Bazı edindiğim bilgileri sizlerle paylaşmak istiyorum
Deniz suyu arıtımı; Avrupa ülkelerin de, ama daha çok; abd de uygulanmaktadır.
Yoğun arıtma işlemi gerektiren bu sistem, sadece Bitkilerin sulanması ve inşaat, sanayi gibi
endüstriyel alanlarda kullanılıyor. Ülkemiz; üç tarafı denizlerle çevrili bir yarımada olarak, bu
arıtma işlemini pek ala ve fazlası ile yapabilir.
Doğal kaynak sularımızın denizlere akması ise, bizim için bir dezavantajdır; boş yere denizlere
akan su, bunun yerine yer altı sarnıçlarına depo edilecek olursa, gelecek 60 yıl boyunca taze
içilebilir su stoğumuzu kendimiz sağlamış oluruz.
Bir takım firmalar, bazı alanlarda damacana su stoğu sağlamak için, doğal kaynak suyu olan
alanları parsellemiş durumdalar, yöre halklarının ve diğer tüm canlı hayatın hakkı olan bu kaynak suları, sadece bir firmanın üretim alanı haline geliyor ve maalesef yer altı sularımız, ticari olarak
kullanılıyor, Bu damacana suları, aylarca bekletildikten sonra, tüm kalitesini ve sağlıklı
minerallerini kaybediyor, şeffaf yosun ve durgun suda oluşan bakterilerin plastik ile alaşımı
sonrasın da uzun vadede hastalık üreten metalara dönüşüyor.
Bu sebeple kendi arıtması olan akıllı evler inşa edebiliriz, tabi şuan böyle bir sistem yok ama, en azından şu an herkes kendi evine arıtma cihazı taktırabilir.
Ve son olarak, denizlere atılan suların, denize dökülme ağızlarına; ağ örme filtreler takılarak çok basit bir yöntemle kaba atıkların ve plastik poşet, metal parçalar ile kanallara karışan diğer tüm
atıklar denize dökülmeden bu filtrelere takılmış olur. Hali ile, denizlerin kirlenmesi bu kadar basit
bir şekilde önlenebilir...
Çok mantıklı ve yapılması artık şart olan bu yöntemleri ülke olarak, hemen hayata geçirmemiz
şart gibi görünüyor.
Bazı edindiğim bilgileri sizlerle paylaşmak istiyorum
Deniz suyu arıtımı; Avrupa ülkelerin de, ama daha çok; abd de uygulanmaktadır.
Yoğun arıtma işlemi gerektiren bu sistem, sadece Bitkilerin sulanması ve inşaat, sanayi gibi
endüstriyel alanlarda kullanılıyor. Ülkemiz; üç tarafı denizlerle çevrili bir yarımada olarak, bu
arıtma işlemini pek ala ve fazlası ile yapabilir.
Doğal kaynak sularımızın denizlere akması ise, bizim için bir dezavantajdır; boş yere denizlere
akan su, bunun yerine yer altı sarnıçlarına depo edilecek olursa, gelecek 60 yıl boyunca taze
içilebilir su stoğumuzu kendimiz sağlamış oluruz.
Bir takım firmalar, bazı alanlarda damacana su stoğu sağlamak için, doğal kaynak suyu olan
alanları parsellemiş durumdalar, yöre halklarının ve diğer tüm canlı hayatın hakkı olan bu kaynak suları, sadece bir firmanın üretim alanı haline geliyor ve maalesef yer altı sularımız, ticari olarak
kullanılıyor, Bu damacana suları, aylarca bekletildikten sonra, tüm kalitesini ve sağlıklı
minerallerini kaybediyor, şeffaf yosun ve durgun suda oluşan bakterilerin plastik ile alaşımı
sonrasın da uzun vadede hastalık üreten metalara dönüşüyor.
Bu sebeple kendi arıtması olan akıllı evler inşa edebiliriz, tabi şuan böyle bir sistem yok ama, en azından şu an herkes kendi evine arıtma cihazı taktırabilir.
Ve son olarak, denizlere atılan suların, denize dökülme ağızlarına; ağ örme filtreler takılarak çok basit bir yöntemle kaba atıkların ve plastik poşet, metal parçalar ile kanallara karışan diğer tüm
atıklar denize dökülmeden bu filtrelere takılmış olur. Hali ile, denizlerin kirlenmesi bu kadar basit
bir şekilde önlenebilir...
Çok mantıklı ve yapılması artık şart olan bu yöntemleri ülke olarak, hemen hayata geçirmemiz
şart gibi görünüyor.
Lanet