Yani suçların şahsiliği ilkesi hukukun en temel prensibi ama şu anda eşi, kardeşi, anne ve babası ihraç oldu ya da açığa alındı diye güvenlik soruşturması olumsuz addedilip, dava açan arkadaşlar var. Hukuka uygunluk istisna, aykırılık kural gibi bir şey oldu kamu kurumları için.
Umarım dava açanların davaları olumlu sonuçlanır da biraz olsun insanların adalete olan inancı geri kazanılır.
Yani bazı şeyleri, sistemi bilen yok üst kademeden. Mesela kapatılan üniversitelerdeki asistan doktorlar ÖSYM sınavı ile devlet yerleştiriyor diye, üniversiteler kapatıldıktan sonra devlet onları başka kurumlara yerleştirdi tekrar. Ama mezun olduktan sonra başvurduğu kurum diyor ki aaa sen kapatılan üniversitedensin, çat olumsuz tebligat gönderiyor. Sonra bu kişi gidip mahkemede ösym sınavıyla 42 tercih yaptım, biri kapatılan üniversite idi 41 i devletti ve devlet puanıma göre beni yerleştirdi diye uğraşıyor. 5 ay önce kendi eliyle yerleştirdiği adamı 5 ay sonra başka devlet kurumu kabul etmiyor akıl alır gibi değil.
Bir başkası 4 ay kpss kursuna gitmiş fetö dershanesinde olumsuz.
Bir diğeri ablası ihraç edilmiş olumsuz.
Bu örneklerin hepsi bizzat cevap dilekçelerini gördüğüm, bu tek durumlardan başka hiçbir gerekçesi olmayan insanlar.
Ama aynı sebepler bakıyorsunuz devlette hali hazırda çalışan 1000 kişide sıkıntı yaratmıyor, bu arkadaşlarda yaratmış oluyor. Kurum amirlerine bu kadar yetki verilmemeliydi, tek elden yapılmalı olumlu olumsuza bu tek kurum karar vermeliydi.
Yani suçların şahsiliği ilkesi hukukun en temel prensibi ama şu anda eşi, kardeşi, anne ve babası ihraç oldu ya da açığa alındı diye güvenlik soruşturması olumsuz addedilip, dava açan arkadaşlar var. Hukuka uygunluk istisna, aykırılık kural gibi bir şey oldu kamu kurumları için.
Umarım dava açanların davaları olumlu sonuçlanır da biraz olsun insanların adalete olan inancı geri kazanılır.
Yani bazı şeyleri, sistemi bilen yok üst kademeden. Mesela kapatılan üniversitelerdeki asistan doktorlar ÖSYM sınavı ile devlet yerleştiriyor diye, üniversiteler kapatıldıktan sonra devlet onları başka kurumlara yerleştirdi tekrar. Ama mezun olduktan sonra başvurduğu kurum diyor ki aaa sen kapatılan üniversitedensin, çat olumsuz tebligat gönderiyor. Sonra bu kişi gidip mahkemede ösym sınavıyla 42 tercih yaptım, biri kapatılan üniversite idi 41 i devletti ve devlet puanıma göre beni yerleştirdi diye uğraşıyor. 5 ay önce kendi eliyle yerleştirdiği adamı 5 ay sonra başka devlet kurumu kabul etmiyor akıl alır gibi değil.
Bir başkası 4 ay kpss kursuna gitmiş fetö dershanesinde olumsuz.
Bir diğeri ablası ihraç edilmiş olumsuz.
Bu örneklerin hepsi bizzat cevap dilekçelerini gördüğüm, bu tek durumlardan başka hiçbir gerekçesi olmayan insanlar.
Ama aynı sebepler bakıyorsunuz devlette hali hazırda çalışan 1000 kişide sıkıntı yaratmıyor, bu arkadaşlarda yaratmış oluyor. Kurum amirlerine bu kadar yetki verilmemeliydi, tek elden yapılmalı olumlu olumsuza bu tek kurum karar vermeliydi.
merttan , 6 yıl önce
Anayasanın 2,5,13,17 maddeleri ne diyor kişilerin geçmiş yıllara ait adli cezları adli sicil ve arşivden siliniyor gbt adında tutuluyor o halde anayasaya ve aihs ye aykırıdır dava dilekçelerine bunu da eklemek gerek