Editörler : E.Kayı Han
23 Mayıs 2020 12:36

İdari soruşturma hak.

Devlet memuru değilken; yaşanan bir olayla ilgili hakkında ceza davası bulunan şahıs, memur olduktan sonra, hakkında idari soruşturma başlatılabilir mi?


ayazayazoglu
Aday Memur
23 Mayıs 2020 15:18

Dmk 125. Madde de suçun öğrenildiği tarihten itibaren 6 ay içerisinde soruşturma açılmaması halinde soruşturma açılamaz. 127. Maddesinde ise isnat edilen suçun işlenildiği tarihten itibaren 2 yıl içerisinde ceza verilmeli denilmektedir. Bu bahsettiklerim tabi meslekten çıkarma ile ilgili olan idari soruşturmalarda geçerli. İdari soruşturmanın ceza zamanaşımı geçtiye, adli kovuşturma sonucu 366 gün hapis cezası alınırsa ihraç olunabilir. Ama konu ne olursa olsun idari olarak davanı aç pelini bırakma

Turhan06
Daire Başkanı
23 Mayıs 2020 15:21

Devlet Memuru için geçerli bir durum. Devlet memuru iken suç işlenirse o zaman geçerli olur bu sureler. Ancak devlet memuru olmadan önce işlenen bir suç sebebiyle idari soruşturma başlatılamaz. Dediginiz gibi 1 yıl ve üzeri hapis cezası alırsa memur o zaman memurluktan ihraç olur.
ayazayazoglu, 4 yıl önce
Dmk 125. Madde de suçun öğrenildiği tarihten itibaren 6 ay içerisinde soruşturma açılmaması halinde soruşturma açılamaz. 127. Maddesinde ise isnat edilen suçun işlenildiği tarihten itibaren 2 yıl içerisinde ceza verilmeli denilmektedir. Bu bahsettiklerim tabi meslekten çıkarma ile ilgili olan idari soruşturmalarda geçerli. İdari soruşturmanın ceza zamanaşımı geçtiye, adli kovuşturma sonucu 366 gün hapis cezası alınırsa ihraç olunabilir. Ama konu ne olursa olsun idari olarak davanı aç pelini bırakma

ayazayazoglu
Aday Memur
23 Mayıs 2020 15:25

Evet doğru öncesi için açılmaması lazım. Sonuçta çoğu kamu kuruluşuna girerken güvenlik soruşturması oluyor, devam eden adli soruşturma veya kovuşturma olup olmadığı araştırılıyor. Sanık 365 günden fazla ceza alırsa o şekilde ihraç olabilir ( Ertelenmezse belli suçlar için , HAGB alırsa, para cezası verilirse değişkenlik gösterir) ama memuriyet öncesine soruşturma açılması saçma
Turhan06, 4 yıl önce
Devlet Memuru için geçerli bir durum. Devlet memuru iken suç işlenirse o zaman geçerli olur bu sureler. Ancak devlet memuru olmadan önce işlenen bir suç sebebiyle idari soruşturma başlatılamaz. Dediginiz gibi 1 yıl ve üzeri hapis cezası alırsa memur o zaman memurluktan ihraç olur.

Turhan06
Daire Başkanı
23 Mayıs 2020 15:29

Aynen. Ben bi avukata danıştım. Devlet memuru olmadan önce işlenen bir suçtan dolayı ceza davası var ise bu sebeple memur olduktan sonra idari soruşturma başlatılamaz. Çünkü 657 Sayılı DMK ya göre Disiplin Soruşturması sadece "Görevde iken (Memur iken) işlenen suçlardan dolayı başlatılabilir." Hagb ve adli para cezaları ile 1 yılın altindaki hapis cezaları da memuriyete engel değil. Bu konuda Disiplin Soruşturması Usul ve Esasları Başlıklı Karar var.
ayazayazoglu, 4 yıl önce
Evet doğru öncesi için açılmaması lazım. Sonuçta çoğu kamu kuruluşuna girerken güvenlik soruşturması oluyor, devam eden adli soruşturma veya kovuşturma olup olmadığı araştırılıyor. Sanık 365 günden fazla ceza alırsa o şekilde ihraç olabilir ( Ertelenmezse belli suçlar için , HAGB alırsa, para cezası verilirse değişkenlik gösterir) ama memuriyet öncesine soruşturma açılması saçma
23 Mayıs 2020 16:22

İdari soruşturma başlatılamaz lakin.... Şuçun ve olayın içeriği önemlidir. Yüz kızartıcı bir şuçtan

dolayı mahkeme hüküm verirse; idare mahkeme kararını gerekçe göstererek senin ihracını talep edebilir... Yüz kızartıcı değilse, daha önceden mahkeme hükmün yoksa mahkeme 2 yıla kadar vereceği cezalar için HAGB alırsın sonuç teşkil etmez


Turhan06
Daire Başkanı
23 Mayıs 2020 16:28

Aynen... Olay şu...Benim hakkımda geçen yıl, bir bayana hakaretten hakkımda soruşturma başlatıldı ve olayın meydana geldiği zaman memur değildim. Şu an memurum. ve soruşturma neticesinde Hakkımda 1. Asliye Ceza Mahkemesinde bayana hakaretin cinsel taciz seviyesine ulaştığı iddia olunarak TCK 105/1'den cezalandırılmak uzere iddianame düzenlendi ve 1. Asliye Ceza Mahkemesinde dava açıldı. Kovuşturma esnasında Müşteki şikayetini geri çekti ve dava düştü. Ancak başka bir savcı dosyayı istinafa taşıdı ve istinaf gerekçelerine de; 1. Cinsel Taciz Olayının telefonla gerçekleşmesi sebebiyle şikayete bağlı olmadığını ve TCK105/ 2-d'den cezalandırılmam gerektiğini ve bu yuzden düşme uygulanamayacağını; 2. Cinsel Dokunulmazlığa tehdit oluşturacağından bahisle 106/1'den Yani Tehdit suçundan cezalandırılmam gerektiğini; sebepleri ile istinafa taşıdı ve 7 aydır Bölge Adliye Mahkemesinde Ön İnceleme İçin Atama Bekliyor. Soru: İstinaftan ne tür bir karar çıkabilir? Sicilim temiz, sabıka kaydım yok. İlk defa böyle bir olay başıma geldi.
Süleyman Yalçın34, 4 yıl önce

İdari soruşturma başlatılamaz lakin.... Şuçun ve olayın içeriği önemlidir. Yüz kızartıcı bir şuçtan

dolayı mahkeme hüküm verirse; idare mahkeme kararını gerekçe göstererek senin ihracını talep edebilir... Yüz kızartıcı değilse, daha önceden mahkeme hükmün yoksa mahkeme 2 yıla kadar vereceği cezalar için HAGB alırsın sonuç teşkil etmez


Turhan06
Daire Başkanı
23 Mayıs 2020 16:44

DMK 48. MADDE DEVLET MEMURU OLMAYA ENGEL SUÇLAR Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile; 1- kasten işlenen bir suçtan dolayı bir yıl veya daha fazla süreyle hapis cezasına ya da 2- affa uğramış olsa bile devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, milli savunmaya karşı suçlar, devlet sırlarına karşı suçlar ve casusluk, zimmet, irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık suçları. Bu suçlardan bir gün bile hapis cezası alınması halinde, bu ceza, paraya çevrilse, ertelense veya affa uğrasa bile memuriyete engel olacaktır. Aynı Zamanda Devlet Personel Başkanlığının bu konuda görüşü var: ÖZET: Memur olarak görev yapan personelin ihaleye fesat karıştırma suçundan 10 ay hapis cezası ve cezanın infazından sonra işlemek üzere 5 ay süre ile memuriyetten yasaklanmasına, görevi kötüye kullanma suçundan ise 7 ay 15 gün hapis cezası ile cezanın infazından sonra işlemek üzere 4 ay süre ile memuriyetten yasaklanmasına karar verildiği, ancak her iki karar için de "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına" karar verildiğinden bahisle, ilgili hakkında verilen memuriyetten süreli olarak yasaklanma kararının nasıl değerlendirileceği ile adı geçenin memuriyetine son verilip verilemeyeceği hususlarında.(08/07/2013-9571) Üniversitenizde memur olarak çalışan personeliniz hakkında Artvin Ağır Ceza Mahkemesinin 2013/8-51 E.K. sayılı kararı ile ihaleye fesat karıştırma suçundan 10 ay hapis cezası ve cezanın infazından sonra işlemek üzere 5 ay süre ile memuriyetten yasaklanmasına, görevi kötüye kullanma suçundan ise 7 ay 15 gün hapis cezası ile cezanın infazından sonra işlemek üzere 4 ay süre ile memuriyetten yasaklanmasına karar verildiği, ancak her iki karar için de "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına" karar verildiğinden bahisle, ilgili hakkında verilen memuriyetten süreli olarak yasaklanma kararının nasıl değerlendirileceği ile adı geçenin memuriyetine son verilip verilemeyeceği hususlarında görüş talep eden ilgi yazınız ve ekleri incelenmiştir. Bilindiği üzere, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinde; "(1) Kişi, kasten işlemiş olduğu suçtan dolayı hapis cezasına mahkümiyetin kanuni sonucu olarak; a) Sürekli, süreli veya geçici bir kamu görevinin üstlenilmesinden; bu kapsamda, Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliğinden veya Devlet, il, belediye, köy veya bunların denetim ve gözetimi altında bulunan kurum ve kuruluşlarca verilen, atamaya veya seçime tabi bütün memuriyet ve hizmetlerde istihdam edilmekten, .Yoksun bırakılır. (5) Birinci fıkrada sayılan hak ve yetkilerden birinin kötüye kullanılması suretiyle işlenen suçlar dolayısıyla hapis cezasına mahkümiyet halinde, ayrıca, cezanın infazından sonra işlemek üzere, hükmolunan cezanın yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanmasına karar verilir. Bu hak ve yetkilerden birinin kötüye kullanılması suretiyle işlenen suçlar dolayısıyla sadece adli para cezasına mahkümiyet halinde, hükümde belirtilen gün sayısının yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanmasına karar verilir. Hükmün kesinleşmesiyle icraya konan yasaklama ile ilgili süre, adli para cezasının tamamen infazından itibaren işlemeye başlar. ." hükmüne yer verilmiş olup, kasten işlenen bir suçtan dolayı hapis cezasına mahkum olanların hapis cezasının infazı süresince ve kişinin göreviyle ilgili bir suç işlemesi halinde ise mahkum olunan hapis cezası nedeniyle cezanın infazından sonra işlemek üzere belli bir süreyle memuriyet görevinden yasaklanacağı ifade edilmiştir. Öte yandan, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun Devlet memurluğuna alınacaklarda aranacak genel ve özel şartların düzenlendiği 48 inci maddesinin "A) Genel Şartlar" başlıklı bölümünün 5 inci fıkrasında; "Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile; kasten işlenen bir suçtan dolayı bir yıl veya daha fazla süreyle hapis cezasına ya da affa uğramış olsa bile devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, zimmet, irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık suçlarından mahküm olmamak." hükmüne yer verilmek suretiyle, kasten işlenen bir suçtan dolayı 1 yıl veya daha uzun süreli hapis cezası alanlar ile affa uğramış olsa bile ihaleye fesat karıştırma suçundan mahkum olanların (cezanın niteliğine ve süresine bakılmaksızın) memur olamayacakları ifade edilmiştir. Ayrıca, anılan maddede yer alan "Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile" ifadesi çerçevesinde değerlendirildiğinde, ilgilinin işlemiş olduğu suçun mahkeme kararında belirtilen memuriyetten yasaklama süreleri geçmiş olsa dahi memuriyetine engel bir durum teşkil ettiği görülmektedir. Öte yandan, 04/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231 inci maddesinde; ". (5) Sanığa yüklenen suçtan dolayı yapılan yargılama sonunda hükmolunan ceza, iki yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezası ise; mahkemece, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilir. . Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, kurulan hükmün sanık hakkında bir hukuki sonuç doğurmamasını ifade eder. ." hükmüne yer verilmiş olup, 657 sayılı Kanunun 48/A-5 maddesinde belirtilen mahkumiyetlerle ilgili olarak hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi halinde, bu durumun memuriyete engel teşkil etmeyeceği düşünülmektedir. Yukarıda yer verilen hüküm ve açıklamalar çerçevesinde; adı geçenin işlemiş olduğu suçların 657 sayılı Kanunun 48/A-5 maddesi kapsamında memuriyete engel bir suç niteliğinde olduğu; ancak 5271 sayılı Kanunun 231 inci maddesi uyarınca "hükmün açıklanmasının geri bırakılması"na karar verildiğinden bu durumun memuriyete engel teşkil etmediği; bu kapsamda ilgilinin memuriyet görevine son verilmesinin mümkün bulunmadığı değerlendirilmektedir. Bilgilerinizi rica ederim.
Süleyman Yalçın34, 4 yıl önce

İdari soruşturma başlatılamaz lakin.... Şuçun ve olayın içeriği önemlidir. Yüz kızartıcı bir şuçtan

dolayı mahkeme hüküm verirse; idare mahkeme kararını gerekçe göstererek senin ihracını talep edebilir... Yüz kızartıcı değilse, daha önceden mahkeme hükmün yoksa mahkeme 2 yıla kadar vereceği cezalar için HAGB alırsın sonuç teşkil etmez

24 Mayıs 2020 02:39

Memuriyete son verilmez elbette. anladigim kadarıyla soru da bu değil. suç tarihi memuriyet öncesi olmasına rağmen idari soruşturma açılabilir mi demiş. evet açılabilir. devam eden bi soruşturma olması memuriyete giriş esnasında sadece adli sicil kaydının yeterli görülmesi, güvenlik soruşturmasının yapılmıyor oluşu sebebiyle devam eden soruşturma ya da kovuşturmalar yönünde araştırmaya tavi tutulmayışından dolayi kamu kurumunun yabi is yerininizin suçun işlenmiş olduğunu yeni öğreniyor olmasi sebebiyle tabi olduğu disiplin kanununda adli yönden devam eden suç istinadini gerçekleştirmiş olmanın karşılığında bi yaptırımı var ise idari soruşturma yürütülür. idari kurul da kesin kararini vermek için adli yönden durumun netleşmesini bekleyebilir. süre yeterli olmaz ve iddianameyi baz alarak disiplin cezası verir ve siz de beraat ederseniz idare mahkemesi cezayı büyük olasılık iptal eder. Geçmiş olsun
Turhan06, 4 yıl önce
DMK 48. MADDE DEVLET MEMURU OLMAYA ENGEL SUÇLAR Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile; 1- kasten işlenen bir suçtan dolayı bir yıl veya daha fazla süreyle hapis cezasına ya da 2- affa uğramış olsa bile devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, milli savunmaya karşı suçlar, devlet sırlarına karşı suçlar ve casusluk, zimmet, irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık suçları. Bu suçlardan bir gün bile hapis cezası alınması halinde, bu ceza, paraya çevrilse, ertelense veya affa uğrasa bile memuriyete engel olacaktır. Aynı Zamanda Devlet Personel Başkanlığının bu konuda görüşü var: ÖZET: Memur olarak görev yapan personelin ihaleye fesat karıştırma suçundan 10 ay hapis cezası ve cezanın infazından sonra işlemek üzere 5 ay süre ile memuriyetten yasaklanmasına, görevi kötüye kullanma suçundan ise 7 ay 15 gün hapis cezası ile cezanın infazından sonra işlemek üzere 4 ay süre ile memuriyetten yasaklanmasına karar verildiği, ancak her iki karar için de "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına" karar verildiğinden bahisle, ilgili hakkında verilen memuriyetten süreli olarak yasaklanma kararının nasıl değerlendirileceği ile adı geçenin memuriyetine son verilip verilemeyeceği hususlarında.(08/07/2013-9571) Üniversitenizde memur olarak çalışan personeliniz hakkında Artvin Ağır Ceza Mahkemesinin 2013/8-51 E.K. sayılı kararı ile ihaleye fesat karıştırma suçundan 10 ay hapis cezası ve cezanın infazından sonra işlemek üzere 5 ay süre ile memuriyetten yasaklanmasına, görevi kötüye kullanma suçundan ise 7 ay 15 gün hapis cezası ile cezanın infazından sonra işlemek üzere 4 ay süre ile memuriyetten yasaklanmasına karar verildiği, ancak her iki karar için de "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına" karar verildiğinden bahisle, ilgili hakkında verilen memuriyetten süreli olarak yasaklanma kararının nasıl değerlendirileceği ile adı geçenin memuriyetine son verilip verilemeyeceği hususlarında görüş talep eden ilgi yazınız ve ekleri incelenmiştir. Bilindiği üzere, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinde; "(1) Kişi, kasten işlemiş olduğu suçtan dolayı hapis cezasına mahkümiyetin kanuni sonucu olarak; a) Sürekli, süreli veya geçici bir kamu görevinin üstlenilmesinden; bu kapsamda, Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliğinden veya Devlet, il, belediye, köy veya bunların denetim ve gözetimi altında bulunan kurum ve kuruluşlarca verilen, atamaya veya seçime tabi bütün memuriyet ve hizmetlerde istihdam edilmekten, .Yoksun bırakılır. (5) Birinci fıkrada sayılan hak ve yetkilerden birinin kötüye kullanılması suretiyle işlenen suçlar dolayısıyla hapis cezasına mahkümiyet halinde, ayrıca, cezanın infazından sonra işlemek üzere, hükmolunan cezanın yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanmasına karar verilir. Bu hak ve yetkilerden birinin kötüye kullanılması suretiyle işlenen suçlar dolayısıyla sadece adli para cezasına mahkümiyet halinde, hükümde belirtilen gün sayısının yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanmasına karar verilir. Hükmün kesinleşmesiyle icraya konan yasaklama ile ilgili süre, adli para cezasının tamamen infazından itibaren işlemeye başlar. ." hükmüne yer verilmiş olup, kasten işlenen bir suçtan dolayı hapis cezasına mahkum olanların hapis cezasının infazı süresince ve kişinin göreviyle ilgili bir suç işlemesi halinde ise mahkum olunan hapis cezası nedeniyle cezanın infazından sonra işlemek üzere belli bir süreyle memuriyet görevinden yasaklanacağı ifade edilmiştir. Öte yandan, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun Devlet memurluğuna alınacaklarda aranacak genel ve özel şartların düzenlendiği 48 inci maddesinin "A) Genel Şartlar" başlıklı bölümünün 5 inci fıkrasında; "Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile; kasten işlenen bir suçtan dolayı bir yıl veya daha fazla süreyle hapis cezasına ya da affa uğramış olsa bile devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, zimmet, irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık suçlarından mahküm olmamak." hükmüne yer verilmek suretiyle, kasten işlenen bir suçtan dolayı 1 yıl veya daha uzun süreli hapis cezası alanlar ile affa uğramış olsa bile ihaleye fesat karıştırma suçundan mahkum olanların (cezanın niteliğine ve süresine bakılmaksızın) memur olamayacakları ifade edilmiştir. Ayrıca, anılan maddede yer alan "Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile" ifadesi çerçevesinde değerlendirildiğinde, ilgilinin işlemiş olduğu suçun mahkeme kararında belirtilen memuriyetten yasaklama süreleri geçmiş olsa dahi memuriyetine engel bir durum teşkil ettiği görülmektedir. Öte yandan, 04/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231 inci maddesinde; ". (5) Sanığa yüklenen suçtan dolayı yapılan yargılama sonunda hükmolunan ceza, iki yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezası ise; mahkemece, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilir. . Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, kurulan hükmün sanık hakkında bir hukuki sonuç doğurmamasını ifade eder. ." hükmüne yer verilmiş olup, 657 sayılı Kanunun 48/A-5 maddesinde belirtilen mahkumiyetlerle ilgili olarak hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi halinde, bu durumun memuriyete engel teşkil etmeyeceği düşünülmektedir. Yukarıda yer verilen hüküm ve açıklamalar çerçevesinde; adı geçenin işlemiş olduğu suçların 657 sayılı Kanunun 48/A-5 maddesi kapsamında memuriyete engel bir suç niteliğinde olduğu; ancak 5271 sayılı Kanunun 231 inci maddesi uyarınca "hükmün açıklanmasının geri bırakılması"na karar verildiğinden bu durumun memuriyete engel teşkil etmediği; bu kapsamda ilgilinin memuriyet görevine son verilmesinin mümkün bulunmadığı değerlendirilmektedir. Bilgilerinizi rica ederim.
24 Mayıs 2020 02:43

başlatılamaz demek adli yönden memuriyete engel bir ceza alındığında memuriyete son verilmez de demek oluyor. Oysa bir yıl üzeri hapis cezası veya yüz kızartıcı suç vs durumlarda alınan her ceza sonrası memuriyete son veriliyor.

Turhan06
Daire Başkanı
24 Mayıs 2020 02:48

DİSİPLİN SORUŞTURMASI KİMLER İÇİN YAPILIR? (Disiplin Soruşturması Usul ve Esasları) Bu çerçevede, disiplin suçunun işlendiği tarihte memur olan ancak daha sonra istifa eden, emekliye ayrılan, devlet memurluğundan çıkarma cezası alan, müstafi (görevinden çekilmiş) sayılan memurlar da dahil olmak üzere tüm memurlar hakkında disiplin soruşturması yapılabilir. Yani devlet memuru olmadan önce işlenen bir fiil eylem ya da suç sebebiyle, memur iken soruşturma başlatılamaz. Ancak Ceza Mahkemesi sonucunda 1 yıl veya daha fazla hapis cezası alırsa memur; bu durumda memuriyetle ilişiği kesilir. (HAGB ve Adli Para Cezaları memuriyete engel değil).. 5 idare mahkemesi avukatının da gönderdiği mesaj bana
Hakkaniyet Alınteri, 4 yıl önce
başlatılamaz demek adli yönden memuriyete engel bir ceza alındığında memuriyete son verilmez de demek oluyor. Oysa bir yıl üzeri hapis cezası veya yüz kızartıcı suç vs durumlarda alınan her ceza sonrası memuriyete son veriliyor.
24 Mayıs 2020 08:08

Farzı misal; memuriyete engel suçlarda cinsel Taciz yok; adam bir kadını Taciz etsin ve 2 yıl ceza alsın hagb alsın. Bu kişinin memuriyetine son verilebilir şöyleki kamu idarelerinin takdir yetkisi vardır. Memurken suç işlerse dmk yüz kızartıcı davranış e bendinden ihraç eder zira adli soruşturma idari soruşturma birbirinden bağımsız ilerler. Kişinin bağlı olduğu bakanlık memur olmadan işlenen suçla ilgili ben bu kişi ile nedenlerini ve mahkeme kararını da belirterek çalışmak istemediğini belirtirse; bakanlık tarafından ilişiği kesilebilir lakin idare mahkemesi memuriyete geri dönmesine de karar verebilir sıkıntılı bir süreç Allah kimseye yaşatmasın
Hakkaniyet Alınteri, 4 yıl önce
Memuriyete son verilmez elbette. anladigim kadarıyla soru da bu değil. suç tarihi memuriyet öncesi olmasına rağmen idari soruşturma açılabilir mi demiş. evet açılabilir. devam eden bi soruşturma olması memuriyete giriş esnasında sadece adli sicil kaydının yeterli görülmesi, güvenlik soruşturmasının yapılmıyor oluşu sebebiyle devam eden soruşturma ya da kovuşturmalar yönünde araştırmaya tavi tutulmayışından dolayi kamu kurumunun yabi is yerininizin suçun işlenmiş olduğunu yeni öğreniyor olmasi sebebiyle tabi olduğu disiplin kanununda adli yönden devam eden suç istinadini gerçekleştirmiş olmanın karşılığında bi yaptırımı var ise idari soruşturma yürütülür. idari kurul da kesin kararini vermek için adli yönden durumun netleşmesini bekleyebilir. süre yeterli olmaz ve iddianameyi baz alarak disiplin cezası verir ve siz de beraat ederseniz idare mahkemesi cezayı büyük olasılık iptal eder. Geçmiş olsun
24 Mayıs 2020 08:15

Doğrudur Hagb tek başına ihraca yeterli değildir; lakin idari soruşturmada disiplin amiri memuriyetten çıkarılmasını talep eder bakanlıkta memuriyetten çıkarma cezasını onaylarsa ilişiği kesilir. Sonrasında idare mahkemesi; personel lehine olayın içeriğine göre göreve iade edebilir; orantısızlıktan, ağır ceza verilmesinden gibi nedenlerden birçok personel geri göreve iade edilmektedir
Turhan06, 4 yıl önce
DMK 48. MADDE DEVLET MEMURU OLMAYA ENGEL SUÇLAR Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile; 1- kasten işlenen bir suçtan dolayı bir yıl veya daha fazla süreyle hapis cezasına ya da 2- affa uğramış olsa bile devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, milli savunmaya karşı suçlar, devlet sırlarına karşı suçlar ve casusluk, zimmet, irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık suçları. Bu suçlardan bir gün bile hapis cezası alınması halinde, bu ceza, paraya çevrilse, ertelense veya affa uğrasa bile memuriyete engel olacaktır. Aynı Zamanda Devlet Personel Başkanlığının bu konuda görüşü var: ÖZET: Memur olarak görev yapan personelin ihaleye fesat karıştırma suçundan 10 ay hapis cezası ve cezanın infazından sonra işlemek üzere 5 ay süre ile memuriyetten yasaklanmasına, görevi kötüye kullanma suçundan ise 7 ay 15 gün hapis cezası ile cezanın infazından sonra işlemek üzere 4 ay süre ile memuriyetten yasaklanmasına karar verildiği, ancak her iki karar için de "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına" karar verildiğinden bahisle, ilgili hakkında verilen memuriyetten süreli olarak yasaklanma kararının nasıl değerlendirileceği ile adı geçenin memuriyetine son verilip verilemeyeceği hususlarında.(08/07/2013-9571) Üniversitenizde memur olarak çalışan personeliniz hakkında Artvin Ağır Ceza Mahkemesinin 2013/8-51 E.K. sayılı kararı ile ihaleye fesat karıştırma suçundan 10 ay hapis cezası ve cezanın infazından sonra işlemek üzere 5 ay süre ile memuriyetten yasaklanmasına, görevi kötüye kullanma suçundan ise 7 ay 15 gün hapis cezası ile cezanın infazından sonra işlemek üzere 4 ay süre ile memuriyetten yasaklanmasına karar verildiği, ancak her iki karar için de "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına" karar verildiğinden bahisle, ilgili hakkında verilen memuriyetten süreli olarak yasaklanma kararının nasıl değerlendirileceği ile adı geçenin memuriyetine son verilip verilemeyeceği hususlarında görüş talep eden ilgi yazınız ve ekleri incelenmiştir. Bilindiği üzere, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinde; "(1) Kişi, kasten işlemiş olduğu suçtan dolayı hapis cezasına mahkümiyetin kanuni sonucu olarak; a) Sürekli, süreli veya geçici bir kamu görevinin üstlenilmesinden; bu kapsamda, Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliğinden veya Devlet, il, belediye, köy veya bunların denetim ve gözetimi altında bulunan kurum ve kuruluşlarca verilen, atamaya veya seçime tabi bütün memuriyet ve hizmetlerde istihdam edilmekten, .Yoksun bırakılır. (5) Birinci fıkrada sayılan hak ve yetkilerden birinin kötüye kullanılması suretiyle işlenen suçlar dolayısıyla hapis cezasına mahkümiyet halinde, ayrıca, cezanın infazından sonra işlemek üzere, hükmolunan cezanın yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanmasına karar verilir. Bu hak ve yetkilerden birinin kötüye kullanılması suretiyle işlenen suçlar dolayısıyla sadece adli para cezasına mahkümiyet halinde, hükümde belirtilen gün sayısının yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanmasına karar verilir. Hükmün kesinleşmesiyle icraya konan yasaklama ile ilgili süre, adli para cezasının tamamen infazından itibaren işlemeye başlar. ." hükmüne yer verilmiş olup, kasten işlenen bir suçtan dolayı hapis cezasına mahkum olanların hapis cezasının infazı süresince ve kişinin göreviyle ilgili bir suç işlemesi halinde ise mahkum olunan hapis cezası nedeniyle cezanın infazından sonra işlemek üzere belli bir süreyle memuriyet görevinden yasaklanacağı ifade edilmiştir. Öte yandan, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun Devlet memurluğuna alınacaklarda aranacak genel ve özel şartların düzenlendiği 48 inci maddesinin "A) Genel Şartlar" başlıklı bölümünün 5 inci fıkrasında; "Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile; kasten işlenen bir suçtan dolayı bir yıl veya daha fazla süreyle hapis cezasına ya da affa uğramış olsa bile devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, zimmet, irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık suçlarından mahküm olmamak." hükmüne yer verilmek suretiyle, kasten işlenen bir suçtan dolayı 1 yıl veya daha uzun süreli hapis cezası alanlar ile affa uğramış olsa bile ihaleye fesat karıştırma suçundan mahkum olanların (cezanın niteliğine ve süresine bakılmaksızın) memur olamayacakları ifade edilmiştir. Ayrıca, anılan maddede yer alan "Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile" ifadesi çerçevesinde değerlendirildiğinde, ilgilinin işlemiş olduğu suçun mahkeme kararında belirtilen memuriyetten yasaklama süreleri geçmiş olsa dahi memuriyetine engel bir durum teşkil ettiği görülmektedir. Öte yandan, 04/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231 inci maddesinde; ". (5) Sanığa yüklenen suçtan dolayı yapılan yargılama sonunda hükmolunan ceza, iki yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezası ise; mahkemece, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilir. . Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, kurulan hükmün sanık hakkında bir hukuki sonuç doğurmamasını ifade eder. ." hükmüne yer verilmiş olup, 657 sayılı Kanunun 48/A-5 maddesinde belirtilen mahkumiyetlerle ilgili olarak hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi halinde, bu durumun memuriyete engel teşkil etmeyeceği düşünülmektedir. Yukarıda yer verilen hüküm ve açıklamalar çerçevesinde; adı geçenin işlemiş olduğu suçların 657 sayılı Kanunun 48/A-5 maddesi kapsamında memuriyete engel bir suç niteliğinde olduğu; ancak 5271 sayılı Kanunun 231 inci maddesi uyarınca "hükmün açıklanmasının geri bırakılması"na karar verildiğinden bu durumun memuriyete engel teşkil etmediği; bu kapsamda ilgilinin memuriyet görevine son verilmesinin mümkün bulunmadığı değerlendirilmektedir. Bilgilerinizi rica ederim.
24 Mayıs 2020 08:26

Öncelikle geçmiş olsun, dosyanın sürüncemede kalması iyi davanın uzaması lehine, zamanaşımından düşme ihtimali de var. Ceza alırsan (inşallah dava açılmadan kapanır) alt sınırdan alırsın ve 1/6 da indirim alırsın hagb verirler. Kurum memuriyetten önce gerçekleşmesi, olayın telefonla gerçekleşmesi, fiziki temasın söz konusu olmaması, müştekinin şikayetten vazgeçmiş olması da nazara alındığında seni ihraç etmeye, güvenlik soruşturmanı tekrar yapmaya çalışacağını düşünmüyorum. Sen yinede kurumundakilere böyle bir durum olduğunu söyleme seni kurumda ötekileştirmeye çalışırlar. Mahkemeden sana sorulmazsa ki (önceki beyanların ellerinde var) iş yerini de söyleme. Bu sayede mahkeme aleyhinde karar verse bile kurum haberdar olmayacaktır. Memuriyetine sahip çık 4 elle sarıl iş kolay bulunmuyor.
Turhan06, 4 yıl önce
Aynen... Olay şu...Benim hakkımda geçen yıl, bir bayana hakaretten hakkımda soruşturma başlatıldı ve olayın meydana geldiği zaman memur değildim. Şu an memurum. ve soruşturma neticesinde Hakkımda 1. Asliye Ceza Mahkemesinde bayana hakaretin cinsel taciz seviyesine ulaştığı iddia olunarak TCK 105/1'den cezalandırılmak uzere iddianame düzenlendi ve 1. Asliye Ceza Mahkemesinde dava açıldı. Kovuşturma esnasında Müşteki şikayetini geri çekti ve dava düştü. Ancak başka bir savcı dosyayı istinafa taşıdı ve istinaf gerekçelerine de; 1. Cinsel Taciz Olayının telefonla gerçekleşmesi sebebiyle şikayete bağlı olmadığını ve TCK105/ 2-d'den cezalandırılmam gerektiğini ve bu yuzden düşme uygulanamayacağını; 2. Cinsel Dokunulmazlığa tehdit oluşturacağından bahisle 106/1'den Yani Tehdit suçundan cezalandırılmam gerektiğini; sebepleri ile istinafa taşıdı ve 7 aydır Bölge Adliye Mahkemesinde Ön İnceleme İçin Atama Bekliyor. Soru: İstinaftan ne tür bir karar çıkabilir? Sicilim temiz, sabıka kaydım yok. İlk defa böyle bir olay başıma geldi.

Turhan06
Daire Başkanı
24 Mayıs 2020 10:26

Ustadım dediğim gibi.. 1. Kovuşturma esnasında şikayet geri çekildi ancak başka bir savcı konuyu istinafa taşıdı. 2. Olay 23 Mart 2019 da meydana geldi (1 yıl 2 ay oldu. Zamanaşımına 10 ay var) 3. Adli sicil kaydım sabıka kaydım arşiv kaydım yok. 4. Bu olay yasandiginda markette calisiyordm ve önceki beyanlarım markette calistigima yönelik. Bunu ben de kararlaştırdım. Kurumdan kimse boyle bir olayı duymasin. Ortalık ayağa kalkmadan sessiz sedasız kapansın dedim. Bir de millete burada laf anlatmakla uğraşmayalım dedim. Eğer mahkeme olur da mahkeme sorarsa ne iş yapiyorsun diye markette calisiyorum desem bu yalan beyana da girer o da sıkıntı..
Süleyman Yalçın34, 4 yıl önce
Öncelikle geçmiş olsun, dosyanın sürüncemede kalması iyi davanın uzaması lehine, zamanaşımından düşme ihtimali de var. Ceza alırsan (inşallah dava açılmadan kapanır) alt sınırdan alırsın ve 1/6 da indirim alırsın hagb verirler. Kurum memuriyetten önce gerçekleşmesi, olayın telefonla gerçekleşmesi, fiziki temasın söz konusu olmaması, müştekinin şikayetten vazgeçmiş olması da nazara alındığında seni ihraç etmeye, güvenlik soruşturmanı tekrar yapmaya çalışacağını düşünmüyorum. Sen yinede kurumundakilere böyle bir durum olduğunu söyleme seni kurumda ötekileştirmeye çalışırlar. Mahkemeden sana sorulmazsa ki (önceki beyanların ellerinde var) iş yerini de söyleme. Bu sayede mahkeme aleyhinde karar verse bile kurum haberdar olmayacaktır. Memuriyetine sahip çık 4 elle sarıl iş kolay bulunmuyor.

Turhan06
Daire Başkanı
24 Mayıs 2020 10:29

Burada Kanun yasa yönetmeliklere bağlı kalmak yerine her kurum kendi kanun ve yönetmeliğini kendi kafasına göre uyarlarsa; idare mahkemesi kaçınılmaz oluyor.
Süleyman Yalçın34, 4 yıl önce
Doğrudur Hagb tek başına ihraca yeterli değildir; lakin idari soruşturmada disiplin amiri memuriyetten çıkarılmasını talep eder bakanlıkta memuriyetten çıkarma cezasını onaylarsa ilişiği kesilir. Sonrasında idare mahkemesi; personel lehine olayın içeriğine göre göreve iade edebilir; orantısızlıktan, ağır ceza verilmesinden gibi nedenlerden birçok personel geri göreve iade edilmektedir

Turhan06
Daire Başkanı
24 Mayıs 2020 10:38

İstinaf Mahkemesi kararlarını bekliyoruz? Mahkeme ya istinafı kabul edecek ya da reddedecek. Avukatlarla gorustum. Hepsinin de dediği bir şey var ki istinaf kabul olsa bile buradan çıkacak olan maksimum sonuç ya adli para cezası ya da hagb. Olay meydana geldiğinde memur olmadigin için idari soruşturma başlatılamaz. Idari soruşturmanın kimler için başlatılabileceğini yukarıda izah etmiştim. (Disiplin Soruşturması Usul ve Esasları). Ortalık ayağa kalkmadan bu dosyanin kapanmasıni sağlamaya çalışacağım inşAllah. Zaten şikayet geri çekildiği için düşen bir davayı işgüzar bi savcı hortlatmaya çalıştı.
Süleyman Yalçın34, 4 yıl önce
Öncelikle geçmiş olsun, dosyanın sürüncemede kalması iyi davanın uzaması lehine, zamanaşımından düşme ihtimali de var. Ceza alırsan (inşallah dava açılmadan kapanır) alt sınırdan alırsın ve 1/6 da indirim alırsın hagb verirler. Kurum memuriyetten önce gerçekleşmesi, olayın telefonla gerçekleşmesi, fiziki temasın söz konusu olmaması, müştekinin şikayetten vazgeçmiş olması da nazara alındığında seni ihraç etmeye, güvenlik soruşturmanı tekrar yapmaya çalışacağını düşünmüyorum. Sen yinede kurumundakilere böyle bir durum olduğunu söyleme seni kurumda ötekileştirmeye çalışırlar. Mahkemeden sana sorulmazsa ki (önceki beyanların ellerinde var) iş yerini de söyleme. Bu sayede mahkeme aleyhinde karar verse bile kurum haberdar olmayacaktır. Memuriyetine sahip çık 4 elle sarıl iş kolay bulunmuyor.
24 Mayıs 2020 10:57

İşgüzar bir savcı yüzünden ben hakaret huzur ve sükünu bozma ve basit tehditten ceza aldım, hagb verdiler 2 para cezası ve 2 ay 15 gün hapis... İdari soruşturmayı dmk ya göre hukuken açamazlar, ama idare kendini sağlama almak için güvenlik soruşturmasının yeniden yapılmasını talep edebilir... İdari takdir yetkisi kapsamında bağlı olduğun bakanlık ben bu kişi ile çalışmak istemiyorum derse ilişik kesilir ve sen idari yargıya dava açmak zorunda kalırsın... Ben Adalet bakanlığında çalışıyorum, birçok kez davadan beraat eden insanların bile atıldığına şahit oldum, en son güvenlik soruşturmasında bir ikmnin üniversite zamanında uyuşturucu içtiğine dair denetimli serbestlik tedbiribden dolayı (ceza değil sadece denetimli tedbir) cezaevleri için risk taşınığını iddia ederek ilişiğini kestiler. Adli olarak sana birşey yapamazlar zira müşteki vazgeçmiş dava açılırsa(inşallah savcının talebi Red edilir) alt sınır uygulanır, adli para cezasına da çevirirse para cezası memuriyete engel teşkil etmez adli yargıdan bişey olmaz her zaman idareye ve disiplin amirine dikkat et, zira yanlış verilecek bir karar idari yargıda uğraşmana neden olur
Turhan06, 4 yıl önce
İstinaf Mahkemesi kararlarını bekliyoruz? Mahkeme ya istinafı kabul edecek ya da reddedecek. Avukatlarla gorustum. Hepsinin de dediği bir şey var ki istinaf kabul olsa bile buradan çıkacak olan maksimum sonuç ya adli para cezası ya da hagb. Olay meydana geldiğinde memur olmadigin için idari soruşturma başlatılamaz. Idari soruşturmanın kimler için başlatılabileceğini yukarıda izah etmiştim. (Disiplin Soruşturması Usul ve Esasları). Ortalık ayağa kalkmadan bu dosyanin kapanmasıni sağlamaya çalışacağım inşAllah. Zaten şikayet geri çekildiği için düşen bir davayı işgüzar bi savcı hortlatmaya çalıştı.

Turhan06
Daire Başkanı
24 Mayıs 2020 11:01

Çok doğru söyledin ustad. Allah senin de yar ve yardımcın olsun. Evet haklısın adli yargıdan değil idari yargıdan çekin. Adli yargıda kıyas yok ama idari yargıda var. Hele ki bir de iş bilmeyen hukuk bilmeyen bi idareciye denk gelirsen ki çoğu hukutan yasadan yönetmelikten bir haber. O zaman idare mahkemesi kapılarında uğrasır durursun. Bu arada ben söylemeyi unuttum. Sözleşmeli değil kadroluyum.
Süleyman Yalçın34, 4 yıl önce
İşgüzar bir savcı yüzünden ben hakaret huzur ve sükünu bozma ve basit tehditten ceza aldım, hagb verdiler 2 para cezası ve 2 ay 15 gün hapis... İdari soruşturmayı dmk ya göre hukuken açamazlar, ama idare kendini sağlama almak için güvenlik soruşturmasının yeniden yapılmasını talep edebilir... İdari takdir yetkisi kapsamında bağlı olduğun bakanlık ben bu kişi ile çalışmak istemiyorum derse ilişik kesilir ve sen idari yargıya dava açmak zorunda kalırsın... Ben Adalet bakanlığında çalışıyorum, birçok kez davadan beraat eden insanların bile atıldığına şahit oldum, en son güvenlik soruşturmasında bir ikmnin üniversite zamanında uyuşturucu içtiğine dair denetimli serbestlik tedbiribden dolayı (ceza değil sadece denetimli tedbir) cezaevleri için risk taşınığını iddia ederek ilişiğini kestiler. Adli olarak sana birşey yapamazlar zira müşteki vazgeçmiş dava açılırsa(inşallah savcının talebi Red edilir) alt sınır uygulanır, adli para cezasına da çevirirse para cezası memuriyete engel teşkil etmez adli yargıdan bişey olmaz her zaman idareye ve disiplin amirine dikkat et, zira yanlış verilecek bir karar idari yargıda uğraşmana neden olur
24 Mayıs 2020 11:03

Ben de kadroluyum hagb nedeniyle 1200 km uzağa sürgün yedim adanadan İstanbula bir de kınama aldım çok şükür iptal ettirdim 2 yıl geçti 5 yıl dolunca tertemiz olacağım :)
Turhan06, 4 yıl önce
Çok doğru söyledin ustad. Allah senin de yar ve yardımcın olsun. Evet haklısın adli yargıdan değil idari yargıdan çekin. Adli yargıda kıyas yok ama idari yargıda var. Hele ki bir de iş bilmeyen hukuk bilmeyen bi idareciye denk gelirsen ki çoğu hukutan yasadan yönetmelikten bir haber. O zaman idare mahkemesi kapılarında uğrasır durursun. Bu arada ben söylemeyi unuttum. Sözleşmeli değil kadroluyum.

Turhan06
Daire Başkanı
24 Mayıs 2020 11:04

Senin olay yaşandiginda sen memur muydun?
Süleyman Yalçın34, 4 yıl önce
Ben de kadroluyum hagb nedeniyle 1200 km uzağa sürgün yedim adanadan İstanbula bir de kınama aldım çok şükür iptal ettirdim 2 yıl geçti 5 yıl dolunca tertemiz olacağım :)
Toplam 40 mesaj

Çok Yazılan Konular

Sözlük

Son Haberler

Editörün Seçimi