Editörler : E.Kayı Han
15 Mart 2012 10:59

Kürtleşen Türkler....

Her fırsatta asimile edildiklerini söyleyen Kürtler bu gerçekleri de görmelidirler....

********

Gürbüz´ün, Selenge Yayınları´nda çıkan ´´Kürtleşen Türkler´´ adlı araştırma kitabında, Selçuklulardan Türkiye Cumhuriyeti´nin ilk yıllarına kadar bir çok Türk boyunun mezhep çatışmaları ve iskan politikaları nedeniyle Kürtleştiği iddiaları yer alıyor. ´´Asimilasyon adeta Türklüğün kaderi olmuş´´ diyen Gürbüz, kitabı ile ilgili yaptığı açıklamada, 3 yıl süren araştırma sonucu 400´ü aşkın kaynaktan derlediği bilgilerle Türkiye´de bu alanda yapılan ilk çalışmayı gerçekleştirdiğini ifade etti.

Kaleme aldığı konunun çok hassas olduğunu ve kitabının bazı çevreler tarafından tepkiyle karşılanacağını anlatan Gürbüz, ´´Ben tarihi kaynaklara dayanarak bir gerçeği gözler önüne sermeye çalıştım´´ diye konuştu.

KİTAPTAN BAZI ÖRNEKLER

Osmanlı-Safavi çekişmesinin Anadolu birçok Türk boyunun Kürtleşmesine neden olduğu anlatılan kitapta, Orta Çağın Türklere bıraktığı başlıca mirasın Kürtleşen milyonlarca Türk olduğu vurgulandı. Güney Doğu´da bulunan Zazalar´ın kendilerini Sümerler´in devamı saydıkları hatırlatılan kitapta, 120 aşiretten oluşturuldukları ileri sürelen Zazalar´ın çoğunun Beyler, Kubatlı, Pınarlı, Hörmekli, Karaballı gibi Türkçe adlar taşıdığına dikkat çekildi.

Yüzlerce aşirete sahip Karakeçili aşiretinin Anadolu´nun birçok yöresinde yaşadıklarını, batıdakilerin kendilerini Türk, doğudakilerin ise Kürt saydıkları ifade edilen kitapta, aşiretin tarihi kaynaklarda ´´Ekrad-ı Aşiret-i Karakeçeli´´ olarak isimlendirildiğini ve ´´Bozuluş Türkmenlerindendir´´ diye yer aldığı savunuldu.

GAGAUZ TÜRKLERİ

Gagauz Türklerinin bir bölümünün baskılar nedeniyle Anadolu´ya göç etmek zorunda kaldığı ifade edilen kitapta, Gagauzların önce Trakya´ya yerleştiklerini, daha sonra Talas´a göç ettikleri belirtilerek, buradan da Erzurum´un Hınıs ilçesine geldikleri kaydedildi. Hınıs ilçesinde Karaçoban beldesini kuran Gaguzların burada Kürtleştiği ileri sürüldü. 16. yüzyılda Mardin Sancağı´nda yaşayan Türk kökenli aşiretlerin zaman içinde Kürtleştiğinin kaynaklarda yer aldığı belirtilen kitapta, Pinyanişi aşiretinin ileri gelenlerinden Ahmet Koç´un Prof. Dr. Orhan Türkdoğan´a aşiretini anlatırken, ´´Aslımız Orta Asya´dan geliyor´´ dediğine işaret edildi.

Kürt tarihi yazarı Bitlis´li Şeref Han´ın Şerifname adlı eserinde Tunceli ve yöresinde hükümdar ve beyliklerin soy bakımından Türkmen olduklarını ve Turani ırkından geldiklerini ifade ettiği belirtilen kitapta, Şeyh Sait İsyani´nın elebaşlarından Seyit Abdulkadir´in Diyarbakır´da kurulan mahkemenin üyelerinden Ali Saip Bey´in ´´Seyitlik nereden geliyor?´´ sorusuna ´´Abdulkadir Geylani ahfadındanım. Aslen Kürt değilim, Kürdistan´da yerleşmişim´´ dediği aktarıldı.

OSMANLI KAYITLARI

Osmanlı arşivlerinde Hınıslu ve Çemişgezeklü oymaklarının Kürt olduğunun kayıt altına alındığını, fakat Hınıslu Oymağı´nın yerleşim adlarının Ayğut, Kara Güne, Deli Budak adlarının Divan-u Lügatit Türk´de yer aldığına dikkat çekilen kitapta, İran´ın Horasan bölgesindeki Kürtleştirilen Türklerin öyküsünü Müge Çetinkaya´nın kaleme aldığı hatırlatıldı.

YAŞAR KEMAL TÜRKMEN ASILLI İDDİASI

Ünlü romancı Yaşar Kemal´in Kürt olarak bilindiğini fakat Türkmen asıllı olduğu iddia edilen kitapta, Prof. Dr. Orhan Türkdoğan´ın saha araştırmaları sırasında elde ettiği bilgilere yer verildi. Yaşar Kemal´in ailesinin Osmanlı İmparatorluğu´nun doğduğu Söğüt´ten Van´ın Erciş ilçesine yerleştiği anlatılan kitapta, Türkdoğan´ın Orhan Kemal´in amcası Mehmet Kemal ile yaptığı söyleşinden de bir bölüm yer almakta.

Kitabın arka kapak yazısı, teknik bilgileri ve internet üzerinden sipariş şartları için bu linki kullanabilirsiniz.


Orhan Pamuk
Yasaklı
15 Mart 2012 11:44

Beydili, çepni, avşar boylarından da kürtleşen çok kabileler var


Pakdilbey
Kapalı
15 Mart 2012 11:52

Böyle kitapların sayısı arttırılmalı...

Yahu, Türkiye'de yaşıyoruz, her etnik hakkında bir sürü kaynak kitap var ama Türkler hakkında çok çok az...

Türk'ü tanımak lazım!

15 Mart 2012 21:44

şehb@l

sence türkleşen kürtler var mı?


i m a j
Yasaklı
15 Mart 2012 21:49

Türkün Türkten başka dostu yok deyip konuyu kilitliyorum

EDİTÖR imaj


marjinal 01
Yasaklı
15 Mart 2012 21:54

1071 önceSİ bugünkü güneydoğu bölgesınde kürt'lerle aynı bölgede türk'lerde yasıyordu

bu durumu orta asyadakı mezar tasları ıle bırebır benzerlık tasıyan güneydoğudakı mezar taslarıyla ıspatlayabılıyorlar

nereye gitti bu ınsanlar

KÜRT'LEŞTİLER !!!!


detail
Başbakan Müsteşarı
15 Mart 2012 21:55

Hiç kendinizi kandırmayın....

Kimse birşeyleşmiyor...

Çok zorlarsanız bir kısmı amerikanlaşıyor, bir kısmı ruslaşıyor...

Rahata geldimi amerikanlaşıp, isyan ruhu kabardığında ruslaşan gel git akıllılarda oluyor tabi...

Bu ırklara fazala takılmaya başladı millet faşişt miydi faşist miydi neydi ondan mı oldu herkes nedir?


şehb@l
Başbakan Müsteşarı
16 Mart 2012 09:22

15 Mart 2012 21:44 Düzenle Sil

şehb@l

sence türkleşen kürtler var mı?

Harmonikalı

*********

bunu görmek için sadece Tunceliye gidip orada küçük çaplı bir araştırma yapmanız bile yeter...


şehb@l
Başbakan Müsteşarı
16 Mart 2012 09:24

Yusuf Halaçoğlu: Türk Milleti Asimile Etmez, Asimile Olmuştur ve Bugün Bazılarına Biz 'Kürt' Diyoruz

Türk Tarih Kurumu Eski Başkanı ve Gazi Üniversitesi Stratejik Araştırmalar Merkezi Müdürü Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu, Türk Milletinin Hiçbir Zaman Irkçı Olmadığını ve Hiçbir Irkı da Asimile Etmediğini Açıkladı. Prof. Dr. Halaçoğlu, "Türk Milleti Irkçı Değildir. Irkçı Olmaları Mümkün de Değildir.

Türk Tarih Kurumu eski Başkanı ve Gazi Üniversitesi Stratejik Araştırmalar merkezi Müdürü Prof. Dr. Yusuf halaçoğlu, Türk milletinin hiçbir zaman ırkçı olmadığını ve hiçbir ırkı da asimile etmediğini açıkladı. Prof. Dr. Halaçoğlu, "Türk milleti ırkçı değildir. Irkçı olmaları mümkün de değildir. Irkçı olsaydı bütün ulusları, kendi idaresindeki ulusları asimile etmeliydi. Tam tersine kendisi asimile olmuş. Bazılarına biz bugün Kürt diyoruz." dedi.

22. Ulusal, 12 Uluslararası Dadaloğlu Şenlikleri Geleneksel Kültür ve Sanat Şenlikleri kapsamında düzenlenen panele Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu da konuşmacı olarak katıldı. Panelin oturum başkanlığını yapan Halaçoğlu, geçen yıl aynı panelde yaptığı konuşmayı hatırlatarak, bu konuşmaya ilk zaman tepki geldiğini sonrasında ise herkesin kabul ettiğini belirtti. Halaçoğlu, yayınladığı aşiretler kitabını hatırlatarak, Anadolu aşiretleri olarak 41 bin 295 aşiretin olduğunu söyledi.

Prof. Dr. Halaçoğlu, şöyle konuştu: "Bunlardan ilginçtir ki 5 bin 400'ü Avşarlar. 41 bin aşiretin 39 bini Türkmen grubuna mensup aşiretler. Kıpçakları saymıyoruz. Onun dışında 39 bin cemaatin sahip olduğu çadır sayısı 1 milyon 36 bin çadır Türkmen, 142 bin çadırı Avşar. Her bir çadırı 5 kişi olarak kabul ederseniz 1500'lü yıllarda 700 bin, günümüzde 10 milyon civarında Avşar vardır. Ülkenin 7'de biri Avşar'dır. Avşarlar çok dağınıktır. Onların bir araya getirilmesi noktasında şenlikler yapılıyor. Derneklerin çalışmaları vardır."

Kişilerin kimliklerini öğrenmek zorunda olduğunu anlatan Prof. Dr. Halaçoğlu, dünyanın her yerinde herkesin 7 göbek gerisini bildiğini dile getirerek, "Biz Türklerin kimliklerini ortaya çıkarması ve birbirlerini tanımalarını isterken bazı kesimler bunu kafatasçılık, ırkçılık olarak nitelendirmektedirler. Aslında bunu ret eden ne mutlu Türk'üm diyemeyenler aslında asıl ırkçılık yapanlardır." ifadesini kullandı.

Halaçoğlu, burada önemli olanın, hiçbir zaman Türk milletinin ırkçı olmadığına dikkat çekerek, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Tarih boyunca Türk milleti ırkçı olmamıştır. Zaten ırkçılık yapmış olsaydı imparatorluk kuramazdı. İmparatorluklar milli devlet değildir. Milli devlet belli bir millete, etnik grup olarak kurulan devletlerdir. Dolayısıyla Türkler, sadece cumhurbaşkanlığı forsundaki 16 yıldıza bakmayın, 100'ün üzerinde devlet kurmuştur. 16'sı imparatorluktur. Hatta 17'dir. Şah İsmail'in kurduğu Türk devleti vardır. Türk Cumhuriyeti'nin dışında kurulan 17 Türk devleti vardır. İmparatorluktur bunlar. Yani farklı milletleri bir araya toplamış yegane milletlerden birisidir. Irkçı olmaları mümkün değildir. Irkçı olsaydı bütün ulusları, kendi idaresindeki ulusları asimile etmeliydi. Tam tersine kendisi asimile olmuş. Bazılarına biz bugün Kürt diyoruz. Dolayısıyla bütün bunları genel anlamda duysallığa kapılmadan değerlendirirsek şöyle; Türk milleti barışçı, birleştiricidir. Yok edici değildir. İnançlara saygılıdır. Böyle bellememiz ve bilmemiz gerekir."

Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu, Avşarlarla ilgili bazı özellikleri anlattıktan sonra sözü panelin diğer konuşmacıları olan Prof. Dr. İsmail Görkem ile Prof. Dr. Mustafa Aksoy'a verdi. Konuşmaların öncesinde ise Dadaloğlu'ndan bazı şiirler seslendirilirken aşıklar kısa konser verdi.

Öte yandan programın başında katılımcılardan Ak Parti Grup Başkanveli ve Kayseri Milletvekili Mustafa Elitaş, salona girdiğinde katılımcılarla tokalaştı. Elitaş, bu sırada MHP İl Başkanı Süleyman Korkmaz'a tokalaşmak için elini uzattı. MHP İl Başkanı Süleyman Korkmaz karşılık vermeyince Elitaş'ın eli havada kaldı. Mustafa Elitaş bunun üzerine elini geri çekti ve yerine oturdu.


"beşaşet"
Yasaklı
16 Mart 2012 09:29

Kürt Türkleşmez, bu insanın yaradılışına aykırıdır..

Hem neden bir kürt türkleşme ihtiyacı içinde olsun ki?

--

Türk Türklüğü ile

kürt de kürtlüğü ile

dilediği gibi yaşayacaktır bu vatan topraklarında Allah'ın izni ile..


ÜçokSalurKaratekeli
Genel Müdür
16 Mart 2012 09:33

Hakikaten dikkate ve okumaya değer bir esere benziyor. Okuyacak o kadar çok kitap var ki insan hangisinden başlayacağını şaşıyor... Şehbal teşekkür ederiz kardeş...


canan62
Memur
16 Mart 2012 09:41

akşam tunceliliyim ama aslında türkmenim dediğimde karaktersizlikle suçlandım evet bende kürtleşen türkmenlerdenim ama bile isteye olan bir durum bu kürtleri türklerden daha yakın daha ii buluyorum

16 Mart 2012 09:44

Kürtleşen maalesef birçok Türkmen aşireti var.


ÜçokSalurKaratekeli
Genel Müdür
16 Mart 2012 09:58

Beşaşet

Kürt türkleşmiştir demiyor. Kürtleşen Türklerden bahsediyor kardeş. Bir yanlış anlama var sanırım.

"Kürtlerin türleşmeye ihtiyacı yoktur" tezin doğru olabilir. Her medeniyetin kendine özgü gurur duyacağı bir geçmişi vardır mutlaka. Bu nedenle hiç bir ırkın zümrenin bir diğerine benzeme ihtiyacı da yoktur.

Olaya bir de şu pencereden bakmak lazım. Bir örnekle başlayayım. Tuz gölünün içine ne atarsan at o da tuz olur. Elma atsan da tuz olur, beni atsan da... Göçebe hayat tarzını benimsemiz bir geçmişimiz var. Yazının içeriğinde göçebe hayat tarzı yaşayan aşiretlerden doğuya göç edenlerin zamanla kürtleştiğinden bahsetmiş. Doğru olma ihtimali yüksektir bence. Kürt kültürünün olduğu yörelere göç etmiş bir aşiret zamanla kürt kültürüyle yoğrulmaya çok açık ve müsaittir. Belki bu yazının tam karşılığı değil ama, dün bir TV kanalında açık oturum vardı. Üniversite öğrencileri katılımcılara sorular soruyor. Bir öğrenci kalktı ve bir soru sordu. Selam verdikten sonra, ilk önce Kürt asıllı olduğunu söyleyerek başladı söze. Çok güzel diksiyonu vardı. Şivesinde hiç kürtlük emaresi göremedim. Benim geçmişim tamamen yörük ve hiç kürt karışımı yoktur Türk oğlu Türküm yani. Ama o programdaki öğrencinin şivesiyle kendi şivemi kıyasladım, acaba o mu Türk, ben mi Türküm diye içimden güldüm... Yani hangi ortamda olursan ol bulunduğun kaba göre şekil alırsın değerli kardeşim...


şehb@l
Başbakan Müsteşarı
16 Mart 2012 10:01

16 Mart 2012 09:41 Düzenle Sil

akşam tunceliliyim ama aslında türkmenim dediğimde karaktersizlikle suçlandım evet bende kürtleşen türkmenlerdenim ama bile isteye olan bir durum bu kürtleri türklerden daha yakın daha ii buluyorum

canan62

**********

olayın özeti bu yorumda işte....

ne olduğun değil kendini ne hissettiğin

ya da ne hissettirldiğin....

kültür bakımından etkilenme illa ki olacak

ama insanın soyunu bildiği halde soyundan ayrı olarak ben şuyum ya da buyum demesi kişinin tercihi...

****

bu başlığı açma sebebim

Kürtlerin,bizi asimile ediyorlar,Türkleştiriyorlar şeklindeki yangınlarına biraz su dökmek....

milletler etkileşim halindeki her milleten bir şeyler aldıpı kadar da verir....

dün çinlileşen Türkler vardı Ruslaşan Türkler vardı

bugün Araplaşan ve Kürtleşen Türkler var...

kültürler kaynaştıkça insanlar da kültür değişimine uyarak değişiyor...

*************

öte yandan Tunceli ve civarı ele alınırsa bu bölgedeki alevi Kürtlerin sadece köy seyirlik oyunlarına bakıldığında hala Şaman kültürünün izlerini görmek mümkün....


ÜçokSalurKaratekeli
Genel Müdür
16 Mart 2012 10:02

Canan62 örneğinde görüldüğü gibi. Geçmişinin Türk'lüğünden bahsetmiş fakat Kürt kimliğini şu an kendisine daha yakın buluyor. Çünkü Kürt kültürünün kabına göre şekil almış...

16 Mart 2012 10:30

ömrünüz bunlarla mı geçecek?

şu kürt, bu türk, şu türkleşmiş, bu kürtleşmiş, asimilasyon, karışma bilmem ne...

misket oynayayarak yaşayın daha iyi.

16 Mart 2012 11:12

insanların zaman ile yaşadıkları topluma uyum sağlamaları asimile olmaları doğaldır. Ama bir boyun klanın yada aşiretin toptan ırkını değişmesi ve bunu unutması doğal değildir.

İnsanlar din değişseler bile eski dinlerinden yeni dinlerine değişik inanışları taşırken eski dinlerini ne unutur nede inkar ederler.

Yazdığınız hayatın doğal akışına aykırı. Sadece değişik varsayımlar ile bir ırkı diğer ırkın çatısı altına taşımak mantıksızlığın daniskasıdır.


zeban
Şube Müdürü
16 Mart 2012 11:24

bırakın şu kafatası ölçümlerini yahu...bırakın da insanlar kendilerini hangi kimliğe ait hissediyorlarsa öyle görsünler ,öyle yaşasınlar .benim ailem de tunceli asıllı ve zazayım ,kendimi öyle görüyorum daha doğrusu .çünkü bu coğrafya çok karışık,kafatası ölçmeye kalkarsak kimin ne olduğu belli değil,o yüzden herkes kendini nereye ait hissediyorsa oranın dilini ,kültürünü yaşayabilmeli.

BOÜN Türkiye'nin genom haritasını çıkardı

Genom araştırmasına göre Türkiye'de yaşayanlar için Türk ırkından demek mümkün değil. Aslında, 'Hepimiz Afrikalıyız.'

Boğaziçi Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü araştırmacılarının önderliğinde, Türkiyeli araştırmacılar tarafından gerçekleştirilen genom dizileme ve biyoenformatik analizlerini içeren araştırmanın ilk aşaması dün kamuoyuna açıklandı.

17 farklı şehirden 17 kişinin genom dizilimlerinin incelendiği, 340 bin liralık bütçeyle gerçekleştirilen çalışmayı, araştırma ekibi Taraf'a anlattı.

DNA ÇEŞİTLİLİĞİMİZ AVRUPA'DAN FAZLA

Ekibin liderlerinden Dr. Cemalettin Bekpen araştırmanın temel amacının "Sağlıklı bireylerden Türkiye'de sıklıkla dağılım gösteren genetik DNA çeşitlilik haritasını çıkartmak" olduğunu söyledi. Araştırmada Türkiye coğrafyasında yaşayan insanların DNA diziliminde, başka coğrafyalarda yaşayanlara göre bazı farklılıklar tesbit ettiklerini belirten Bekpen ayrıca Türkiye'nin kendi içindeki DNA çeşitliliğinin Avrupa'dakinden daha fazla olduğunu ifade etti.

Türk deyip evlenmişiz

Tuğba Tekerek'in haberine göre Bekpen, Türk 'ırk'ıyla ilgili olarak ise "Bundan söz etmek mümkün değil. Yok böyle bir şey" şeklinde konuştu. Araştırmanın sunumunda da "İnsanlar ve toplumlar arasındaki genetik farklılıkları en iyi açıklayan değişken ırk, dil, etnik köken, ten rengi değil, coğrafi konum" vurgusu yapılırken, Harvard Üniversitesi'nden Ömer Gökçümen coğrafi konumun neden etkili olduğuna dair şunları söyledi: "Fransız ırkından bahsedemediğimiz gibi Türk ırkından da bahsedemeyiz. Ama şunu söyleyebiliriz.

Belirli bir süredir, 100 yıldır, 200 yıldır insanlar kendini Türk bilmiş ve o yüzden Türklerle evlenmiş, birbiriyle evlenmiş olmalarından dolayı bir benzeşme var. Ve bu tamamen aynı coğrafyada yaşamakla ilgili."Gökçümen sözlerini "Keşke size 'yüzde 20 Avrupalı, yüzde 5 Afrikalısınız' diyebilsem. Ama bu mümkün değil. Bir kere hepimiz Afrikalıyız. Genetik çeşitliliğin yüzde 90'ı Afrika'da, tüm Avrasya halkaları ondan oluşmuş, biz onun minik bir koluyuz. Avrasya içinde de en fazla çeşitlilik Ortadoğu'da var. Çeşitlilik, Ortadoğu'dan, doğuya ve batıya doğru azalarak gidiyor. İsveç'e, İzlanda'ya giderseniz genetik çeşitlilik çok çok az" şeklinde sürdürdü.

ANKARA'DA NE KADAR FARKLIYSA DİYARBAKIR'DA DA O KADAR FARKLI

Araştırmaya göre Türkiye'de tesbit edilen DNA diziliminde bazı harflerin frekansları başka coğrafyalara göre daha sık. Bu, Türkiyelilerin genetik olarak farklılarını ortaya koyuyor. Öte yandan, bir geçiş noktası olan Türkiye'de hem farklı grupların birbirine karışmış olması hem de insanların yaşadığı eski bir coğrafya olması nedeniyle DNA dizilimi çeşitliliği Avrupa'ya göre daha fazla. Ancak farklı DNA dizilimleri ülke sathında yayılmış durumda. Ekipten Pınar Kavak ise "Ülke içinde doğu illeriyle batı illeri arasında genetik kümelenme yok" diyor. Verilen bilgilere göre, İstanbul'un genetik dizilimi Ankara'dan ne kadar farklıysa, Diyarbakır'dan da o kadar farklı" şeklinde konuşuyor.

Gene göre diyet

Türkiye'de alanında bir ilk olan bu çalışma ilerde tıpta yapılacak araştırmalara bir zemin oluşturmayı hedefliyor. Belirli DNA dizilimleri bazı hastalıklara yatkınlığı artırırken, bunların tesbiti önceden müdahaleyi de mümkün kılacak. Doç. Dr. Nesrin Özören "Bu araştırmayla, 'şu dizilim şu diyete göre kalp krizine neden olabilir, kansere götürebilir' gibi daha geniş çaplı çalışmaların temelini atıyoruz. Kendi kitabımızdaki harflerimizi iyi anlarsak, ona göre daha iyi spor yapmasını, daha fazla meyve yemesini önereceğiz. Diyelim ki kalp krizi yatkınlığı gen imzası taşıyor birisi. Bunu önceden bilmiş ve tedbirini almış olacak."

Ömer Gökçümen genom araştırmalarının fiyatının hızla düştüğünü, kişisel olarak 10 bin dolara yaptırılabildiğini belirterek şunları söylüyor: "Genom araştırmaları 2000'de ilk başladığından bugüne, maliyeti 1 milyon kat düştü ve bu devam edecek. İlerde hastanelere kanınızı verdiğinizde, dizilim tesbit edilip, şu hastalıklara dikkat etmeniz gerekir denecek."

DNA kimyasal bir ipliktir

Harvard Üniverstitesi'nde kıdemli araştırmacı Ömer Gökçümen, DNA'nın A, T, C ve G diye adlandırılan yapıtaşlarının 3 milyar kez farklı şekillerde dizilmesiyle oluşan bir kimyasal iplik olduğunu, genomun aslında bu kimyasal iplik olduğunu söylüyor. Örnek vermek gerekirse bir kişinin DNA dizilimindeki üç bininci sıradaki yapıtaşı G'yken diğerinde T olması genom farklılığını ifade ediyor. DNA dizilimi dünyadaki tüm insanlarda yüzde 99.9 oranında benziyor, binde birlik değişimler ise genom çeşitliliğini oluşturuyor. Bu farklılıklar da ten renginden, belli hastalıklara yatkınlığa kadar çeşitli konularda insanların birirbirinden farklı olmasına neden oluyor.

16 Mart 2012 11:30

17 kişi üzerinden adam bütün Türkiye için Türk değil diyor.

Hadi gidin işinize be.


zeban
Şube Müdürü
16 Mart 2012 11:45

bozkurt

evet sayı az ama bu insanlar farklı şehirlerden seçilmişler eğer bu ülkede türk e ait bir genom varsa muhakkak bulunması gerekiyordu.ki bu araştırmaları yapmak o kadar kolay değil ama benzer birçok araştırma da bulunabilir.mesela biri daha.

isviçre merkezli igenea şirketinden tartışma yaratacak araştırma. araştırmaya göre "en karışık ve en az safkan" olan topluluk türkiye halkı..

türkiye'de "safkan türk" tartışması yaratacak araştırma için avrupa'nın dört bir yanından dna örnekleri toplayan ve bunlar üzerinde analizler yapan bilim adamları türkiye'de yaşayan türkler'in sekiz farklı etnik gruba ait genleri taşıdığını belirledi. çalışmada avrupa'da "safkan" olmaya en yakın halkın ise ruslar olduğu ortaya çıktı. aryan ırk için ikinci dünya savaşı?nı çıkaran almanların genetik yapısında ise sadece yüzde 25 cermen genleri bulunduğu ve hatta genlerinin yüzde 10'luk bir kısmının da yahudi ırkından geldiği belirlendi. igenea yetkililerinin araştırmanın "en büyük sürprizi" olarak açıkladığı türkiye sonuçlarına göre türkiye'de yaşayan insanların genetik yapısı incelendiğinde sekiz farklı etnik gruba ait izler bulunuyor. avrupa ve türkiye'nin çevresindeki bölgede bu kadar karmaşık bir genetiğe sahip olan başka bir millet daha yok. türklerin taşıdığı genler ise şöyle:

1) türk

2) berberi

3) hellenik

4) cermen

5) slav

6) arap

7) yahudi

8) ilirya

Toplam 36 mesaj

Çok Yazılan Konular

Sözlük

Son Haberler

Editörün Seçimi