Bankada çalışarak hayatınızı karartmak mı istiyorsunuz? O halde hepinize başarılar.. İş Bankası'nı çok bilmem ama bankacılığın ne olduğunu çok iyi bilirim. Sabah 9'dan önce masanızda olursunuz. Çoğu bankada öğle tatili artık yok, müşteriler sabahın köründen sıra olur, akşam son dakikaya kadar da kalırlar. Bu da demek ki, 8.45'ten en iyi ihtimalle 19'a kadar neredeyse aralıksız çalışacaksınız. En iyi ihtimal dedim çünkü çoğu kişinin ortalama çıkış saati 20'dir. Ya çok işi vardır ya da amirine iş yapıyormuş gibi görünmek için kalıyordur. Sinirlerinizin yıpranma katsayısı çok yüksektir çünkü bu ülke a ile b'yi biraraya getiremeyen cahillerle ve katıksız ruh hastaları/odunlarla dolu. Bu işte çalıştığınızda iflah olmaz bir insansevmez olacaksınız. Zır zır çalan telefonlar beyninizi oyacak. Aysonu, ay ortası, Pazartesi, Cuma, bayram tatili öncesi, bayram tatili sonrası, yılsonu, yılbaşı vs. derken o çok değerli yaşamınızın göz göre göre nasıl geçtiğine şahit olacaksınız. Bütün bunlar olurken manevi tatmin koca bir sıfır olacak. İşinizde kendinizi hiç geliştiremeyeceksiniz. Adınız çok büyük olasılıkla Pazarlamacı olacak (çünkü bankalarda yükselme kadroları Operasyon değil Pazarlama) ve en iyi yaptığınız şeyin sadece çene yapmak olduğunu farkedeceksiniz bir süre sonra. Ha bu arada, alacağınız maaş, 7-8 yıllık çalışmadan sonra hala 1 milyarın biraz üstü olacak, o da (yine İş bankası'nı hariç tutarsak) pek çok bankada yıl başında % 3-4 gibi komik bir zamdan sonra, yok vergi dilimiydi, yok SSK prim artışıydı, daha 5. ayda yok olacak. Eh bunun üstüne bir de ikinci altı ayda zam alamazsanız (şaşırmayın, pek çok anlı şanlı banka ve özel sektördeki pek çok şirketin çalışanına bu yıl reva gördüğü uygulama bu), yılın son iki ayında yıl başındaki maaşınızın da altına indiğinizi göreceksiniz.
Bankacılık hayatı hepinize hayırlı olsun....
Bankada çalışarak hayatınızı karartmak mı istiyorsunuz? O halde hepinize başarılar.. İş Bankası'nı çok bilmem ama bankacılığın ne olduğunu çok iyi bilirim. Sabah 9'dan önce masanızda olursunuz. Çoğu bankada öğle tatili artık yok, müşteriler sabahın köründen sıra olur, akşam son dakikaya kadar da kalırlar. Bu da demek ki, 8.45'ten en iyi ihtimalle 19'a kadar neredeyse aralıksız çalışacaksınız. En iyi ihtimal dedim çünkü çoğu kişinin ortalama çıkış saati 20'dir. Ya çok işi vardır ya da amirine iş yapıyormuş gibi görünmek için kalıyordur. Sinirlerinizin yıpranma katsayısı çok yüksektir çünkü bu ülke a ile b'yi biraraya getiremeyen cahillerle ve katıksız ruh hastaları/odunlarla dolu. Bu işte çalıştığınızda iflah olmaz bir insansevmez olacaksınız. Zır zır çalan telefonlar beyninizi oyacak. Aysonu, ay ortası, Pazartesi, Cuma, bayram tatili öncesi, bayram tatili sonrası, yılsonu, yılbaşı vs. derken o çok değerli yaşamınızın göz göre göre nasıl geçtiğine şahit olacaksınız. Bütün bunlar olurken manevi tatmin koca bir sıfır olacak. İşinizde kendinizi hiç geliştiremeyeceksiniz. Adınız çok büyük olasılıkla Pazarlamacı olacak (çünkü bankalarda yükselme kadroları Operasyon değil Pazarlama) ve en iyi yaptığınız şeyin sadece çene yapmak olduğunu farkedeceksiniz bir süre sonra. Ha bu arada, alacağınız maaş, 7-8 yıllık çalışmadan sonra hala 1 milyarın biraz üstü olacak, o da (yine İş bankası'nı hariç tutarsak) pek çok bankada yıl başında % 3-4 gibi komik bir zamdan sonra, yok vergi dilimiydi, yok SSK prim artışıydı, daha 5. ayda yok olacak. Eh bunun üstüne bir de ikinci altı ayda zam alamazsanız (şaşırmayın, pek çok anlı şanlı banka ve özel sektördeki pek çok şirketin çalışanına bu yıl reva gördüğü uygulama bu), yılın son iki ayında yıl başındaki maaşınızın da altına indiğinizi göreceksiniz.
Bankacılık hayatı hepinize hayırlı olsun....