Evvelce yaptığım CİMER müracaatlarımdan bahsetmiştim burada. Birazdan bahsedeceğim müracaatımdan ilk defa söz edeceğim. Ancak önemli bir gelişme yaşamadığımı ve kimseyi umutlandırmak gibi bir maksadım olmadığını bilmenizi isterim. Kısaca bir Pazar yazısı diyebiliriz buna.
Bir süre önce CİMER vasıtasıyla EGM ye hitaben; şahsımı memuriyetten haksız ve hukuksuzca ihraç ettiklerini, bunun en büyük delilinin ise ilgili ceza mahkemesinin oy birliğiyle verdiği BERAAT kararının olduğunu Esas ve Karar numaralarıyla birlikte uygun bir dille yazmıştım. Elbette müracaatım neticesinde EGM nin, şahsıma yaptığı hukuksuzlukları kabullenip, idare mahkemesinde devam eden davadan geri çekilip, derhal göreve iade edeceğini beklemiyorum. Bilgi Edinme Kanunu kapsamındaki müracaatıma karşılık kurumun yazdığı cevabi yazıya imza atan rütbeli personele, meramımı bizzat anlatma imkanı buluyorum bu sayede :) Tabi bu rütbeli personel derdimi dinlemekle kalmayıp bir de imzalı cevabını kanuni zorunluluk gereği gönderiyor. Böylece ara ara kendimi hatırlatıyorum, eminim müracaatımla ilgilenen tüm personel benden ve benim gibi hukuksuzluklara uğrayanlardan resmî surette haberdarlar. Değinmek istediğim konu burası değil. Bu tarafı işin ironisi tabi
EGM nin, müracaatımda Esas ve Karar numaralarını da yazdığım BERAAT kararını ilgili ceza mahkemesine sorup, teyit etmeye çalışmasını ise UYAP Vatandaş üzerinden görmem uzun sürmedi. Mahkemeye yazılan üst yazıda, talep edilen bilginin "Bilgi Sistemi" ne kaydedilmek üzere istendiğine de rastladım. Tabi mahkeme gerekçeli BERAT kararını göndermiş. Talep edilen bu husus "Bilgi Sistemi" ne şimdiye kadar kaydedilmiş olmalı. Bu kadar...
.....
Ceza yargılamasında dördüncü celsede BERAAT almıştım. Dördüncü celseye kadar uzamasının tek sebebi başkanların değişmesiydi. İddianameyi kabul eden başkan ilk celsede yoktu. İlk celsedeki başkan ikinci celsede yoktu. İkinci celsedeki başkan üçüncü celsede yoktu. Evet bu yüzden uzadı yargılama süreci. Zaten bu değişiklikler duruşma tutanaklarında yazılı.
Davalı idarenin haksız ve hukuksuzca gerçekleştirdiği kamu görevinden çıkarma işlemini haklı göstermek amacıyla İdare Mahkemesine intikal ettirdiği evraklar arasında ilk üç celsenin duruşma tutanağı vardı ama dördüncü celseye (BERAAT kararı verilen celseye) ait duruşma tutanağı yoktu. Ya duruşma tutanaklarını tam gönderin ya da hiç göndermeyin birader.
Şimdi akl-ı evvelin biri çıkıp, "İyi de birader duruşma tutanağında yaptığın savunma da yazıyor. Belki idare buradan birşeyler (aidiyet - irtibat - iltisak) çıkartmıştır. Bunu da aleyhine delil olarak kullanmak istemiştir." diyebilir. Ceza yargılamasındaki savunmam bir dakika, duruşmalar ise beş dakika sürmüyordu. Savunmam da ise terör örgütü üyesi olmadığımı, BERAATİMİ dolayısıyla da görevime iade olmak istediğimi söylüyordum. Yani o akl-ı evvelin sorusu böylece boşa çıkmış oluyor. Tamam mı ,anladın mı akl-ı evvel !!!
.....
Evvelce yaptığım CİMER müracaatlarımdan bahsetmiştim burada. Birazdan bahsedeceğim müracaatımdan ilk defa söz edeceğim. Ancak önemli bir gelişme yaşamadığımı ve kimseyi umutlandırmak gibi bir maksadım olmadığını bilmenizi isterim. Kısaca bir Pazar yazısı diyebiliriz buna.
Bir süre önce CİMER vasıtasıyla EGM ye hitaben; şahsımı memuriyetten haksız ve hukuksuzca ihraç ettiklerini, bunun en büyük delilinin ise ilgili ceza mahkemesinin oy birliğiyle verdiği BERAAT kararının olduğunu Esas ve Karar numaralarıyla birlikte uygun bir dille yazmıştım. Elbette müracaatım neticesinde EGM nin, şahsıma yaptığı hukuksuzlukları kabullenip, idare mahkemesinde devam eden davadan geri çekilip, derhal göreve iade edeceğini beklemiyorum. Bilgi Edinme Kanunu kapsamındaki müracaatıma karşılık kurumun yazdığı cevabi yazıya imza atan rütbeli personele, meramımı bizzat anlatma imkanı buluyorum bu sayede :) Tabi bu rütbeli personel derdimi dinlemekle kalmayıp bir de imzalı cevabını kanuni zorunluluk gereği gönderiyor. Böylece ara ara kendimi hatırlatıyorum, eminim müracaatımla ilgilenen tüm personel benden ve benim gibi hukuksuzluklara uğrayanlardan resmî surette haberdarlar. Değinmek istediğim konu burası değil. Bu tarafı işin ironisi tabi
EGM nin, müracaatımda Esas ve Karar numaralarını da yazdığım BERAAT kararını ilgili ceza mahkemesine sorup, teyit etmeye çalışmasını ise UYAP Vatandaş üzerinden görmem uzun sürmedi. Mahkemeye yazılan üst yazıda, talep edilen bilginin "Bilgi Sistemi" ne kaydedilmek üzere istendiğine de rastladım. Tabi mahkeme gerekçeli BERAT kararını göndermiş. Talep edilen bu husus "Bilgi Sistemi" ne şimdiye kadar kaydedilmiş olmalı. Bu kadar...
.....
Ceza yargılamasında dördüncü celsede BERAAT almıştım. Dördüncü celseye kadar uzamasının tek sebebi başkanların değişmesiydi. İddianameyi kabul eden başkan ilk celsede yoktu. İlk celsedeki başkan ikinci celsede yoktu. İkinci celsedeki başkan üçüncü celsede yoktu. Evet bu yüzden uzadı yargılama süreci. Zaten bu değişiklikler duruşma tutanaklarında yazılı.
Davalı idarenin haksız ve hukuksuzca gerçekleştirdiği kamu görevinden çıkarma işlemini haklı göstermek amacıyla İdare Mahkemesine intikal ettirdiği evraklar arasında ilk üç celsenin duruşma tutanağı vardı ama dördüncü celseye (BERAAT kararı verilen celseye) ait duruşma tutanağı yoktu. Ya duruşma tutanaklarını tam gönderin ya da hiç göndermeyin birader.
Şimdi akl-ı evvelin biri çıkıp, "İyi de birader duruşma tutanağında yaptığın savunma da yazıyor. Belki idare buradan birşeyler (aidiyet - irtibat - iltisak) çıkartmıştır. Bunu da aleyhine delil olarak kullanmak istemiştir." diyebilir. Ceza yargılamasındaki savunmam bir dakika, duruşmalar ise beş dakika sürmüyordu. Savunmam da ise terör örgütü üyesi olmadığımı, BERAATİMİ dolayısıyla da görevime iade olmak istediğimi söylüyordum. Yani o akl-ı evvelin sorusu böylece boşa çıkmış oluyor. Tamam mı ,anladın mı akl-ı evvel !!!
.....