yönetmelikleri dikkate almadı, üstelik görev yaptığım günleri gelmedi diye tutanak tutup disiplin cezası bile vermişlerdi...
Ve, bu insanlar bilim adamı olacak... Sen önce "adam ol" da, sonra bilim vs. ne adamı olmak istersen ol...
Sözün özü, yönetmelik ve kanunlarda keyfiliğe yer verilmemelidir. kimse birilerinden korkup, keyfi yaptırımlara göz yummamalıdır. Kim olursa olsun hakkını arayabilmeli, üstlerine karşı sussup eli kolu bağlı bir şekilde bırakılmaya mahkum edilmemelidir.
Kanunlara göre hareket edip her şeyi ispatladım ve cezayı geri çekmek zorunda kaldılar. Kimseye karşı bir sorumsuzluğum olmadı, aksine bana karşı sorumsuzca davranan önceki üniversitedeki idari yönetim gerekli uyarmayı almış durumda:))
Akademik personel kanununda sözleşmeli öğretim elemanlarına daimi kadro hakkı verilmelidir. Yök'ün şuanki mevzuatına bakılırsa akademik personelllerin iş güvencesi maddesiyle çelişmekte ve bariz bir anlamsızlığa yol açmaktadır.
Sözleşmeli öğretim elemanlarına DAİMİ KADRO'yu destekliyoruz ve bunun kanunlaşmasını istiyoruz.